"Top ayağına değmezse ceza verilsin" Spor yazarlarından Fenerbahçe - Sivasspor maçı değerlendirmesi
Spor yazarları, Trendyol Süper Lig'in 12. haftasında Fenerbahçe'nin Sivasspor'u 4-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi. İşte detaylar...
Ömer Üründül: "Maximin realist futbol oynadı"
Mert Hakan ve Samet ciddi maç eksiklikleriyle ilk defa ilk 11'de yer aldılar. Samet defansif görevini yaparken ilk golü de atan isimdi. Mert Hakan da sahanın en iyisiydi. Mourinho'nun düşünmesi gereken, takımda bazı formsuz isimler varken niye bu iki futbolcu bugüne kadar düşünülmedi.
Maximin, bu sezon ilk defa realist bir futbol oynadı. Bu da ileriye dönük olumlu bir işaret. İlk defa oyundan çıkmadı, bir de güzel gol attı. İşi bilen usta bir ön libero Amrabat olumlu performansına bir de mükemmel gol ekledi.
VAR hakemleri ne yazık ki protokolün bir numaralı ilkesi olan çok net kanıt olayını hâlâ öğrenemediler. Samet'in golünde ne gördüler de hakemi incelemeye çağırdılar? (Sabah)
Gürcan Bilgiç: "Özür dilekçesi gibi bir galibiyet"
Alkmaar'daki "fiyaskonun" peşinden, taraftarla barışmak için böyle bir maça ihtiyaçları vardı. 90 dakika boyunca sahada bir Fenerbahçeli'nin istediği her şey vardı; kaçan goller, coşku, baskının peşine düşen bir kadro ve rakibi silen mutlak hakimiyet.
Sadece galibiyet değil performanslarla da bir takım-taraftar barışması var gecede. Tadic'in hücumu yönetmesi, Maximin'in tekrar "yıldız" olduğunu hatırlaması, Dzeko'nun soğukkanlı liderliği, Amrabat'ın füzesi. Takım olarak kendileriyle de "yeniden" tanıştılar. (Sabah)
Tayfun Bayındır: "Dört dörtlük"
Mert Hakan Yandaş gecenin en iyisiydi. 70 dakikalık fizik gücü vardı ve tamamını olağanüstü seviyede kullandı...
Samet Akaydın müthiş bir alkışı hak ediyor. Montella’nın ondaki ısrarını sanırım dün herkes anlamıştır.
Ve elbette Amrabat… Geldiğinden beri kırk yıllık Fenerbahçeli gibi oynuyor. İstisnasız forma giydiği her maçın en efektif oyuncusu.
Fenerbahçe’de kötü oynayan yoktu. Şanssız olanlar vardı, Maximin gol atarak bu şanssızlığını kırdı, Szymanski sonraki haftalara bıraktı.Doksan dakikanın özeti; AZ Alkmaar faciasından sonra böylesi bir dönüş, Fenerbahçe’ye olağanüstü moral yükledi. (Milliyet)
Faik Çetiner: "Mourinho’nun 11’leri"
Kadrolar açıklandığında en çok eleştirilecek diye beklenenler ilk 45 dakikaya imza attılar. İstekli Mert Hakan’ın asistini gole çeviren Samet Akaydin olunca herkes suspus oldu. İkinci yarıda da misafir takımın hali, pek Fenerbahçe’ye kafa tutacak gibi görünmedi. Maça noktayı Amrabat’ın (Sahanın en iyisiydi) geceyi renklendiren alkış alan ve Maximin’in golleri koydu. Zirve yarışında şimdilik Galatasaray’ın en büyük rakibi olan Fenerbahçe farklı galibiyete ve sahaya çıkan 11’e çok takılmasın. Neden mi? Çünkü her rakip Sivasspor gibi kolay teslim alınmaz. (Fanatik)
Serkan Akcan: "Coşku farkı"
Mourinho’nun, Fred’in yerine Mert Hakan’ı oynatması beklenenden çok daha iyi netice verdi. Fenerbahçe’nin ilk yarı coşkusunda en büyük pay sahibi Mert Hakan’dı. Samet Akaydin’e yaptığı asist, En Nesyri’ye getirdiği toplar, ceza sahasına yaptığı 8 numara koşuları sonrasında yarattığı tehlikeler dikkat çekiciydi. Tadiç, Fenerbahçe’nin en güvenli limanı olmaya devam ediyor. Ona atılan topları iyi saklıyor, zor kaybediyor. Rakip ceza sahasına takımının pasla girmesini istiyor, en kritik dönemlerde sorumluluk alıyor. Bu sezon ligde oynadığı 11 maçta 9 gole katkı yapması boşuna değil, çalışkanlığının eseri. (Fanatik)
Uğur Meleke: "Kaderi Mert Hakan belirledi"
Fenerbahçe, Sivasspor önüne sezonun en sert rotasyonuyla çıktı. Maçın kaderini sağ kanatta Samuel-Tadic’e yakın oynayarak sürekli dengesizlik yaratan Mert Hakan belirledi. İlk golde de, penaltıda da kader pası ondan geldi. Başakşehir’de iki Avrupalı’yı karşı karşıya getiren müsabakaysa isminin vadettiği futbolu izletmedi. Tempo bir türlü yükselmedi. Beşiktaş’ın Kasımpaşa önünde yaşadığı prese çare bulamama ve uzun vurma hastalığının Başakşehir’de de sürdüğünü söyleyebiliriz rahatlıkla. (Hürriyet)
Engin Kehale: "Futbolu basit oynayan adam: Dusan Tadic"
Jose Mourinho’ya bir tavsiye verebilme şansım olsa, ödül-ceza sistemine bir ekleme önerirdim. Bir hücumda top Tadic’in ayağına değmez ise diğer oyunculara ceza verilsin. İşin şakası bir yana, Sırp oyuncunun az temasla sahaya kattığı akıl, tempo ve yaratıcılık gerçekten olağanüstü. Onun penaltı golü maçı çözse de o aslında sadece bir son vuruştu. Maçın adamı olması için gol dışındaki yaptıklarına bakmak yeterli. (Hürriyet)