Ibrahim Sehic’ten Galatasaray İtirafı: “Fatih Terim Beni İstedi”
Süper Lig takımlarından Konyaspor'un eski kalecisi Ibrahim Sehic, Galatasaray ve Fatih Terim ile ilgili flaş itiraflarda bulundu. İşte detaylar...
“Galatasaray’a imza atabilirdim”
Konyaspor’dan Suudi Arabistan’a Transfer olan 34 yaşındaki kaleci Ibrahim Sehic, Spor Arena için yaptığı yeni açıklamaları ile dikkat çekti. Bir dönem adı Galatasaray ile anılan Boşnak kaleci Ibrahim Sehic, Konyaspor’a gelmeden önce Sarı-kırmızılı ekipten bir telefon aldığını doğruladı. Sehic o süreci “Konyaspor’a gelmeden önce Galatasaray’a imza atma fırsatım olmuştu. Konyaspor için sağlık kontrolünden geçerken Galatasaray’dan telefon geldi. Muslera’nın bir sakatlığı olduğu için Galatasaray’la görüşmüştüm” diyerek anlattı.
Sehic’ten Fatih Terim itirafı
Konyaspor’a katılmadan önce Galatasaray’dan bir telefon alan Sehic açıklamalarının devamında dikkat çeken bir Fatih Terim itirafında da bulundu. Boşnak kaleci o dönemm Fatih Terim’in kendisini istediğini şu sözlerle açıkladı: “Fatih Terim ve kaleci antrenörleri beni istediklerini söyledi ama ben Konyaspor’a söz vermiştim ve transferim bitmek üzereydi. Transferim imzaya kalmıştı diyebilirim. O durumdayken Galatasaray’a gitmek hoş olmazdı. Böylece Konya’da kalmaya karar verdim.”
“Verdiğim karardan pişman değilim”
Galatasaray hakkındaki açıklamalarının devamında Aslan’ın çok büyük bir kulüp olduğunu belirten Sehic, ailesinin de kendisinin Sarı-kırmızılı ekibe katılmasını istediiğini şu sözlerle anlattı: “Ailemin yarısı Galatasaray taraftarıydı. Onlar Galatasaray’a gitmemi istiyordu. Çünkü Galatasaray büyük bir kulüptü. Konyaspor’a daha önceden söz verdiğim için sözümden caymak benim yapabileceğim bir şey değildi. Daha sonra Konyaspor’la iyi bir sezon geçirmiştim. Konyaspor’la ligi üçüncü bitirmiştik, bundan dolayı verdiğim karardan dolayı mutsuz değilim. Demek ki kaderim böyleymiş. Konya’da yaşadığım çok fazla anı var. Orada iyi insanlar tanıdığım için çok mutluyum.”
“Geçen sezon zorluklarla mücadele ettik”
Geçtiğimiz sezonu Konyaspor ile 51 puan ve sekizinci sırada tamamlayan Boşnak kaleci sezonun çok zor geçtiğini belirtti. Sehic açıklamalarına şu ifadelerle devam etti: “Sezon bizim için gerçekten iyi başlamıştı. 6 maç kalemizde hiç gol görmedik ve ilk 6-7 maç sonrasında Süper Lig’de ilk 2’deydik. Bence iyi de oynuyorduk ama sonra takımda sakatlıklar yaşandı ve kulübümüz antrenörümüzle yollarını ayırma kararı aldı. Zorluklarla mücadele ettik.”
“Transfer dönemini iyi değerlendirilemedi”
Açıklamalarının devamında kulübün yaşanan zorluklara rağmen iyi bir sezon geçirdiğini belirten Sehic takımdaki problemleri şu sözlerle anlattı: “Yeni antrenör bulmakta zorluklar yaşadık. En iyi performansımızı gösterebilmek için zamana ihtiyacımız vardı. Garip bir sezon oldu ve ligde çok fazla ara vardı. Dünya Kupası, deprem ve seçimlerden dolayı Süper Lig’e çok fazla ara verildi. Hepimiz için oldukça zorlu bir süreçti. Ayrıca transfer dönemi de iyi değerlendirilemedi. Daha iyisini yapabilirdik. Karagümrük’le aynı puana sahiptik ve ligi sekizinci olarak bitirdik. Başımızdan geçen bunca olaya rağmen bulunduğumuz konumdan mutlu olmalıyız.”
