Sergen Yalçın: "Beşiktaş yönetimi bana ertesi gün imza attırmalıydı"
Beşiktaş'ın Eski Teknik Direktörü Sergen Yalçın gündeme dair açıklamalar yaptı. Yalçın, "Yönetim bana ertesi gün imza attırmalıydı" ifadelerini kullandı...
"Şampiyonluk sezonunda Ersin ve Rıdvan, aylık 20 bin TL'ye oynuyordu"
Deportes Reports'un derlediği ve Levent Ümit Erol'un moderatörlüğünü yaptığı 'Doğru Tektir' programına konuk olan Sergen Yalçın, "Benim başarım, Beşiktaş'ı şampiyon yapmak değil. Beşiktaş'ı herkes şampiyon yapabilir. Benim başarım, ekonomi ve genç oyuncular. Şampiyonluk sezonunda Ersin ve Rıdvan, aylık 20 bin TL'ye oynuyordu. Serdar Saatçı, 5 bin TL alıyordu. Ekonomik anlamda kulübü zorlamadan biz şampiyon olduk.
"Etrafla uğraşmak çok zor"
Biz, sadece teknik direktörlük yapmıyoruz. Antrenman yaptırmak, motivasyon konuşması falan çok zor işler değil zaten. Etrafla uğraşmak çok zor. Şampiyon olduğumuz sezon en son yaptığım iş, antrenörlük. Basınla uğraş, hakemle uğraş, federasyonla uğraş. Antrenörlüğe vakit kalmıyor neredeyse" dedi.
"Yabancı oyuncuları kimin iyiyse, o şampiyon oluyor"
Altyapıyla ilgili genele bir değerlendirme yapan Yalçın, "Türk futbolu, yabancı oyuncuların tekeli altında. Yabancı oyuncuları kimin iyiyse, o şampiyon oluyor. 'Neden oyuncu yetişmiyor' diyoruz sürekli. Çünkü kimse artık üretmenin peşinde değil. Herkes, parayı vereyim işim görünsün alayım peşinde. O yüzden Türkiye'de futbolcu yetişmiyor. Hep Ajax'ı örnek veriyorlar. Ajax'ın altyapı tesislerini hiç gezdiniz mi? Kaç tane çim sahası var? Ajax modelini örnek alıyorlar, bir tane çim sahan yok. Çok başka bir vizyon var orada" şeklinde konuştu.
"Ulaşılması çok zor bir hedefte ulaştık"
Göztepe ile oynanan şampiyonluk maçı hakkında sözlerine devam eden Yalçın, "Göztepe maçındaki son 5 dakika, 10 sene gibi geldi bize. Fırat Aydınus, 4:59 gibi maçı bitirdi. Biz, hala maçın bittiğine inanamıyoruz. Herkes için çok zor bir sezondu ama bizim bulunduğumuz şartlar gereği bize çok uzun ve çok zor geldi. Çünkü ulaşılması çok zor bir hedefte ulaştık. Belki de hayatımın en mutlu günüydü.
"Şampiyon olmuş bir adama, ertesi gün imza attırman lazım"
Şampiyon olduktan sonra 'Artık işimiz çok daha zor' demiştim. Çünkü başarıyı paylaşamıyorlar, herkes kendi üstüne bir şeyler almaya çalışıyor. Ondan sonra işimiz çok daha zorlaştı. 45 günlük imza süreci... Şampiyon olmuş bir adama, ertesi gün imza attırman lazım. O sürecin o kadar uzamaması gerekiyor. Şampiyon olmuş hocanı, medyadaki insanların ağzına vermemelisin. O süreç, bizi çok yıprattı" açıklamasını yaptı.
"Benim hedefim, milli takım"
Hedefinin A Milli Takım olduğunu söyleyen başarılı teknik adam, "Benim hedefim, milli takım. Milli takımda çalışmayı çok bekledim. Orası bizim için çok uygundu aslında. Oranın bir hocası var, yanlış anlamasın. O, benimle ilgili saçma sapan şeyler söyledi ama ben onunla ilgili söylemeyeceğim" diye konuştu.
