Samet Aybaba'dan transfer açıklaması!
"AKHİSAR'DA B PLANIMIZ TUTTU"
2-0'dan müthiş bir geri dönüşle 4-2 kazanılan Akhisarspor maçını da değerlendiren Aybaba, "Bazen böyle geri dönüşler oluyor. Takım, maçın 2. yarısında çok iyi bir çıkış yaptı. Çok basit 2 gol yedik ve geriye düştük. Çok da kolay değil bu işler. 2-0 geriye düşünce toparlanabilmek kolay değil. Bizim 2 planımız vardı. A planımız tutmadı, B planımızı doğru yaptık. O sayede kazandık. Bu bizim için bir çıkış maçı olmalı. Sadece bizim için değil bizi seven herkes için. Taraftar artık stada gelsin. 4-5 maçımız kaldı, 3 tanesi evimizde. Normal 2-0 galibiyete doğal bakarsınız. Ama hem kötü oyun başlangıcı ve 2-0'dan gelen 4-2 galibiyet olunca taraftara daha da zevk veriyor tabii. Deplasmanda galip gelen takımlar kontratakla kazanıyorlar. Biz ise rakip sahaya yayılarak kazandık" ifadelerini kullandı.
"ALALIM MI?' DİYE SORDUKLARINDA 'HEMEN ALALIM' DEDİM"
Akhisarspor karşılaşmasında müthiş bir gol kaydeden Latovlevici'nin takıma geliş sürecini de anlatan 63 yaşındaki teknik adam, "Kenar oyuncularımız yoktu. Bu yüzden yeni bir kenar oyuncusu ortaya çıkarma amacımız vardı. Latovlevici'yi ben çok beğenirim. 'Alalım mı?' diye soruklarında 'Hemen alalım' dedim. Başka bir takımla anlaşıyordu, masadan kaldırdık. Çok disiplinli. Arabasına bile koşarak gidiyor. İstekli, coşkulu. Lato hep gol atar. Bundan önce de attı. İyi bir oyuncu, istekli bir oyuncu. Yokluktan çıktı. Umut Meraş'ın da bu kadar iyi bir performans göstermesinden sonra mevki olarak bir sıkıntı yaşayacağı belliydi. Latovlevici gelince onun da sıkıntısını gidermiş oldu. Cuk oturdu diyebiliriz" sözlerini sarf etti.
"BİZ BİR SİSTEM DAHİLİNDE, DİĞER KULÜPLER İSE MECBURİYETTEN GENÇ OYNATIYOR"
Süper Lig'de birçok kulüpte yaşanan maddi sıkıntıların hatırlatılması üzerine tecrübeli hoca, sıkıntıların sadece yönetimlerden kaynaklanmadığını ifade ederek, "Futbolun içindeki herkesin yaptığı hatalar var. Kulüpler derken sadece başkanları yönetimleri değil, bu işin içindeki teknik adamları da sorgulamak lazım. Onların da bu ekonomik kötü gidişte etkisi var. Neden altyapıdan oyuncu bulalım, geliştirelim, farklı işler yapalım diye düşünülmedi mesela? Verin bana oyuncuyu ben de oynatırım. O zaman al dünyanın en iyi oyuncularını, ondan sonra, 'ben şampiyon oldum' de. Bunlar doğru şeyler değil. Biz teknik adamların da bu krizleri doğru yönetmesi lazım. Ama bakıyoruz şimdi gençlere dönüş başladı. Onlar mecburiyetten dönüyorlar, biz ise planladık. Planlı yaptık. Kimlerle yolumuzu ayıracağız, altyapıda nasıl bir yapılanma yapacağız, ülke içinde genç oyuncuları nasıl tarayacağız, yurt dışındaki transfer masraflarını en aza nasıl indireceğiz gibi bir sürü konuyu çalıştık. Biz bir sistemle bu işin içinde yürüyoruz. Ama diğer takımlar mecburiyetten genç oyuncu oynatmaya başladı" şeklinde görüş bildirdi.
"2-3 TANE OYUNCU BAKIYORUZ"
Transfer çalışmaları hakkında da bilgi veren Aybaba, "2-3 tane oyuncu bakıyoruz. Sadece devre arasını değil de, yeni sezon için de düşünüyoruz. Öyle oyuncu alalım ki hem ikinci yarıda bize katkısı olsun hem de bir sezonki sezonda bize katkısı olsun. Olur ya da olmaz, bakacağız" dedi.