“Kalecilik takıma güven aşılayan bir pozisyon”
Türkiye’de Erzurumspor ve Konyaspor için forma giyen Ibrahim Sehic, TFF 1. Lig ve Süper Lig’de en az gol yiyen kalecilerden biri oldu. Sehic, Türkiye’deki performansını şu sözlerle tanımladı: “Kalecilik gol yememek için en önemli mevki. Takıma güven aşılayan bir pozisyon. Takımıma her zaman yararlı olmak için en iyi şekilde çalışıyorum. Konya’daki 3 sezonum da gayet iyi gitti. Dikkatli bir şekilde takımıma yardımcı olmaya çalıştım. Takımınız sizi bu kadar desteklediği zaman işinizi yapmak daha kolay oluyor.”
“Futbol Türkiye’de çok değişti”
2011’de Türkiye’ye gelen Boşnak kaleci Ibrahim Sehic yeni açıklamalarında Türk futbolunu da değerlendirdi. Sehic, Türkiye’ye geldiği günden bu yana ülkedeki futbolun çok değiştiğini şu sözlerle anlattı: “Türkiye’de futbol da kurallar da değişti. Futbol büyümeye devam ediyor. Türkiye’de genç hocaların çalışmaya başlamasından mutluluk duyuyorum. Futbolumuza farklı bir anlayış getiriyorlar. Getirdikleri anlayış, modern futbol ve Avrupa takımları gibi oynamak için çok önemli. Böylece Avrupa takımlarıyla daha iyi şekilde başa çıkabiliyoruz.”
“Türkiye’de kaleciler üzerinde fazla baskı var”
Kendisine yöneltilen soruları yanıtlayan Ibrahim Sehic, Türkiye’de taraftarlar yüzünden kaleciler üzerinde diğer ülkelere daha fazla baskı olduğunu söyledi. Baskının işlerinin bir parçası olduğunu belirten Sehic konuşmasına şu ifadelerle devam etti: “Kalecilik gibi kritik pozisyonlarda oynuyorsanız böyle şeylere alışık olmanız gerekiyor. Ben baskıyı daha çok seviyorum. Adrenalin, yüksek tansiyon ve baskıyı kaldırmayı hoşuma gidiyor. Bu tip duygular size mevkinizi yaşattırıyor. Bu durum kalecilerle diğer oyuncuları birbirinden ayırıyor. Oynaması çok hassas bir pozisyon.”
“Türkiye gelecekte kaleci problemi yaşamaz”
Ibrahim Sehic, Türkiye’deki kalecilere de değindi. Türkiye’nin gelecekte kaleci sorunu yaşamayacağını belirten Sehic bu konuda şunları söyledi: “Birçok yeni kaleci var. Bu kalecilere modern futbola uygun çalışmalar yaptırılıyor. Altay, Uğurcan, Mert Günok ve Doğan Alemdar gibi çok fazla yetenekli kaleci var. Eğer böyle çalışmaya devam edip işlerine odaklanırlarsa Türkiye’nin kaleci problemi yaşayacağını düşünmüyorum.”
“Fenerbahçe, Dzeko’ya sahip olduğu için çok şanslı”
Fenerbahçe’nin yeni transferi Edin Dzeko ile aynı milli takım formasını terleten Ibrahim Sehic, Kanarya’nın yeni transferi hakkında şu yorumda bulundu: “Dzeko’yla çocukluğumuzdan beri tanışıyoruz. Beraber büyüdük. Bosna’da aynı takımda oynamıştık. Dzeko tabii ki büyük bir oyuncu. Onun hakkında bir şey söylemeye gerek yok. 3 ay önce Inter’le Şampiyonlar Ligi’nde final oynaması dahi onun kalitesini yansıtmaya yeter. Kişiliği ve takım arkadaşlarına yardımcı olması onun en önemli özelliğidir. İnanılmaz bir santrfor. Dzeko bir takım oyuncusudur. Fenerbahçe, Dzeko’ya sahip olduğu için kendini çok şanslı hissetmeli.”
Sehic’ten Altay Bayındır ve Dominik Livakovic yorumu
Sehic, Fenerbahçe’nin Hırvat kaleci Dominik Livakovic’i transfer listesine alması hakkında da konuştu. Altay Bayındır’ın Avrupa’da forma giymesinin kaleciye iyi geleceğini söyleyen Boşnak kaleci Bayındır’ın farklı bir ülkede kendisini geliştirebileceğini söyledi ve şunları ekledi: “Altay birkaç yıl içerisinde kesinlikle çok daha iyi bir kaleci olabilir. Livakovic, çok tecrübeli ve iyi bir kaleci. Hırvatistan’la müthiş bir dünya kupası oynadı. Ayrıca Dinamo Zagreb’te de uzun yıllardır takım kaptanı. Böyle bir kaleciyi transfer ettiğinizde hata yapma olasılığınız çok düşüktür.”
