Ömer Doğan yazdı! 'Nereye gidiyoruz?'

İşte Ajansspor konuk yazarı ÖmerDoğan'ın 'Nereye gidiyoruz?' başlıklı yazısı:

Aslında alışılmış olan ‘’Türk Futbolu Nereye Gidiyor’’ başlığını kullanacaktım ama hepimizin unuttuğu gerçeği hatırlatmak amacıyla değiştirdim. Çünkü bu çemberinde içinde hepimiz varız. Hatta en çok biz varız.

Peki nereye gidiyoruz? Önce içini açmadan kısa ve net cevabı verelim. Görünen o ki yolun sonu BATAKLIK. Gün geçmiyor ki bir futbol takımımızın daha ekonomik krizi açıklansın, küme düşme tehlikesi açıklansın, puan silme ile karşı karşıya olmasın, UEFA hesap sormasın, her gelen başkan gideni aratmasın. Çoktan bu bataklığın içine düşenleri de net bir şekilde görebiliyoruz. Çırpındıkça batıyorlar ve yılların kulüplerini artık amatör liglerde izliyoruz.

En yakın örnek, Trabzonspor’un sadece 250 bin dolar gibi bir ödemeyi yapmadığı için 1 yıl transfer yapamama cezası alması. Ardından kulüpten bir açıklama, ödeme yapılan kulübün bildirim yapmadığı iddiası. Bugünde okuyoruz ki Trabzonspor erken seçime gidiyor. Kusura bakmayın ama baştan sona fiyasko. Hangi birini eleştirelim? Siz mi çok amatörsünüz, UEFA mı, yoksa ödemeyi bildirmeyen Trencin takımı mı? Sonuç Trabzonspor erken seçime gidiyor, yeni bir başkan seçiliyor ve beklenen son KURTULUŞ demek isterdim ama ne yazık ki beklenen son BATAKLIK.

3 büyüklerin bu aralar en çok çalıştıkları konu SUNUM. Bilin bakalım kime? Kongre üyelerine olsa projelerden bahsederlerdi, taraftara olsa yeni bir ürün tanıtımı olabilirdi, basına olsa transfer çalışmaları hakkında olabilirdi. Ne yazık ki hiç biri değil. Sunumun konusu biz batmıyoruz sayın UEFA. Oradan borç alıp, şuraya ödeyeceğiz. Buradan alıp şurayı kapatırsak, birde şampiyon olunca gelen parayı vs vs. En kötüsü de bu sunumların asıl amacı. Daha az bir ceza ile durumu kapatabilmek.

Bakın size birkaç takım ismi yazacağım. Bir anlığına bu takımlara karşı deplasmana gittiğiniz günleri hatırlayın. Gaziantepspor, Manisaspor 1. Ligde küme düşmeleri kesinleşti. Eskişehirspor, Denizlispor 1. Ligde küme düşmeme mücadelesi veriyorlar. Altay, Sakaryaspor 2. Lig beyaz gruptalar. Mersin İdman Yurdu ikinci ligde küme düşmeleri kesinleşti (21 puanları silindi ve şu anda -18 puandalar). Kayseri Erciyes 3. Ligde haftalar öncesinde amatör lige düşmesi kesinleşmiş durumda. Ne yazık ki bu listeye ekleyecek birçok takım mevcut. Bu takımların başarısızlıktan başka ortak özelliklerinden biri de bu başarısızlığın sebebi. Son dakika atılamamış bir gol, şanssız sakatlıklar vs demeyi çok isterdim. Yine cevap aynı; iyi yönetilememe, ardından ekonomik kriz ve kapatılmaya yüz tutmuş kulüpler.

Günümüz klasiği erken seçim bu takımları kurtarmaya yetmiyor. Öyle bir gün gelecek ki bu takımlar artık başkan adayı bile bulamayacaklar. Nitekim bunun örneğini Ankaragücü’nde gördük. Taraftar kulübe sahip çıktı ve direndiler. Ekonomik krizleri halen devam etse de ellerinden geleni yapıyorlar. Birçok takım onlar kadar şanslı değil. Az önce bahsettiğimiz bataklığa çoktan girmiş kulüplerin kısa vadede kurtuluşları da görünmüyor.

Peki ne yapmalı? UEFA’dan önce federasyon ve kurumlarının bu işe artık bir müdahale etmesi lazım. Kulüp başkanları yapılan borçlardan sorumlu tutulmalı. Kulüpler bu kadar sıkıntı çekerken, bunun sebebi olan kişiler bu işten bu kadar kolay sıyrılamamalı. Bunu söylemekten hiç hoşnut değilim ama ne yazık ki bu işe artık devletin el atması gerekli. İşte durum bu kadar kötü.

Bakın bu işler böyle devam ederse, kulüplerimiz satılmak zorunda kalacak. Kulübün gerçek sahibi taraftarlar olmayacak. Taraftarın ismi de değişip seyirci olarak kalacak. Lütfen birileri elini taşın altına koysun. Nereye gidiyor sorusunun cevabı aydınlığa olsun.