"Ligi Ersin ile, kupayı da Utku ile oynadım"
Emirhan'ı A Takıma kendisinin aldığını ifade eden Yalçın, "Benim bütün çocukluğum, antrenmana gitmek için yollarda geçti. O yüzden, o çocukların neler çektiğini çok iyi biliyorum. Ersin'i, Rıdvan'ı çok iyi anlıyorum. Ersin ilk geldiğinde eli ayağı titriyordu, 'İstersen her maç 10 tane gol ye, yine sen oynayacaksın' dedim. Bana yabancı kaleci almak için yalvardılar. 'Almayacağım kardeşim' dedim. Ligi Ersin ile, kupayı da Utku ile oynadım. Çünkü onlara güvendim ve bunu onlara belli ettim. Ama bakıyorsun şimdi; Ersin yok, Utku yok, Rıdvan gitti oynamıyor. Emirhan'ı ben A takıma çıkardım. Sonra 4 milyon Euro'ya Torino'ya gitti. Satılır mı diye isyan ediyorlar. 4 milyon Euro, çok büyük para. 3 ay önce oyuncuya 400 bin TL vermezdi kimse.
"Ben, algı operasyonları yapmıyorum"
Ben, algı operasyonları yapmıyorum, antrenmanları drone ile çekip basına servis etmiyorum, sahanın ortasına ekran veya tahta koyup oyunculara bir şeyler anlatmıyorum. Biz, sadece işimizi yapıyoruz. Bir gün altyapı antrenmanını seyrederken Emirhan İlkhan gözüme çarptı. 'Bu çocuk kim, bizimle antrenmanlara gönder' dedim. Hazırlık maçında oynattım, hemen dikkat çekti. Çünkü güçlü, böyle topaç gibi bir çocuk. Rıdvan falan çok çelimsiz, bu çocuk güçlü. Sonra bir anda gitti. Ondan sonra takip etmedim bilmiyorum, İtalya'da oynuyor mu ne yapıyor çok takip etmedim. İnşallah çok başarılı olur" dedi.
"İsmail Kartal bu kadroyla başarılı olması gerekiyor zaten"
Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal'ın bu kadroyla başarılı olması gertektiğini belirten Yalçın, "İsmail Kartal'ın eline çok güçlü bir kadro verdiler. İsmail Hoca, Fenerbahçe'yi bilen iyi bir teknik direktör. Bu kadroyla başarılı olması gerekiyor zaten. Bu kadroyu, 4. yapamazsın. Konferans Ligi, çok alt bir lig. Bizimkilerin oynadığı takımalara bakıyorum, ben o takımları tanımıyorum hiç. Çeyrek finalde falan Konferans Ligi, biraz bir şeye benziyor. Bizim takımlarımız, orada başarılı olabilirler" ifadelerini kullandı.
"Beşiktaşlılar isyan ediyor ama bence Beşiktaş biraz ekonomiyi de düşünüyor"
Beşiktaş'ın transfer politikasına da değinen Yalçın, "Beşiktaş'ın oturmuş bir kadrosu var, yeni eklemeler de yapıyorlar. Şenol Hoca gibi deneyimli bir hoca da var. Beşiktaşlılar isyan ediyor ama bence Beşiktaş biraz ekonomiyi de düşünüyor. Ekonomiyi düşünmek lazım. 10-20 milyon Euro bonservisler, imza paraları... Bunları herkes karşılayamaz. Bunları vermek sorun değil, bir de bunların ödemesi var. Ki bence daha fazlası vardır, ben açıklanan rakamların aşağıda olduğunu düşünüyorum. O sözleşmeler falan açıklananların iki katı olabilir" dedi.
"Neftçi Bakü ile görüştük"
Azerbaycan ekibi Neftçi Bakü ile de görüştüklerini söyleyen Yalçın, "Neftçi Bakü ile görüştük, aslında güzel de geçti. Fakat maddi problemler oldu. Kendi kontratımdan bahsetmiyorum. Takımın bütçesi, istediğimiz durumda değildi. Azerbaycan'a oyuncu getirmek kolay değil. Onlar çok hazır değillerdi buna.
"Özel hayatımın hesabını kimseye verecek değilim"
Gece kulübüne gitmek, yüz kızartıcı bir suç mu? Görüntülerim çıkmış bir yerde, gece kulübünde. Ya kardeşim, ne var bunda? Ben evli değilim, bekarım. Tek başıma yaşıyorum. Özel hayatım var. Bunların hesabını kimseye verecek değilim" şeklinde konuştu.