Meleke'den Beşiktaş iddiası: Tarihe geçebilirdi!
Ünlü futbol yorumcusu Uğur Meleke, Beşiktaş'ın yeni transferlerini değerlendirdi, kaleye ve stopere transfer yapılsaydı bu kadronun tarihe geçebileceğini iddia etti.
Uğur Meleke'nin Hürriyet Gazetesi'nde yer alan ''İki takviye yapılsaydı tarihe geçebilirdi'' başlıklı yazısı şöyle;
''Brugge ve Lizbon facialarından ders alınmadı, kale yine Devler Ligi seviyesine taşınamadı. Her pozisyonda iki iyi alternatifli bir kadro kuruldu. Kale ve defansın göbeği de sağlama alabilseydi, tarihinin en iyi kadrolarından biri olabilirdi .Ama Gaziantepspor maçı gösterdi ki, Caner'le-Talisca'yla-Adriano'yla çok pozisyon üretip, çok atıp-çok yiyen bir takım olacak Beşiktaş.
BİR ligi şampiyon bitiren genç bir takımın, yaz transfer dönemini bu denli hareketli geçirmesi tabii ki ideal değil. İskeletin ana parçaları Sosa-Gomez’le kaliteli alternatifler Gökhan ve Boyko’nun ayrılması şüphesiz ki can sıkıcı.
Ama Beşiktaş taraftarının, üzülerek de olsa şu gerçeği kabullenmesi gerek: Beşiktaş, artık bir tür Porto modelini benimsedi. Geliştirici bir yapı kurdu, 20’lerinde düşüşte olan yıldızları alıp, tamir edip, markette değerini bulunca satan bir mekanizma artık bu.
Benfica gibi, Porto gibi, son 2-3 yılın Monaco’su gibi hareketli tranfser dönemleri olabilir.
TALİSCA 15 GOL ATAR
Örneğin 30’unu geçmiş Sosa’nın markette iyi bir fiyata değerlendirilip, 22’lik Talisca’nın gelmesi Beşiktaş profiline uygun bir hamle.
Gaziantepspor karşısında hem orta sahanın ortasında, hem de ileri üçlünün sağında iyi bir görüntü çizen Talisca hazır, Talisca aç. Uzun boyunun avantajıyla bolca kafa golü atacağını da gösterdi zaten genç oyuncu. Hatta Aboubakar’ın indirdiği, perde olduğu pozisyonları görünce oralara ikinci santrafor gibi girecek Talisca’nın sezonu 13-15 golle tamamlaması kesinlikle hayal değil.
Ancak ortada maalesef acı bir gerçek var: Talisca kiralık. Hem de son derece mantıksız, gerçeklikten uzak bir satın alma opsiyonuyla. Beşiktaş bu tarz oyuncuları alıp, rehabilite edip, Gomez örneğinde olduğu gibi bedavaya kaybetmemeli. Kontratlarına makul satış opsiyonları yazılmalı. Yoksa kiralanmamalı.
GELDİĞİM İÇİN ÇOK ŞANSLIYIM
İLK maçında Aboubakar gibi gol atan Beşiktaşlı Talisca, bazı eksiklerini giderdikten sonra daha iyi olacağını söyledi. Beşiktaş’a transfer olduğu için kendisini şanslı hissettiğini Brezilyalı oyuncu, “Takımdaki herkes birbirinin futbol dilinden anlıyor. Quaresma, Adriano, Oğuzhan, Olcay, Tolgay, Atiba, Gökhan İnler, Gökhan Gönül, Caner Erkin gibi yıldızlarla oynamak harika bir olay” dedi.
ADRİANO-CANER’DEN BİRİ KULÜBEDE OLMAZ
GAZİANTEP maçının Talisca kadar dikkat çeken bir başka ismi de son derece hazır gözüken, iki de asist yapan Caner’di. Belli ki Inter’le iyi bir hazırlık kampı geçirmiş, son derece diri gelmiş.
Sosa’nın gidişiyle kenardan atılan duran toplar için de harika bir alternatif olmuş tecrübeli oyuncu. Maça önde başladı, Adriano ön liberoya geçtikten sonra o da sol beke kaydı. Bu iki oyuncuyla ilgili sanırım söylenecek ilk şey, ikisinden birinin sahada olup, birinin kulübede olmasının son derece lüks kaçacağı. Arkalı önlü oynayabilirler, Adriano zaman zaman ön libero olabilir. Ama bence çok iyi bir seçenek de, Adriano’nun stoper kullanılması.
RHODOLFO’YU ZOR BİR YIL BEKLİYOR!
UZUN süreli bir sakatlıktan sonra sahalara dönen Rhodolfo’nun bu kadar sağlıklı ve hazır olması, Güneş’in şansı. Konya maçından sonra Antep önünde de son derece iyiydi, konsantreydi, her zamanki gibi bilgeydi. Ama Rhodolfo’yu bir kez daha zor bir yıl bekliyor, çünkü geçen sezon olduğu gibi bu yıl da yanında muhtemelen bir sürü farklı partner olacak.
Antep maçına Marcelo ile başladı, Atınç ile devam etti. Ben Atınç’ı beğendim, ama Rhodolfo’nun yanında bir de Adriano’yu görmek isterdim. Sevilla’da 30 maçtan fazla stoper oynamıştı tecrübeli oyuncu. Rhodolfo yönetici, o çalışkan. Rhodolfo uzun, o çabuk. O çıkar, Rhodolfo toparlar. Sanki bir denemek lazım bu ikiliyi.
GÜNEŞ-FREY HADİSESİ GERÇEK OLABİLİR Mİ?
GAZİANTEP resitali sonrası Vodafone Arena’dan ayrılan 5 bin Beşiktaşlı’yı en çok mutlu eden şey sanırım Fabri’nin performansıydı. Beşiktaş, iki yıldır Avrupa kupalarından Tolga’nın bireysel hatalarıyla eleniyor ve taraftar bir kez daha aynı kâbusu yaşamamak için umutlarını Fabri’ye bağlıyor.
YABANCI FOBİSİ
Tolga’ya bu ülkede en çok güvenen kişi sanırım Şenol Güneş... Ya da belki de Frey’in iddia ettiği için Güneş, yabancı kaleciyle çalışmaya sıcak bakmıyor, o yüzden de A kalite bir eldiven alınmıyor.
Boyko da fazla şans bulamadan ayrılıyor. Ve bu durum, Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi öyküsü konusunda beni en çok endişelendiren şey. Eğer Brugge ve Lizbon’da olduğu gibi bir çuval incir yine tek bir eksik nedeniyle berbat olursa travma çok daha büyük olur bu kez...
NAPOLİ TAKVİMİ ŞANSSIZ
ASLINDA Beşiktaş’ın bu yıl Şampiyonlar Ligi’ndeki kaderini etkileyecek önemli etmenlerden biri de fikstür... Siyah-beyazlıların 300 milyonluk Napoli’yle 3’üncü ve 4’üncü maçlarda karşılaşacak olması şanssızlık. Çünkü Serie A’da da zirve yarışı yapacak Napoli, Devler Ligi’nde ilk 4 maçta 9-10 puan toplayıp işi bitirmeyi ve son iki haftaya rahat çıkmayı hedefleyecek.
Öyle bir pozisyon yakaladıklarında da bolca alternatif oyuncuya şans verecekler son 2 maçta.''