“Galatasaray maçından sonra bana ve aileme hakaret edildi”
Geçtiğimiz sezon Galatasaray ile oynadığı iki maçta da kırmızı kart gören Ibrahim Sehic, Muslera ve Icardi ile yaşadıklarını şu ifadelerle anlattı: “Evet, Galatasaray’la ilk maçımızda kırmızı kart gördüm. O maçta son dakikalarda bir gol yemiştik. O an üzgündüm. İkinci sarıyı yemeden önce birisi ayağıma basmıştı, yere düştüm ve ikinci sarıyı yedim. Maçtan sonra bana ve aileme mesaj yoluyla hakaret edilmeye başlandı. İkinci maçtan 5 gün önce de bu şekilde hakaret mesajları geldi. Benim babam Bosna savaşında öldü. O yüzden bu konular benim için çok hassastı. Bunu kaldıramadım. Kazandığımız maçın öncesinde bana ve aileme hakaret etmeye devam ettiler.”
“Amacımız Galatasaray taraftarını kışkırtmak değildi”
Kazandıkları maçın ardından takımı ile sevinen Sehic amacının kimseyi kışkırtmak olmadığını şu sözlerle belirtti: “Maçtan sonra takımımızla stadyumda sevindik ama bu Galatasaray taraftarlarını kışkırtmak için değildi. Onlara karşı yaptığım özel bir şey değildi. Bu sadece bana ve aileme hakaret edenlere karşı bir cevaptı. Bu futbolda olan bir şeydir. Bazen kaybederseniz ve sessiz olup kaybettiğinizi kabul edersiniz, kazandığınızda da çıkıp bunu kutlarsınız.”
“Türkiye’de favorim Galatasaray'dı”
Ibrahim Sehic açıklamalarının devamında ailesine yapılan hakaretlerin kendisi için kırmızı çizgi olduğunu belirtti. Boşnak kaleci ayrıca Galatasaray için de şunları söyledi: “Aileme yapılan hakaretler benim kırmızı çizgimdir bu yüzden o tepkiyi verdim. Kimsenin bunu geçmemesi lazım. Ailemin yarısı Galatasaraylı. Ben neredeyse Galatasaray’a imza atacaktım. Galatasaray’ı zaten seviyorum, onlara karşı herhangi bir kinim yok. Hatta Türkiye’deki favori takımım Galatasaray’dı.”
“Beşiktaş taraftarını çok seviyorum”
Türkiye’deki ekiplerin taraftarlarından bahseden 34 yaşındaki kaleci Beşiktaş taraftarı için ayrı bir parantez açtı ve ülkedeki taraftar grupları hakkında şunları söyledi: “Türkiye’de çok güzel atmosferler var ama Beşiktaş taraftarını daha çok seviyorum. Çok tutkulu ve coşkulu bir taraftar grubu. Tabii Fenerbahçe ve Galatasaray’ın atmosferi de böyle, çok farklı değil. Maç başladığında tüm taraftarlar coşku içinde. Konyaspor, Adana Demirspor ve Ankaragücü’nün de çok ateşli taraftarları var.
Bu sezon da stadyumları dolu görmeyi umut ediyorum. Taraftarların zevk aldığını, herkesin rakibe ve taraftarlarına saygılı davrandığını görmek istiyorum. Rekabet sadece sahada olmalı ve şiddet olmamalı. Her zaman Fair-Play içinde olmalıyız.”
“Kariyerimi Konyaspor’da bitiririm diyordum”
Ibrahim Sehic elecek iki sezonda Suudi Arabistan Pro Lig ekiplerinden Al Haalej için forma terletecek. Sehic bünyesinde Ronaldo ve Benzema gibi isimleri bulunduran bir ligde forma giyecek olması hakkında şunları söyledi: “Benim için kolay bir adım değildi. Kariyerimi Konyaspor’da tamamlayacağımı düşünüyordum ama futbolda bazen hayır diyemeyeceğiniz teklifler oluyor. Böyle durumlarda sadece kendinizi değil hem ailenizi hem de geleceğinizi düşünmeniz gerekiyor. Suudi Arabistan’da ilginç bir proje var ve birçok büyük oyuncu oraya oynamaya gitti.
Benim için de farklı bir deneyim olacak. Onlarla aynı sahayı paylaşacağım için mutluyum. Mutlu olup iyi bir zaman geçireceğimi düşünüyorum. Türkiye ile olan bağlantım hiçbir zaman bitmeyecek. Kariyerim bittikten sonra büyük ihtimal buralarda olacağım."