Mustafa Reşit Akçay, yoğun bakım günlerini gözyaşlarıyla anlattı: "Lütfen aşıyı olun"

Aşı çağrısı!

Bu dönemde akciğerlerinde ciddi oranda tutulum meydana gelen Akçay, yoğun bakım ünitesinde solunum cihazına ve kalp akciğer makinesine (ECMO) bağlı tedavi gördü. Zorlu 3 aylık tedavi sürecinin ardından Kovid-19'u atlatan Akçay, yeniden takımının başına döndü. Şu anda fizik tedavi, nefes egzersizleri ve ilaç kullanmaya devam eden Akçay, insanlara aşı olmaları ve tedbirlere sıkı şekilde uymaları çağrısında bulundu.

"Kendimi hasta olduğum gerçeğiyle yüzleştiremedim"

Hastanelerde tedavi gördüğü dönemde yaşadıklarını gözyaşlarıyla anlatan Mustafa Reşit Akçay, 1 Nisan'da Kahramanmaraşspor deplasmanındaki maçın ardından kente döndüklerinde yorgunluk hissettiğini, ölçümü yapılan satürasyonunun (kandaki oksijen doygunluğu) kritik oranda çıktığını anlattı. Kulüp yöneticilerinin hastaneye gitmeye ikna etmek için eşini aradığını, Trabzon'dan bir doktor arkadaşıyla da telefonla görüştüğünü aktaran Akçay, şöyle devam etti: "Kendimi hasta olduğum ve hastaneye gitmem gerektiği gerçeğiyle yüzleştiremedim. Doktor arkadaşımın, 'Entübeye doğru gidiyorsun, hemen hastaneye git' tavsiyesi üzerine sağlık kuruluşuna başvurdum. Yoğun bakıma çizgi kalmış. Beni yoğun bakım özellikli odaya aldılar. Orada 1 ay kadar kaldım. Olağanüstü zor bir durumdu. ECMO makinesine girdim. Ölümle karşılaştım, 6-7 gün böyle geçti, hiçbir şey hissetmeden... Akciğerimin makineye bağlandığı, ölümle yüzleştiğim, 10 kişiden birinin kurtulduğu bir ECMO makinesinden çıktım."

"Şu an aşı günümü bekliyorum, gün gün sayıyorum"

Zorlu bir süreç geçirdiğini aktaran Akçay, "Tuvaletinizi yapamadığınızı, altınızı başkalarının temizlediğini, bu utancı, yoğun bakımda bebek maması yediğinizi düşünün. Bu basit bir durum değil, lütfen bu aşıyı olun. Kolay değil. Büyük abdestinizi yapıyorsunuz, geliyor başkaları temizliyor, bu kaldırılabilir bir durum değil. Bunlarla neden yüzleşmek istiyorsunuz? Hemen gidin aşınızı olun. Şu an aşı günümü bekliyorum, gün gün sayıyorum." şeklinde konuştu. Akçay, yoğun bakımda kaldığı dönemde uzunca süre yemek yemediğini, görevli personelin altını temizlemesinden dolayı utandığını kaydetti.

Bir sağlık personelinin kendisine "Neden yemek yemiyorsun? Yoksa buradan çıkamazsın?" dediğini aktaran Akçay, "Sen yemek ye, yap, ben temizlerim, bunu sağlık çalışanımız diyor. Bu kadar güzellik olur mu? Bu insanı hatırlamak ve ona teşekkür etmek boynumuzun borcu. Ve onun dediğini yaptım, yedim. Eğer yemek yemeseydim, oradan çıkamazdım. Aşı ol kardeşim, niye olmuyorsun? Başkasına zarar vermek, başkasının hayatıyla oynamak kötü bir şey. İnsanların yaşama hakları, senin keyfine bağlı olamaz. 'Ben özgürüm.' diyor. İnsana zarar veriyorsan, ne özgürlüğü?" diye konuştu.

"Allah'ınızı severseniz aşınızı olun"

Akçay, Kovid-19 ve buna bağlı hastalıklar nedeniyle yaklaşık 100 gün hastanede yattığına dikkati çekerek, "Lütfen yapmayın. Şimdi aşı olmayarak bu hastalığı tekrar bulaştırırsanız bana yazık değil mi? Şimdi üçüncü kez hastaneye mi yatayım? Allah'ınızı severseniz aşınızı olun. Başka insanlara bunları yaşatma hakkını nereden alıyorsun?" ifadelerini kullandı.

TFF 2. Lig play-off finalinde takımıyla Sakaryaspor arasında oynanan karşılaşmada, oksijen tüpüyle yedek kulübesinde yer alarak takımını takip ettiğinin hatırlatılması üzerine Akçay, mesleğine aşık biri olduğunu söyledi. Bazı anları yaşamayan insanların pişmanlık duyduğunu dile getiren Akçay, bundan dolayı o gün oyuncularıyla bir arada olmayı arzuladığını kaydetti. Akçay, güzel ve büyük bir camiada görev yaptığını ifade ederek, Kocaelispor'un taraftarı ve kentiyle geleceğe daha iyi şekilde baktığını sözlerine ekledi.