Özbek'e sert çağrı: "Erkeksen, açıkla"
Sabah Gazetesi Yazarı Hıncal Uluç, bugünkü yazısında Galatasaray Başkanı Dursun Özbek'e sert ifadelerle yüklendi.
İşte o yazı
"Galatasaray'ı maddi, manevi tüketen, sporda komik, ekonomide müflis duruma düşüren Dursun nam zat, utanmadan, sıkılmadan hala süfli tedbirlerle vakit kazanmaya çalışıyor.
Alp Yalman'ı rezil etti, onun Galatasaray tarihindeki efsane adını sıfırladı..
Alp, ne hikmetse sırf Dursun'u kurtarmak için kırk yıllık dostu beni, yalanlarla uyuttu ve sattı, şimdi nerde olduğunu, ne yaptığını bilen yok, ama artık "Dar zamanda gelir, kurtarır" diye düşünülen Alp Yalman adı da yok..
Florya'daki adam Levent Nazifoğlu, neydi, nerden çıktı, onu da bilen yoktu.. Alp'le geldi, daha da batırdı gitti.
Şimdi Dursun'un yeni çaresine bakın..
Florya'ya kendisi gidecekmiş, kurtarıcı olmaya.. Ofisini oraya taşıyacakmış.
Kulübü bitiren adam kurtaracak öyle mi?. Yandı gülüm keten helva..
Peh!.. Peh.. Peh..
Bir de adını ilk defa duyduğum Cenk bilmem ne de, nasıl darmadağın olduklarını bizzat Dursun'un açıkladığı futbolcuların başına geçecekmiş..
Sevsinler.. Para işlerine de Mehmet Özbek bakacakmış..
Yani özet..
Galatasaray, alenen, resmen Özbekspor artık!.
Pısırık, emir kulu kongre ve Dursun yalakalarından başkasının konuşmaz olduğu Divan olunca, adam almış eline Galatasaray'ı oynuyor..
"O olmadı, bu.. Bu da olmadı, şu.. Şu da olmadı, öteki.. Ama ben hep başta olacağım ha.. Ben hep başta.. Kulübü batırana kadar.." Yahu bu uyuz kongreden üç kişi çıkıp bir "Olağanüstü Kongre Dilekçesi"ni imzaya açmaz mı?. Kaç yürekli, kaç emir değil, aklının ve Galatasaray ruhunun kulu Galatasaray üyesi var, onu görürüz hiç değilse de, kadere razı oluruz..
Bak Dursun!.
Kongre de, Divan da avcunda ama ben değilim.. Ben ve benim gibi birkaç yürekten ve hiçbir beklentisi olmayan Galatasaraylı daha varız.. Biz yaşadıkça sana sineksiz yaz yok.. Hep yazacağız, hep soracağız..
Şimdi başlığa gelelim..
Erkeksen açıkla Dursun..
Kulübü, sporun her dalında ve her kategorisinde Fenerbahçe'nin şamar oğlanı yaptın.. O beğenmediğimiz Aziz'in kulübüyle senin zamanında, çeşitli dallarda ve çeşitli kategorilerde 37 müsabaka yaptık.. 33'ünü Fener kazandı..
Tamam.. Paraları kıstık. Dünya şampiyonu Engelli Basket takımını bile kapatmaya kalktık, tasarruf diye.. Kabul..
Devraldığın ve "Ödeyeceğim" diye söz vererek seçim kazandığın borçlar, ödenmeyi, eksilmeyi geç, daha da arttı. Üstelik kulübün Florya ve Riva gibi İstanbul'un bugünkü durumu göz önüne alınırsa, milyarlar edecek iki mal varlığı, iki gelecek garantisini de, nerdeyse bedava elden çıkardığın halde, borçlar arttı..
Neden Dursun?.
Şimdi cevap ver erkeksen?.
1- Bu yıl, tüm spor dalları ve kategorilerinde kaç kupa aldın?.
Kulüp sportif olarak, başta futbol, bütün branşlarda niçin dökülüyor?.
2- Kulübün maddi durumu nedir?.
Borçları, kimlere nereye?.
3- Sen geldiğinden beri, başta futbol hangi harcamaları yaptın?. Kaç sporcu transfer ettin, bunlara kaç para ödedin?.
4- Geldiğin günkü borç toplamın neydi, bugün ne?. Kalem kalem!.
5- Elde satacak mal da kalmadığına göre, bu borçları nasıl kapatmayı, en azından nasıl düzenlemeyi düşünüyorsun?.
Dursun,
İçlerinde yürekli bir adam olsa, sana bu soruları Divan'da sorar ve cevap almadan da ordan çıkmazdı. Ama orda "Sus puslar" dışında kimse yok.
Onun için ben soruyorum ve cevap alana kadar sormaya da devam edeceğim..
Erkeksen, çıkar, hepsine tek tek cevap verirsin.
Erkeksen?.