Pandemiye meydan okudu, öncü oldu
Nitekim Aralık ayında ligin ilk devresi sonuçlandığında son yıllarda olmadığı kadar çekişmeli bir lig vardı. Leipzig ilk yarıyı lider kapatırken onu Mönchengladbach, Bayern, Dortmund, Schalke ve Leverkusen takip ediyordu.
Ligin ikinci yarısı 17 Ocak 2020 günü başladığında Avrupa’nın kulağına uzaktanÇin kaynaklı koronavirüs, diğer adıyla Covid-19 sesleri gelmeye başlamıştı. Ama hiçbir ülke bu salgını üzerine alınmak istemiyordu. Doğal olarak bunların arasında Almanya da vardı. İkinci yarıda sekiz hafta oynanıp tarih 6 Martı gösterdiğinde Bayern Münih liderliği ele çoktan geçirmişti. Ancak koronavirüs salgını da bu arada Avrupa’ya ulaşmış ve tüm kıtayı tehdit etmeye başlamıştı. Artık maçların ve spor müsabakalarının ertelenmesi konuşuluyordu.
Bunların içinde Bundesliga da vardı. DFL Yönetimi, 13 Mart günü 26. Hafta maçlarının seyircisiz oynanması kararını aldı. Ancak 11 Mart günü Dünya Sağlık Örgütü pandemi ilan etmişken tehlikenin büyüklüğüne işaret eden uzmanlar ülkedeki tüm maçların ertelenmesi gerektiğini söylüyor ve oynatma kararına eleştiriler giderek artıyordu.
Nitekim DFL, bu eleştirilere kayıtsız kalamadı ve hemen aynı günün akşamı maçların 2 Nisan'a milli maç arası sonrasına ertelendiğini ve 31 Mart günü yapılacak Kulüpler Birliği toplantısında durumun yeniden değerlendirileceğini açıkladı.Toplantı günü geldiğinde koronavirüs salgını yayılmasını sürdürmüş ve maçlarınoynanmasını imkansız hale getirmişti.
Özel bir planla yola çıktılar
Telekonferans yöntemiyle toplanan 36 adet 1 ve 2. Lig kulübü liglerin 30 Nisana kadar ertelenmesi kararını aldılar. Yapılan açıklamalarda sezonun mutlaka oynayarak ve en geç 30 Hazirana kadar seyircisiz oynatılarak sonlandırılması için her şeyin yapılacağı belirtiliyordu. Bu bağlamda Almanya Futbol Federasyonu ve Bundesliga Yönetimi Alman Milli Takımı Doktoru ve UEFA Sağlık Kurulu Başkanı Tim Meyer yönetiminde ortaklaşa bir kurul oluşturarak maçların yeniden oynanabilmesini sağlayacak özel bir plan hazırlama kararı aldılar.
Kurul nisan ayı boyunca bu sağlık ve hijyen tedbirlerinin yoğunlukta olduğu ve çok sayıda testi içeren planı üzerinde çalışırken liglerin oynanıp oynanmaması konusunda tartışmalar sürüyordu. Çok sayıda insan futbola ayrıcalık tanınmasına karşı çıkıyordu. Bir yandan hastalığın yarattığı büyük tehlike, diğer yandan da ekonominin uğradığı tahribat ile işsizlik tehlikesi ile karşı karşıya kalan insanların varlığı başka şeyleri düşünmeye engel oluyordu. Buna karşın takımlar 6 Nisan itibarıyla toplu halde antrenmanlara başladılar. Ama maçların devam edebilmesi için merkezi hükümet ve eyalet hükümetlerinin izni gerekmekteydi. Sonunda Tim Meyer yönetimindeki sağlık kurulu, hazırladığı konsepti açıkladı.
