Nihat Özdemir: "Hedefimiz dünya sıralamasında ilk 10'a girmek"
Özdemir'in açıklamalarından Ajansspor'un derledikleri şu şekilde:
Ben uzun dönem Fenerbahçe'de görev yaptım. Ondan önce Ankaragücü'ndeydim. 2012'de Fenerbahçe'den ayrıldım. Sayın Demirören son yönetim kurulunu kurarken sağ olsun beni davet etti, beraber çalışalım dedi. Benim de çok sevdiğim bir kardeşim, değerli bir insan. 4 sene yanında çalıştım. O bakımdan ustam odur. Bugün de onun kanalındayım.
Yeni yönetim kurulu kurduk. 5 tane eski arkadaşımız -ben dahil- yine yönetimdeyiz. 10 tane de yeni arkadaşımız var. Ama bu çok zor bir görev. Kulüp başkanı olmak bunun kadar zor değil. Çünkü orada tek bir kesim var. Burada ise her karar tüm Türkiye'yi, bütün takımları etkiliyor.
Normalde 4 yıl için tüm delegeler tarafından göreve getirildik. Yönetim kurulunu kurarken birkaç önemli noktaya özellikle önem verdik. Yönetim kurulunda takımlar arasında denge kurmaya dikkat ettik. Fenerbahçelisi, Beşiktaşlısı, Galatasaraylısı, Trabzonsporlusu, Göztepelisi hepsi var. Böyle bir yönetim kurulu meydana getirdik.
Bir de bölgesel dengelere çok dikkat ettik. Tamamı İstanbul ve Ankara'dan olmasın dedik. Ege'den olsun, Güney'den olsun. Karadeniz'den de olsun. Tüm Türkiye'yi kapsayan, hem takımlar arasında bir denge hem de bölgeler arasında bir denge kurduk.
İnsanlar bizden beklediği bir numaralı konu Türk futbolunun marka değerini artırmak. Futbolda dünya sıralamasında yerimiz 36-37. sıralarda. Ana hedefimiz dünya sıralamasında ilk 10'a girmek. Türk insanı bunu bekliyor. Hayal değil bunlar. Daha önce bu sıralamaları gördük. Sonra burada aşağıya doğru düştük. Şimdi ise yükselmeye başladık ve devam ediyoruz.
Marka değerimizi artırırken önümüzde iki tane önemli sınav var. Bunlardan biri 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası'na katılabilmek. İkinci kademe ise, bunun hemen arkasından 2022 Dünya Kupası'na katılmak. Bu iki turnuvaya arka arkaya katılabilirsek eğer ve katıldığımız zaman gruplarımızda başarılı neticeler elde edersek tahmin ediyorum ki 30'lu sıralardan aşağılara doğru hızla ilerleyeceğiz.
Bu iş öyle yakın zamandan başlayan bir iş değil. Biz Sayın Demirören'in yönetiminde Fatih Terim'le yola çıktık. Önemli değişikliklerle genç bir jenerasyon yakalayalım ve bu jenerasyon Türkiye'yi ileriye taşısın diye bir plan program yapılmıştı. Sonra Lucescu'yu göreve getirdik. Lucescu da aynı Sayın Terim gibi aynı düşünce ve aynı görüşlerdeydi. Bu genç jenerasyonu devam ettirmek için uğraştı, çalıştı ve önemli mesafeler kat etti. Sonra ise yolumuza yine Sayın Demirören ile beraber Şenol Güneş ile devam etme kararı aldık. Şenol Güneş hem Türkiye'de hem uluslararası tecrübesi olan bir hocamız. Şimdi ise onunla beraber yola çıktık ve devam ediyoruz.
Oynadığımız grup, iyi bir grup. Bir defa grubumuzda son dünya şampiyonu Fransa var. İzlanda gibi bize çok ters gelen bir takım, Arnavutluk iyi bir takım. Biz varız, Moldova var, Andorra var. 4 maç oynadık şimdiye kadar. 9 puanımız var. Fransa ve İzlanda'nın da 9 puanı var. Bizim önümüzdeki 3 maç çok önemli. Bunlardan bir tanesi İstanbul'da oynayacağımız Andorra maçı. Hemen sonrasında Moldova deplasmanına gidiyoruz. Ondan da sonra yine İstanbul'da oynayacağımız Arnavutluk maçı var. Bu üç maçtan 9 puan alırsak gruptan çıkma şansımız çok fazla artacak.
