Mert Nobre: "Hedefim teknik direktörlük kariyerimi Türkiye'de sürdürmek"
Türkiye kariyerine 2004'te Fenerbahçe'de başlayan, Beşiktaş'ın başarısı için de ter döken ve üçer kez Süper Lig ile Türkiye Kupası, bir defa da TFF Süper Kupa şampiyonluğu yaşayan Mert Nobre, 15 yılın ardından Gençlerbirliği'nde tamamladığı futbolculuk kariyeri sonrası "Ofisim" dediği yeşil sahalarda antrenörlük yapmaya başladı.
Türkiye'deki kariyerine 2003-2004 sezonu ara transfer döneminde Fenerbahçe'de başlayan Marcio Nobre, sarı-lacivertli kulüpte 2,5 sezon boyunca kiralık olarak forma giydi.
Nobre, Fenerbahçe formasıyla ilk iki sezonda lig şampiyonluğu sevinci yaşarken, sarı-lacivertli formayı terlettiği süre içinde ligde toplam 46 kez fileleri havalandırmayı başardı.
2006-2007 sezonunda transfer olduğu Beşiktaş'ta 5 yıl görev yapan Brezilya doğumlu forvet, lig maçlarında 35 gol kaydetti. Siyah-beyazlı ekiple 2008-2009'da lig şampiyonluğu yaşayan Nobre, 2006-2007, 2008-2009 ve 2010-2011'de Türkiye Kupası'nı havaya kaldırdı. Nobre ayrıca, Beşiktaş'la 2006-2007'de TFF Süper Kupa'yı kazandı.
Marcio geldi "Mert" oldu
Nobre, 2006'da Beşiktaş'ın kadrosuna katılmasının ardından Türk vatandaşlığına geçerek adını "Mert Nobre" olarak değiştirdi. Brezilya asıllı Türk vatandaşı eski futbolcu, Beşiktaş'tan ayrıldıktan sonra o dönem Süper Lig'de bulunan Mersin İdmanyurdu ve Kayserispor'da forma giydi.
2015-2016'yı İsviçre'nin Wil 1900 takımında geçirdikten sonra tekrar Türkiye'ye dönen Nobre, 2. Lig'deki Büyükşehir Belediye Erzurumspor'un iki sezon üst üste şampiyonluk yaşayarak Süper Lig'e çıkmasında önemli pay sahibi oldu.
Son olarak Gençlerbirliği'nin 1. Lig'den Süper Lig'e yükselen kadrosunda yer bulan Nobre, geride kalan sezonun sonunda aktif futbolculuk kariyerini sona erdirdi.
"100'ler Kulübü"ne giren 4. yabancı
Bosna Hersekli Elvir Bolic ve Kongolu Andre Kona Ngole'nin yanı sıra bir dönem takım arkadaşı olan Alex De Souza'nın ardından 2012-2013 sezonunda Mersin İdmanyurdu'nda kaydettiği gollerle "100'ler Kulübü"ne giren Nobre, Türkiye'de formasını giydiği Süper Lig ve alt lig takımlarında oynadığı 14 sezonda, lig ve kupada 176 gol atma başarısı gösterdi.
Nobre, futbolculuk hayatı sonrasında ise son iki sezonda Büyükşehir Belediye Erzurumspor ile Gazişehir Gaziantep'i Süper Lig'e çıkaran Akhisarspor Teknik Direktörü Mehmet Altıparmak'ın yardımcısı olarak göreve başladı.
Brezilya asıllı Türk vatandaşı eski futbolcu, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
"Genç geldim 'dede' oldum"
Mert Nobre, genç yaşta geldiği Türkiye'de önemli takımlarda forma giydiğini ve önemli başarılar elde ettiğini belirtti.
Antrenörlük kariyerinin yeni başladığını aktaran Nobre, "Geldiğimde çok gençtim, şimdi 'dede' oldum. Fenerbahçe'de oynarken herkes 'Nobre 23 yaşında genç bir futbolcu.' diyordu. Son yılımı geçirdiğim Gençlerbirliği'nde ise 'O, dede Nobre, 38 yaşında.' diye espri yapıyorlardı. Çizgilerin içinde futbolcuyken daha iyiydi, şimdi antrenör oldum. Kariyerim yeni başladı. Kolay değil tabii ki zor, oyunculuk daha kolaydı. Oyuncuyken profesyonelce hareket ediyordun. Şimdi 36-38 farklı kişi ile ilgilenmek zorundasın. Bu işimi de seviyorum." diye konuştu.
"Burası benim ülkem, yeşil sahalar ofisim"
Nobre, çok mutlu olduğu Türkiye'yi ülkesi gibi gördüğünü kaydederek, şöyle devam etti:
"Türkiye ve Brezilya birbirine benziyor, hiç fark yok. Burada insanlar çok sıcak, adaptasyonum çok kolay oldu. Fenerbahçe'de oynadığımda Aurelio, Luciano ve Alex vardı, kolay alıştım. Burada çok arkadaşım oldu. 6 ay, 1 yıl, 2 yıl derken 15 yıl oldu buradayım. İnşallah 30 yıla kadar da burada olacağım, Allah bilir. Sadece ben değil, ailem de burada çok mutlu. Burası benim ülkem. Annem, babam ve kardeşim orada ama Brezilya'ya sadece tatil için gidiyorum. Hedefim teknik direktörlük kariyerimi Türkiye'de sürdürmek. Yeşil sahalar benim ofisim, dışarıda mutsuz oluyorum."
Fenerbahçe'de 18 maçta görev yaparak 12 gol attığı ilk sezonda yaşadığı lig şampiyonluğunu unutamadığını belirten Nobre, "Ocak 2004'teki transfer döneminde Fenerbahçe'ye geldim. O zaman Fenerbahçe 3. sırada, lider ise Beşiktaş'tı, arada 11 puan fark vardı. Her maçı final havasında oynadık, benim performansım da çok iyiydi, o sezon şampiyon olmuştuk. Aradaki 11 puan farkı kapatıp şampiyon olmak çok önemliydi. Erzurumspor formasıyla Süper Lig'e çıktığımız sezon da benim için çok özeldi." değerlendirmesinde bulundu.