Kurallara harfiyen uyuldu
Tüm çevrelerden olumlu tepkiler alan konsept siyaset tarafından da kabul gördü ve 6 Mayıs günü Başbakan Angela Merkel ile 16 Eyalet Başbakanı’nın toplantısında Mayısın ikinci yarısı itibarıyla liglerin seyircisiz olarak oynanabileceğine dair yeşil ışık yakıldı. Bu kararın ardından 16 Mayıs günü Bundesliga 1 ve 2 yeniden start aldı. Geride kalan 9 hafta ikisi hafta arası olmak üzere toplamda 7 haftada tamamlanarak 27 ve 28 Haziran günleri oynanan maçlarla sona erdi. Peki bu alışık olunmayan özel süreç nasıl tamamlandı, neler iyi neler kötü yapıldı gelin biraz da onlara bakalım.Artısı: Profesyonelce tutumEn iyi olarak niteleyebileceğimiz şeylerin başında futbolun tüm unsurları büyük bir profesyonellik örneği sergilediler.
Özellikle çok sayıda eleştirinin yapıldığı dönemde DFL CEO’su Christian Seifert pozitif tutumuyla bu eleştirilerin büyümesini engelledi. Bundesliga’nın da yeniden faaliyete geçmek için uğraşan yüzbinlerce işletmeden biri olduğunu ve 50 binden fazla insanın futboldan para kazandığını ama yine de gerekirse ligi derhal durdurmaya hazır olduklarını söyleyen deneyimli yönetici, eleştirileri böylece hafifletti. Bunun yanında başta bazı kuralları ihlal eden oyuncular daha sonraki haftalarda kurallara büyük çoğunlukla uyarak konseptin öngördüğü şartları yerine getirdiler. Tribünlerde bulunma hakkı bulunan herkes kurallara harfiyen uyarak ligin tamamlanmasındaönemli bir rol oynadılar.
Diğer yandan oynanan 9 hafta boyunca haftada iki kez test edilen oyuncu ve takım mensuplarında pozitif vakaya rastlanmaması, profesyonelce tutumun doğal bir sonucuydu. Kısaca geçtiğimiz hafta sonu her iki lig sonlandığında lig başlamadan önce yapılan eleştirilerden eser kalmamıştı.
İtirafa rağmen ceza gelmedi
Maçlar yeniden başlamadan önce öneri olarak hazırlanan sağlık konsepti, DFL tarafından oyun 2019/20 sezonu talimatnamesine uyarlanıp kural haline getirilmesine karşın hiçbir yaptırım içermiyordu.
Örneğin, Augsburg Teknik Direktörü Heiko Herrlich, yanlışlıkla otelden çıkıp markete gitmesinin ardından bunu kendi itiraf etti ama ceza almadı. Deneyimli hoca yine de o hafta inisiyatif kullanarak takımın başında maça çıkmama kararı aldı ve bir anlamda kendi kendine ceza vermiş oldu. Gole sarılarak sevinen oyuncular, kuaföre giden Dortmundlu oyuncular ve ligde kalma sevincini taraftarlarıyla yaşayan Union Berlinli futbolculara da bir yaptırım uygulanmazken sadece para cezası ile yetinildi.
İhlallere yaptırım olmaması siyasetçiler tarafından da eleştirilen bir konuydu. Ligin yine de sorunsuz tamamlanması ise DFL’nin en büyük şansı oldu. Ancak bu durumun yeni sezonda değişmesi bekleniyor. Evet, Bundesliga 16 Mayıs'ta herkesten önce başladığı ve bütün dünyaca örnek alınan konsepti sayesinde ligini herkesten önce tamamladı.
Geriye kalan Almanya Kupası finali ve play-out maçlarının oynanmasının ardından yaşanan olaylarıyla çok kolay unutulmayacak 2019/20 sezonu, Almanya için tamamıyla sonlanmış olacak ve Bundesliga pandeminin alt edemediği lig olarak tarihe geçecek. Dahası Alman ligi, yeniden top başı yaparak, diğer ülkelere de cesaret verdi.