UEFA Süper Kupa finali 200'ün üzerinde ülkede izlendi ve izleyenlerin sayısının iki milyar insanı geçtiği tahmin ediliyor. Araştırmalara göre bu maçın Türkiye'ye 1 milyar ₺'lik bir faydası olduğu söylendi. Bu organizasyonda maça gelen ve takımlar çok memnun kaldılar, not olarak 100 üzerinden 100 aldığımızı düşünüyorum.
Bu aynı zamanda başka bir fayda daha sağladı bize. Herkesin bildiği gibi 2016 ve 2024 Olimpiyatları'nı az farklarla kaybettik. Ama kaybettiğimizin hemen ertesi günü, zaten Türk milletine durmak yakışmıyor, hemen yeni çalışmalara başladık. Şimdi hedefimiz ise 2028'de yapılacak olan Avrupa Futbol Şampiyonası. O yüzden bu UEFA Süper Kupa finali ve organizasyon bizim için çok iyi bir gösterge oldu. Maçı izlemeye gelen UEFA yetkilileri, maçın sonunda hepsi tek tek teşekkür etti. Şimdi önümüzde bir maç daha var. Yıldırım Demirören döneminde aldığımız iki maçtan biri UEFA Süper Kupa finaliyken, diğeri ise 2020 UEFA Şampiyonlar Ligi finali. Bu finali düzenlemek için oynanacak stadın kapasitesi 70 binin üzerinde olması lazım. Bu UEFA'nın koyduğu bir kural. Türkiye'de ise bu kapasitede olan bir stat var: Olimpiyat Stadı. Ancak Olimpiyat Stadı çok eskimiş bir stat. Elektronik sistem açısından olsun, aydınlatma olsun.
Bununla ilgili bir proje hazırlattık. UEFA'nın çalıştığı bir İngiliz proje firmasına hazırlattık. Her şey hazır bununla ilgili. İnşaat da başladı. Tabanı biraz aşağı düşüreceğiz. Atletizm pistini ortadan kaldıracağız. Seyirci sayısını bu şekilde artırmış olacağız. 72-74 bin kapasiteye çıkarmaya çalışacağız stadyumu. Tabii ki aydınlatma sistemi vs. de yepyeni olacak. O maça belki de 400'ün üzerinde medya mensubu gelecek. Elektronik sistem çok eskimiş. Bunlar değişecek. Bunların hepsinin tahmini bütçesi de 150 milyon ₺ civarında harcama yaparak stadyumu yeni hâline getireceğiz.
İkinci bir hedefimiz de var. Bu statta rüzgar sorunun olduğu yerlerde tribünlerimiz alçak. Tribünleri yükseltip kapasiteyi 80 bine çıkarabiliriz. Tribünlerin üstü açık. Tamamen bu stadın üstüne kapatalım diyoruz. 30 Mayıs'taki UEFA Şampiyonlar Ligi finalinden sonra bu çalışmalar bitmeyecek, devam edeceğiz. Sonrasında ise burayı adeta İngiliz Milli Takımı'nın oynadığı Wembley gibi bir stadyum hâline getirelim, artık o stadyum Türk Milli Takımı'nın bir stadyumu olsun. Federasyonu oraya taşıma gibi bir plan da var. 30 Mayıs'taki UEFA Şampiyonlar Ligi finalinden önce hedefimiz 30 Mart'ta stadyumun birinci aşamasını tamamlamak. İkinci aşama ise 30 Mayıs'tan hemen sonra devam ettiğimiz takdirde 6 ay içerisinde o da tamamlanır diye düşünüyorum. Yani 2020'nin sonunda Atatürk Olimpiyat Stadı son hâlini almış olacak.
Türk milleti hiç durmaz, hedeflerimizin hem ileride ve ülkece Olimpiyat çok isteniyor ancak benim şahsi fikrim bizim ilk hedefimiz 2028 Avrupa Futbol Şampiyonası'nı alabilmek. Altyapı ve sistem olarak biz 2028'e şu anda hazırız. Stadyumlarımızın %80'i hazır. Belki Ankara'ya yeni bir stat yapabiliriz, belki İzmir'e yeni bir stat yapabiliriz.