BELÇiKA GiBi YAPMALIYIZTÜRKİYE Milli Futbol Takımı, 2010’a-2012’ye-2014’e-2018’e katılamadı. Euro 2016’da son 16’ya kalamadı. Yani 10 yıldır biz de kıtanın son 16’sına giremiyoruz, böyle bir başarısızlık sürekliliği yaşayan bizim seviyemizde her ulusal takım, sert bir dönüşüme mecburdur. Bazı oyunculara erken teşekkür eder; bazılarına da gereğinden erken şans verir. Arnavutluk kadromuz da, bizim yapmak zorunda olduğumuz bu dönüşümün mecburi ürünüydü. Evet, bazı oyuncular sanki olması gerekenden daha erken ordalar hissi doğuruyorlar içimizde. Ama aynen Belçika gibi, biz de bunu yapmaya mecburuz. Bu yepyeni kadromuzun Arnavutluk’a 3-2 yenilmesinin de kamuoyunu bu kadar şaşırtmasını anlayamıyorum doğrusu: 2018 elemelerinde Arnavutluk, İtalya-İspanya’lı grubunu üçüncü bitirmiş. Bizse dördüncü. Onlar da 4 galibiyet almış, biz de. Euro 2016’ya aynen bizim gibi 3 puanla veda ettiler. Şu an ulusal takım seviyemizin Arnavutluk’un üstünde olduğunu kim söyledi ki bize? Neden bu rakibi küçük görme hali?
SORUN iLETiŞiMZaten şu sıralar milli takımın en büyük sorunu iletişim... Lucescu, kibirli ve asabi. TFF’de de Türk futbolunun durumunu algılayabilecek ve ne yaptığımızı anlatabilecek bir akıl yok. Lucescu her gün aynı şeyleri tekrar edip duruyor, ona göre yabancı sınırı nedeniyle yerli oyuncular kulüplerinde şans bulamıyor. Cevabını merak ettiğim bazı sorular var aklımda: · Milli takım düzeyinde olduğu halde kulübünde şans bulamayan yerli oyuncu kim? · KİMDİR bu şans bulamayan yetenekli Türk oyuncu? Emre Akbaba oynuyor, Deniz oynuyor, Atila, Efecan, Ömer Ali, Tayfur oynuyor. Leonardo, 1997’li Harun’u; Paul Le Guen, Ertuğrul’u oynatıyor. Sizin tam olarak istediğiniz nedir gerçekten: Vasıflı yerliye fırsat yaratmak mı, vasıfsız yerliyi kayırmak mı? Sürekli tekrarlıyorum aynı iddiamı: Burada kulübünde yabancı oyuncuyu yenip formayı alamayan adam, milli maçta da aynı rakibini yenemez zaten. · Salih Uçan, Emre Çolak gibilerinin gidişi kayıp mı?
“YABANCI serbestliğinin Türk futboluna en büyük katkısı nedir” diye sorsanız bu oyuncuları söylerim ben size. Fenerbahçe’de gerileyen Salih’in, Sion’da düzenli oynayarak, kornerleri-frikikleri atarak, İsviçre düzeninde oyununu geliştirme ihtimali sizce de daha yüksek değil mi? Maritimolu Erdem Şen’i takip ediyor musunuz? Emre Çolak’ın Deportivo serüvenini izliyor musunuz? Milli Takım’a esas katkıyı Barcelona’ya, Milan’a, Liverpool’a göndereceğimiz birkaç oyuncu değil; İsviçre’ye-Portekiz’e ya da İspanya-Almanya liglerinin orta sınıf takımlarına onlarca ihracatımız yapacak. Maritimolu Erdem Şenler, Sionlu Salihler gelecek milli takıma. Bu uygulamaya birkaç yıl şans verin yeter ki. Fatih Terim neden yapamadı?
YENİ moda, “Terim de Arda-Burak grubunu dışarıda bırakıp ekibi gençleştirmek istemişti. Onu neden kovdular o zaman?” demek. · CEVAP çok basit: Terim, başarısız olduğu için gönderilmedi ki! Etik sebeplerdi onun sonunu getiren. Hem Euro 2016 prim krizini açıkça anlatıp, davasında dik duramadığı için; hem de Alaçatı’da restoran bastığı için kendi elleriyle getirdi sonunu. · Lucescu’yla devam edilmeli mi?
Lucescu’yla devam edilmeli mi?Milli takımın gençleşmesi, Avrupa’dan da Tarkan Serbest, Umut Bozok gibi doğru oyuncuların iknaya çalışılması umut verici. Ancak robotik bir görüntü veren Lucescu’yla uzun ömürlü çalışamayacağımız aşikar. Benim önerim, Akhisarspor müsaade ederse Okan Buruk’un hemen Lucescu’nun yardımcılığına atanması. Lucescu sonrası da A milli takım teknik direktörü olarak devam etmesi. Lagerback-Halgrimsson modeli gibi bir deneme, şu anda çok uygun gibi geliyor bana. (Spor Arena)