Merakla başladığı halterde dünya şampiyonu oldu
Tayland'da düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası'nda, kadınlar 45 kiloda 2 altın ve 1 gümüş madalya kazanan milli halterci Şaziye Erdoğan, ilkokul 5'inci sınıfta merakla başladığı halterde dünya şampiyonu olmanın gururunu yaşıyor.
Tayland'ın Pattaya şehrinde 87 ülkeden 606 sporcunun katılımıyla düzenlenen Dünya Şampiyonası'nda 45 kiloda mücadele ederek koparmada 77 kilo ile altın, silkmede 92 kilo ile gümüş, toplamda ise 169 kiloluk derecesiyle altın madalya kazanan Şaziye, AA muhabirine, ilkokul sıralarında merakla başlayıp şampiyonluğa uzanan başarı öyküsünü anlattı.
Şaziye, dünya şampiyonluğunun çok güzel ve tarifi zor bir duygu olduğunu söyledi.
Şampiyona için çok çalıştığını belirten Şaziye, elinden gelen her şeyi yaparak, Allah'ın da yardımıyla şampiyon olduğunu dile getirdi.
Antrenörü de olan eşiyle şampiyonaya hazırlandığını anlatan 27 yaşındaki halterci, şöyle konuştu:
"İlk zamanlar eşimle çalıştım. Daha sonra 3 ay milli takım kampına girdim. Çok iyi bir dönemdi. Şampiyon olduğumda çok mutlu oldum. Çok güzel bir duygu. Şampiyonluk bekliyordum ama tek harekette bekliyordum. Toplam için beklemiyordum. Rabbim bana nasip etti, emeklerimi boşa çıkarmadı, bana toplamda da madalya verdi. İstiklal Marşı'nı okuttum, bayrağımızı göndere çektirdim. Bu çok güzel bir duyguydu. İlan edildiğimde ve herkes beni arayıp tebrik ettiğinde çok mutlu oldum. Ailece çok mutluyuz. Hiçbir şeyin boşa gitmesini istemiyorduk. Çok şükür boşa gitmedi. Çoğu insan beni tanımaya, aramaya başladı. Biraz da olsa insan kendini önemli hissediyor."
Milli halterci, dünya şampiyonu olduktan sonra hedeflerinin yükseldiğini dile getirerek, "Bundan sonraki hedefim önümüzdeki Avrupa Şampiyonası. Ondan sonra ise olimpiyatlara hazırlanmaya başlayacağız. Tempolu bir dönem beni bekliyor. Olimpiyatlarda da madalya almak istiyorum." ifadelerini kullandı.
- Her şey merakla başladı
Haltere 10 yaşında başladığını ve bir daha bırakamadığını belirten Şaziye, şunlar kaydetti:
"Halter aklımda yoktu. 5'inci sınıfa giderken antrenörler geldi. 'Yapmak isterseniz gelebilirsiniz' dediler. Ben de merak ettiğim için gittim. Bu duruma geleceğini kesinlikle düşünmüyordum. İlerledikçe sevmeye başladım ve bağımlılık oldu. Madalyalara da ulaştıkça hiç bırakamadım. Evlendim hala devam ediyorum. Ailem yolun başından beri beni hiç olumsuz etkilemedi. Her zaman yanımda olduklarını söylediler. Hiç 'Yapma kızım. Bu sana göre bir spor değil' demediler ama çevremizdeki çoğu insan aileme kızlar için uygun bir spor olmadığını, göndermemeleri gerektiğini söyledi. Ailem kimseyi dinlemedi. Onlar bana destek oldu, ben de bu duruma geldim."
Başarılı sporcunun antrenörü ve eşi Burak Erdoğan ise Şaziye'nin dünya şampiyonu olmasının çok güzel bir duygu olduğunu vurgulayarak, "Oğlundan ve ailesinden ayrı kaldığı bir dönem var. Bunlardan dolayı emeklerin boşa gitmemesi, yapılan fedakarlıkların yerine ulaşması ve İstiklal Marşı'mızın okunup bayrağımızın göndere çekilmesi çok güzel bir duygu." değerlendirmesinde bulundu.
Eşini en iyi şekilde hazırlamaya çalıştığını anlatan antrenör Erdoğan, "Her kamp döneminden önce beraber çalışıyoruz. Burada diğer sporcularımıza da ablalık yapıyor. Bundan sonraki süreçte farklı bir çalışma izleyeceğiz. Daha çok özveri ve fedakarlık lazım. Olimpiyatlarda da iyi bir derece yapacağımıza inanıyorum." şeklinde konuştu.