Rıdvan Dilmen'den Fenerbahçe - Real Madrid yorumu
Fenerbahçe'de Ersun Yanal bu akşamki Real Madrid maçı ve dünkü Bayern Münih maçında Emre-Tolgay-Tolga dışında tüm oyuncuları görme fırsatı buldu. Bu üç ismin durumunu zaten biliyor. Aynı şey Kovac ve Zidane için de geçerli. Gencinden yaşlısına tüm oyuncuları gördüler.
Tabii skor avantajlarından kaynaklı Bayern ve Real daha fazla rotasyon şansı buldu. Bu sezon Avrupa'da da olmayan Fenerbahçe'de, bu rotasyon sayesinde Ersun Hoca'nın sezon içinde şans verebileceği oyuncuları böyle bir organizasyon sayesinde görmesi iyi oldu.
Bardağın boş tarafına bakalım: Fenerbahçe 2 maçta toplam 11 gol yiyor, 15-20 pozisyon veriyor. Penaltıdan, duran top ortasından, verkaçtan goller görüyor iki maçta da. Bunların arasında kontratak sonucu Müller'in plasesiyle yenilen gol hariç ceza sahası dışından gol yok.
Yani Fenerbahçe tek ceza sahası dışı golünü saçma bir şekilde rakip sahaya yığılması sonucu kontratakla yedi. Diğer 10 gol ceza sahası icinden. Buradan ne görürüz? Fenerbahçe stoplerlerinin ne kadar HAMLESİZ olduğunu. Ayrıca orta sahadaki direncin ne kadar düşük olduğunu..
Fenerbahçe'nin kesinlikle 2 stoperle kadrosunu takviye etmesi gerek. Hatta birinin sol ayaklı ve aynı zamanda sol bek de oynayabilecek olması önemli. Bu açıdan bakildiginda Fenerbahçe yönetimi ne yapıp edip Kolarov'u mutlaka takıma kaymalı diye düşünüyorum.
Bardağın dolu tarafı da var. Yıllarca forvet transferlerine büyük paralar aktarıldı. Ama genç yaşı ve olağanüstü özverisiyle Muriç son yıllardaki en iyi transfer. Ancak arkasındaki Kruse'nin Alex kadar bile savunmayla alakası yok, Ersun Yanal sistemini bunu gorerek kurmalı.
Ayrıca Ozan Tufan'ın çıkışı kayda değer. Ve genç kaleci Altay, oldukça yetenekli bir antrenör olan Alper Hoca'nin da yardımıyla iyi yerlere gelebilir. Yediği gollere ragmen iyi kurtarışlar da yaptı, sadece topu tek hamlede tutmalı ya da daha tehlikesiz yerlere tokatlamalı.