Berat Özdemir ile Manolis Siopis, Trabzonspor Dergisine konuştu

Siopis: "Türkiye ile çok fazla benziyoruz"

Trabzon’a gelmeden önce arkadaşlarının biraz önyargılı olduğunu kaydeden Siopis ise, “Bana hep önyargıyla karışık yorumlar yapıyorlardı. Ancak; Türkiye’ye geldiğimde fark ettim ki aslında çok fazla benziyoruz. Hatta aynıyız bile diyebilirim. Sezon başında Trabzon’a geldiğimde ise bunun kat kat fazlasını gördüm. Çünkü tamamen aynıyız. Trabzonlular da bizim gibi, Yunanlar gibi. Çok hareketli, çok enerjik ve çok çılgınız. Trabzon’a geldiğim ve ilk maçımı oynadığım günden itibaren sevgi, samimiyet ve sıcaklığı en derinden hissettim. Yanlış hatırlamıyorsam Sivasspor maçıydı. Müsabakanın 75’inci dakikasında oyuna girdiğimde ve topu ayağıma aldığımda tribünlerde o sıcak samimiyeti hissettim. Benim bir oyun tarzım var, elbette ki ait olduğum kulübüm için futbol oynuyorum ancak taraftarlarımız için de oynuyoruz bu oyunu. Bunu tarif etmek gerekirse asker gibiyim diyebilirim. Bu şekilde oynarım ve o sebepten dolayı taraftarlar da beni çok severler. Ben de bu sevgiyi ilk andan itibaren hissettim ve bununla birlikte kulübümüz için en iyisini vermeye çalışıyorum” dedi.

"Trabzon'daki hamsiyi daha çok sevdim"

Yunanistan’da da hamsinin olduğunu ve çok sevdiğini kaydeden Siopis, şöyle devam etti:

“Alanyaspor’da oynarken deplasmana Trabzon’a gelmiştik. Trabzon’daki oteldeki restorana girdiğimizde bir de ne göreyim, Hamsi yapmışlar. Yunanistan’da da biz hamsiyi çok yaparız ve ben de aşırı derece çok severim. Restorandaki çalışanlara sorduğumda Trabzon’da hamsinin en iyisini bulunabileceği yerlerden biri olduğunu söylediler. Ben koskoca bir tabağı bitirdim. Hatta Bakasetas beni görüp ‘Ne yapıyorsun?’ demişti. Hamsiyi çok seviyorum, buradaki hamsiyi daha da sevdim.”

"Takım arkadaşlarım çok pozitif"

Takımdaki tüm arkadaşlarının pozitif olduğunu anlatan Siopis, şunları dedi:

“Tabii ki en iyi anlaştığım Bakasetas. Onunla beraber üç yıl oynadık.  Onun dışında ise Yusuf Sarı. Onunla da çok eğleniyorum, çok şakalaşıyoruz. Takım arkadaşlarımızın hepsi genelde çok iyi, çok pozitif insanlar.”

"Fenerbahçe maçının ardından atmosfer çok iyiydi"

Fenerbahçe galibiyetinin ardından atmosferin çok iyi olduğunu söyleyen 27 yaşındaki oyuncu, “Pandemi kısıtlamaları olmasaydı tamamen dolu bir statta taraftarlarımızla birlikte oynayacaktık. Ancak yine de yarı dolulukta bile muhteşem bir atmosfer vardı. Galibiyetten sonra zaten hep birlikte dans ettik. Ben Kolbastı’yı izlemiştim. Video paylaşım sitesinde 2010-11’den bir video var. Bir final maçı sonrası sanırım, Ceyhun orada oynuyordu. Hatta altmış bir bin kişi vardı stadyumda. Onu izlemiştim, harikaydı ve onu şimdi ben yaşadım. Çok güzeldi. Zaten bizim okulumuzda da buna benzer bir dans vardı. Daha önce denemiştim orada” ifadelerini kullandı.