Spor yazarlarından Antalyaspor-Galatasaray maçı yorumu!
Galatasaray, Süper Lig'de Antalyaspor deplasmanını 2-0 galibiyetle geçti. Spor yazarları, maçın ardından değerlendirmede bulundu. İşte tüm detaylar...
"Hep doğru zamanda doğru yerde"
Uğur Meleke (Hürriyet): G.Saray’da ikinci yarı oyunun hareketlenmesinde önemli rol oynayan Tete’nin yanı sıra ilk golü atan Davinson Sanchez’e da ayrı bir parantez açmak lazım. Sarı-kırmızılı formayı giydiğinden beri özellikle bir konuda olağanüstü katkı sağladı: Galatasaray’ın tamamlayamadığı hücumlarda hep doğru zamanda doğru yerde. Bir buçuk yıldır bu konuda yük neredeyse tamamen Torreira’nın üzerindeydi. Oyunu iyi okuyan ve Ajax-Tottenham günlerinden de bu rolü oynamaya alışık olan Davinson, gerek Avrupa’da, gerek ligde büyük katkı sağladı Galatasaray’a.
"Sarı kart aldıktan sonra hakemi alkışladın!"
Erman Toroğlu (Sabah): Tamam hakem Muslera'ya yapılan harekette sarı kart gösterebilirdi. Diyelim ki göstermedi; ama o zaman o kadar fazla itiraz etme! Normal itirazını yap, sarı kart alma. Peki, sarı kart aldıktan sonra hakemi alkışladın! Şimdi ne olacak? Buyurun cenaze namazına. Muslera gibi kaleci bunları yapmamalı.
"Antalyaspor'a penaltı verilse daha doğru"
Deniz Çoban (Fanatik): Maçın hakemi Zorbay Küçük, dünkü maçta standardı bir türlü sağlayamadı. Faul kararlarında tutarlı değildi, gösterdiği hatalı kartlarla birlikte göstermediği kartlar da vardı. 18. dakikada Kazımcan-Jehezkel mücadelesinde, Jehezkel yerde kalınca penaltı itirazları oldu. Bence de Antalyaspor lehine penaltı kararı verilse daha doğru olurdu. Kazımcan topa dokunamıyor ve bu hamlesi rakibini düşürüyor. 25. dakika ise Küçük açısından maç performansının özeti gibi. Çok uzaktan Muslera’nın kıvrandığını görünce faul çalıyor. Aslında pozisyonla ilgili fikri yok, uzak olduğu için göremiyor. Devre arası Muslera’ya zaten ‘Görmedim!’ diye itiraf ediyor. Pozisyon sınırda. Ben sarının yeterli olduğu fikrindeyim ama o sarı kart da çıkmıyor. Sonrası Muslera sinirlenip, topu yere vuruyor. Sarı kart görüyor. Devamında hakemi alkışlıyor. Olayı buraya kadar getiren Zorbay Küçük, bu kez bu alkışı değerlendirip Muslera’ya ikinci sarı kartı göstermiyor.
"Muslera'yı ikinci sarıdan atamıyor"
Ahmet Çakar (Sabah): Hakem Zorbay Küçük'ü hiç beğenmedim. Çok yanlış yaptı. İlk yarıda Kazımcan'ın Yehezkel'e yaptığı hareket penaltı. Yine ilk yarıda Antalyalı oyuncunun Muslera'nın ayağına basması en azından sarı kart. Kart vermiyor kendine itiraz eden Muslera'ya kart gösteriyor. Muslera kendisini protesto edip alkışlıyor ikinci sarıdan atamıyor. İkinci yarı Kerem'e verdiği kart yanlış. Bazı kartları da es geçti. Sonuçta yükselen bir performans içindeydi ama dün gece başarısızdı.
"Kırılma anı Assombalonga'nın atmaktan daha zor olan pozisyonu kaçırması"
Ömer Üründül (Sabah): Maçın kırılma anı Antalyasporlu Assombalonga'nın kaçırması atmaktan daha zor olan pozisyonuydu. Sonra İcardi farkı ikiye çıkaran ve işi bitiren güzel bir gole daha imza attı. Icardi gerçekten çok ilginç santrfor. 2 tane kaçırdı bir tanesinde kaleci inanılmaz bir kurtarışa imza attı. Arjantinli, ilk golün asistini yaptı, sonra ikinci golü kaydetti. Ben Okan Buruk'u bir konuda kutlamak istiyorum. Yaratıcı teknik adamları severim. Kerem Aktürkoğlu'nu bugüne kadar kimse forvet arkası düşünmemişti. Milli oyuncunun performansı son derece başarılıydı.
"Okan Hoca kadroyu küstürmeden akıllı kullanıyor"
Levent Tüzemen (Fotomaç): Düşler Tiyatrosu'nda Manchester zaferini sahneye koyan Galatasaray, yorgun çıktığı Antalyaspor maçında çok iyi futbol oynamamasına rağmen yıldız golcüsü Icardi ile kazandı. Arjantinli yıldız, Sanchez'in attığı golde topu kafayla arka direğe mükemmel aşırttı. Kendi golünde ise Molde maçındaki gibi önüne atılan topu sol ayağıyla kalenin tavanına astı. Galatasaray iki cephede kazanırken Okan Hoca elindeki geniş kadroyu kimseyi küstürmeden dengeli ve akıllı kullanıyor.
"Dinlenmeden tekrar deplasmana çıkmak kolay değil…"
Ercan Taner (Sözcü): Heyecan, tempo, dinamizm… Düne kadar seyrettiğimiz Galatasaray maçlarında başta yazdığım etkenler çok dikkat çekiyordu. Büyük zaferler sonrası bazen isteseniz de ayaklar çabuk işlemez. Sonuç almakta zorlanırsınız. Manchester United maçından sonra, dinlenmeden tekrar deplasmana çıkmak kolay değil… Günümüzde futbol endüstrisi çok acımasız. Kimseye nefes alma, dinlenme imkanı vermiyor. Assombalonga maçtaki en net fırsatı kaçırdı. Resmen boş kaleye kulağıyla vurdu sanki… Icardi yine yaptı yapacağını. Topla buluştuğu anda tavana vurdu. Büyük golcüler size maç, kupa, her şeyi kazandırır.
"Sıkıntının üç ası.."
Bülent Timurlenk (Sabah): Olası bir puan kaybında malum klişe devreye girecekti: Zafer sarhoşu ya/ya da yorgun Galatasaray. "Kalecinin üzerine vurdu" kadar berbat bir klişe ya da bahane bu. Evinde maç kaybetmiş M.United'ın gözüne kestirebileceği bir rakibi karşısında yine taraftarı önünde 93 dakika kan kustuğunun üzerine bu maçı açanlar meselenin ilk yarıda mental-fizik değil, tercihler olduğunu görmüştür. Teniste 2. servisi garanti vuruş atar gibi; Şampiyonlar Ligi maçlarından sonra hele deplasmana gidiyorsanız kurduğunuz 11'de "acaba"ları soyunma odasında bırakıp, az soru işaretli kadroyla çıkacak, sonu ünlemle bitebilecek ihtimalleri taraftarınız önünde deneyeceksiniz. Sakatlıktan dönen Kazımcan, hazır olmayan Ndombele ve oyuna sonradan girdiği maçlarda etkili olan ama kapalı savunmalar karşısında adıyla savaşan Barış. Sıkıntının üç ası..