"YUSUF ÇIRAKLIKTAN USTALIĞA GEÇEMEDİ"
Furkan Soyalp, Yusuf Erdoğan ve Jires Kembo'nun son durumları hakkında bilgi veren Aybaba, "Jires Kembo'da pek bir değişiklik yok. Yusuf benim en çok beğendiğim oyunculardan biri. Maalesef çıraklık dönemini atlatamadı. Ustalığa geçemedi. Aslında kaliteli bir oyuncu. Ama taraftarın beklentisinin çok uzağında. Son zamanlarda çalışma temposunu arttırdı, biraz daha istekli görüyorum. Furkan da bizim kendi oyuncumuz. Devamlı oynattık. Aşması gereken eşiği aşamadı ve geri düştü. Şimdi tekrar o seviyeye gelmek için mücadele etmek zorunda" ifadelerini kullandı.
"MAÇTA BÖYLE DEPAR ATMIYORLAR(!)"
Takımdaşlık anlamında iyi bir noktaya geldiklerinin altını çizen tecrübeli çalıştırıcı, Akhisarspor maçından bir örnek vererek, "Ramazan golü attı, kulübedeki bütün oyuncular 40 metre depara kalktı. Maçta atmıyorlar böyle depar. Geçen seneyle ilgili bilgiler alıyoruz, yabancılar ayrı, Türkler ayrı. Birçok sıkıntı varmış. Şu anda bizim takım içinde inanılmaz bir kardeşlik, birlikte hareket etme özelliği, coşku, birbirine saygı, sevgi var. Genç arkadaşları kenara çekip, 'Şunu şöyle yap, bunu böyle yap' demeleri o kadar hoşuma gidiyor ki... Bunu sağlamadan başarı gelmez. Belki gelir ama, geçici gelir. Başarıda bir süreklilik olmalı. O yüzden biz şimdi doğru şeyler yapıyoruz. Takımdaki oyuncular da bunu doğru yönetiyor. Hepsi istekli, birbirlerine destek veriyorlar, birbirlerini seviyorlar. Bu da başarının bir başlangıcıdır" sözlerini sarf etti.
"LUCESCU GÖREVDEN AYRILIRSA..."
Özellikle son haftalarda isminin A Milli Futbol Takımı için geçtiğinin hatırlatılması üzerine Aybaba, bunun bir görev olduğunu söyleyerek, "Şu anda A Milli Futbol Takımı'nın başında bir teknik direktör var. Ona sayglı olmamız lazım. Seçilmiş bir teknik direktör, destek vermemiz lazım. İkincisi, Türkiye'de çalışan her yerli hoca, bu görevi ister. Önemli olan yönetenlerin ne düşündüğü. Eğer yeni bir yapılanmaya gidecekseniz ona göre antrenör seçeceksiniz. Elinizdeki kadro kaliteliyse ona göre hoca seçeceksiniz. Bu bir görev işidir. Mevcut teknik direktör görevinden ayrılırsa, hangi Türk hocaya sorsanız 'Ben olayım' der. Bu böyledir" şeklinde konuştu.
"2. LİGDEN, 3. LİGDEN HAKEMLER ÇIKARIN"
Galatasaray-Konyaspor maçından sonra Hüseyin Göçek ve Halis Özkahya'ya uygulanan yaptırımın sorulması üzerine Aybaba, "Ben 40-45 senedir futbolun içindeyim. Hakemler hep hata yapıyor. Süreklilik çok önemlidir. Bizim ligimizde sürekli kötü maç yöneten bir sürü hakem var. Onlarla devam etmeyeceksiniz. 5 sene bakıyoruz, 'Bu hakem arkadaş biraz zayıf' diyoruz. Ortak bir görüş oluşuyor. Bu bir analizdir. Yoksa kimseye saygısızlık ettiğimiz yok. Bu kadar üst üste başarısız giden bir şeyi bir şekilde sonuçlandırmanız lazım. Başka hakem alacaksın. Biz almıyor muyuz? 'Şu oyuncu oynamıyor' diyoruz, altyapıdan oyuncu çıkarıyoruz. 2. ligden, 3. ligden hakem çıkarın mesela. Ne olacak yani? Onlar da görev yapmayacak mı? O yüzden bir maça bakarak hakemlerle ilgili böyle sert bir yaptırım uygularsanız o zaman diğer takımlar da '3 hafta önce hakkımız yendi bir şey demediniz' der. Ben de derim ki 'VAR bizim 5 puanımızı çaldı bir şey demediniz.' Bu yüzden karmaşa olur. Bence uzun süre formsuz olan hakemlerle yolları ayırmak lazım. Bu kadar basit" dedi.
