Pandora'nın kutusu açıldı! Sorun VAR
TFF'nin VAR kayıtlarını açıklaması Türk futbolu için dönüm noktası oldu. Kulüpler, bundan sonra VAR kayıtlarının açıklanması için durmadan baskı yapacak.
VAR öncesi hakemlere anlayış vardı
VAR öncesinde sahada maç yöneten hakemler yine çok eleştiri alıyor hatta itham ediliyorlardı. Ancak günün sonunda her şeyi anlık gören ve karar veren hakemlere az da olsa anlayış gösterilebiliyordu.
VAR ile her şey güzel olacaktı
Daha sonra hayatımıza VAR girdi. Yani Video Yardımcı Hakem. Bununla birlikte yine bir hakem bir odada oturacak ve stadyumdaki kameraların görüntülerine bakarak maçların hatasız yönetilmesini sağlayacaktı. VAR uygulaması başlamadan önce beklenti öyle noktaya ulaştı ki, artık maçlar sıfır hata ile yönetilecekti ve her şey güllük gülistanlık olacaktı.
Sadece bariz ve net hatalarda VAR devreye giriyor
Oysa VAR uygulamaya koyan kurum olan IFAB, ilk olarak hataların kesinlikle sıfırlanmayacağını belirtmiş ve müdahalelerin sadece belirlenen dört olayda (gol, kırmızı kart, penaltı ve yanlış oyuncuya kart gösterilmesi) açık bariz net ve kanıtlanabilir hakem hatalarında yapılacağını protokole bağlamıştı.
Türkiye, sancılı bir dönem yaşadı
2018/19 sezonunda Süper Lig’de uygulanmaya başlayan VAR beklentilerin aşırı yüksek olması nedeniyle sancılı bir emekleme dönemi geçirdi. Çünkü hatasız maç yönetme arzusu hakemleri aşırı derecede titiz davranışlara itince sayısını çok fazla müdahalelere neden olmuştu.
VAR'da düzelme dönemi
Ancak uluslararası maçların da katkısı ve koyulan standartlarla VAR Türkiye’de de iyi bir noktaya ilerlemeye başladı. Tabii ki yine hatalar oluyordu, bazen gerekli müdahaleler yapılmıyor veya tam tersi çok gereksiz müdahaleler oluyordu.
Kulüplerin talebine "Hayır" denildi
Sonra kulüp yöneticileri medyanın da pompalamasıyla “konuşmalar yayınlansın” demeye başladılar. Ancak kural koyucu IFAB, VAR ile hakem arasındaki diyalogların sadece eğitim amaçlı ve VAR’ın kullanılıp işe yaradığı pozisyonlar için yayınlanmasına izin vermişti. Yani “ne konuştular bakılsın” şeklindeki çıkar amaçlı taleplere tamamen karşıydı. Yine de bu talepler bu sezona kadar süregeldi.
Sivasspor Galatasaray maçına kadar kayıtlar yayınlanmadı
TFF de bu taleplere her zaman yapması gerektiği gibi karşılık vermedi ve kayıt yayınlamadı.
Ta ki Sivasspor-Galatasaray maçına kadar.
Erkan Özdamar, Özgüç Türkalp'i kurtarabilirdi
Bu müsabakada protokole tamamen aykırı davranarak elinde göstereceği kanıt olmayan VAR Özgüç Türkalp kendince yarattığı ofsayt şüphesiyle hakemi monitöre çağırdı. Monitöre gelen hakem Erkan Özdamar da son yetki kullanımı kendisinde ve ortada yeterliyi bırakın, kanıt olmamasına rağmen gol kararını iptal ederek ofsayta hükmetti. Oysa “burada kanıt göremiyorum, ben golü veriyorum” demiş olsa bugün hayat devam edecek ve hem Özgüç Türkalp’i hem de kendini kurtarmış olacaktı.
Pandora'nın kutusu açıldı
İki hakemin bu ortak kararı Türk futbolunda yepyeni ama kötü bir dönemin açılmasına neden oldu. Çünkü “VAR kayıtları açıklansın” çağrılarının artık tavan yapmasıyla TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi, adeta pandoranın kutusunu açarak başını çok büyük derde soktu. Sivas-Galatasaray maçı ile yetinmeyip Gaziantep-Beşiktaş maçının kayıtlarını da yayınlatan Büyükekşi giderek çığ halini alacak bir kartopunu da yuvarlamış oldu. Nitekim kulüpler de ardı ardına kendi maçlarının VAR kayıtlarının dinlenmesini talep etmeye başladılar.
Büyükekşi, sözünü tutabilecek mi?
TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi, Hürriyet'ten Mehmet Arslan'a yaptığı açıklamada bundan sonra VAR kayıtlarının açıklanmayacağını söyledi. Ancak bugünkü Türk futbol ortamında Büyükekşi'nin sözünün arkasında ne kadar durabileceğini zaman gösterecek.