"TÜRKİYE'DE TEKNİK DİREKTÖRLERE HERKES DÜŞMAN"
Avupa'daki teknik adamların Türkiye'deki antrenörlerin gerisinde kaldığını düşünmediğini, aynı koşullarda çalışmadıklarını belirten tecrübeli hoca, "Avrupa'da çalışan hocalar en rahat insanlar. Neyi yönetiyorlar? Sistemi. Biz neyi yönetiyoruz? Karmaşayı. Transfer etmek istediğimiz mevkiye oyuncu alamıyoruz mesela. Avrupa'da öyle mi? Orada transfer gereken mevkiye zaten hocaya gerek kalmadan kulüp alıyor. Ne güzel. Keşke ben de Avrupa'ya gitsem de hiç o topa girmesem. Dünyanın en basit işi, saha çizgisinin içine girmek. Orada ben çok mutluyum. Orada gelsin Avrupalı bir antrenör, konuşalım. Kim daha başarılıymış, zekiymiş görelim. Bazen TÜFAD'ın toplantıları oluyor. Avrupa Futbol Antrenörleri Birliği'nde ben birkaç kez konuşma yaptım, geldiler teşekkür edip, 'Bu konularla ilgili biz fazla bilgili değildik' dediler. Bazı arkadaşlarımız gidiyor bilgi alıyor bizim bunlarla ilgili bir çekincemiz yok ki. Bilgi ve birikim aktarılır, veya karşıdan öğrenirsin. Bu gayet doğal bir şeydir. Ama biz onlarla yarışma içine girecek ortamı bulamıyoruz. Biz zeki insanlarız, onlar sistemin içinde bazı şeyleri toparlamaya çalışıyorlar. Biz futbolcunun her şeyiyle ilgileniyoruz. Mesela ben daha 5. dakikada kimin ne yapacağını anlıyorum. Bu işte Avrupalı Türk ayırmadan, onların neyi ve hangi sistemde başardıklarına bakmak lazım. Bizde sistem yok ki, hiçbir şey yok. Kulüper, bütçeniz, sisteminiz doğru planlanmazsa teknik direktör ne yapabilir? Türkiye'de taraftar grubu bile hocayı görevden aldırıyor. Türkiye'de teknik direktörlere nedense herkes düşman. Avrupa'da da ne kadar yeteneksiz hocalar olduğunu görüyoruz. Çok maç seyrediyoruz. Hiç yapılmayacak şeyleri yapıyorlar. Onların yönetmek zorunda olduğu bölümler çok kısıtlı, bu yüzden başarılı olma şansları daha yüksek" ifadelerini kullandı.
"ARTIK MÜTEVAZI OLMAYACAĞIM"
Bursaspor'da bir önceki çalıştığı dönemde Volkan Şen, Sercan Yıldırım gibi oyuncuları parlatıp 2010 şampiyonluğunda katkısının olduğu hatırlatılması üzerine Aybaba, "Artık mütevazı olmayacağım. O kadroyu ben oluşturdum. Beşiktaş'taki 'Feda' sezonunun ardından gelen başarıların kadrosunu da ben oluşturdum. Bunu rahatlıkla söyleyebilirim"diye konuştu.
"ÇOK SÜRPRİZ ŞAMPİYONLAR ÇIKABİLİR"
Bursaspor'un, bazı sıkıntıları kısa sürede atlattığı takdirde ligdeki denge değişiminden faydalanıp zirveye oynayabileceğini belirten Aybaba, sözlerini şöyle tamamladı: "Aslında biz şu anda hızlı başladık, avantajlıyız. 2-3 sene daha kulüplerin ekonomisi sıkıntıda olacak, öyle gözüküyor. Çok sürpriz takımlar şampiyon olabilir. Çok sürpriz şampiyonlar çıkabilir. İş oraya doğru çıkıyor. Bursaspor'un da büyük avantajı var. Eğer içindeki sıkıntılardan çabuk kurtulursa bu fırsatı değerlendirebiliriz." diye konuştu.