Galatasaray'a eleştiri: Bu anlayışla büyük hedeflere gidilemez
Spor yazarları Mehmet Demirkol, Cem Dizdar, Ömer Üründül, Uğur Meleke, Serkan Korkmaz 2-2 berabere biten Galatasaray- Alanyaspor maçını değerlendirdi.
Mehmet Demirkol: Mükemmel başlayan bir gece için yıkıcı bir son
Mehmet Demirkol (Fanatik): Galatasaray, Farioli’nin kibirli pas oyununu maçın başından itibaren cezalandırdı. Her seferinde Alanya’nın yapmak istediği her şeyi kendi lehine silah olarak kullandı. Goller buldu, golleri ofsayta takıldı. Bu oyun Mertens’i en uçta kullanabilme şansı da verdi. Ki bu da asıl çözüm. Alanya’nın savunmaya yayılışı allak bullak oldu. Zaman zaman sağ kanatları bomboş kaldı. Okan Buruk’un doğal olarak hesaba katmadığı kırmızı kart oldu. Böyle enerji harcayan bir takım için kabus gibi bir senaryo. İkinci yarıya Mertens’i çıkararak 2. bölgede bekleyip risk alan rakibi tek ayak üzerinde yakalamak istedi. Bundan pozisyonlar çıkarsalar da Alanya’yı oyuna ortak etmek zorunda kaldılar. İkinci hamle ise gereksiz bir riskti sanki. 5-3-1’e dönmek Alanya’yı ceza sahası çevresine tüm hatlarıyla buyur etti. Mükemmel başlayan bir gece için yıkıcı bir son.
Ömer Üründül: Bu anlayışla büyük hedeflere gidilemez
Ömer Üründül (Sabah): Galatasaray, ilk 30 dakikalarda yüksek tempolu bir oyun sergiliyor ve önde etkili pres yapıyor. Burada rakiplerin yapmaması gereken iki şey var. Birincisi, kalecinin de işin içinde olduğu ayağa kısa-riskli paslarla ileriye çıkma isteği. İkincisi de defansı çizgi halinde öne çıkarmak. Alanyaspor bu iki şeyi de uygulayınca adeta bir harakiri yapıyordu. Sonra Galatasaray, Boey'in kırmızı kartıyla bir kişi eksildi. Buna rağmen devre sonuna kadar iki net pozisyona giren yine Galatasaray'dı. İkinci yarıda işler terse döndü. Galatasaray, hem eksik kalıp hem de yorulunca oyundan düştü. Hakem Ali Palabıyık'ın Boey'e gösterdiği kırmızı kart çok yanlıştı. Zaten bu maça hafta içi gelişmelerden sonra verilmesi hataydı. Bu baskıyla Alanyaspor'un da devre sonundaki penaltısını çalamadı. Galatasaray yönetiminin çok iyi düşünmesi lazım. TFF ve hakemler için yapılan beyanatlar, hem Okan Buruk'a hem de futbolculara olumsuz yansıyor. Bu anlayışla büyük hedeflere gidilemez. Dün geceden ders çıkarmak lazım.
Uğur Meleke: Galatasaray her değişiklikte geriye gitti
Uğur Meleke (Hürriyet): Dünkü müsabakayı iki ayrı devre olarak iki farklı pencerede ele almamız gerek: Maçın ilk devresinde belki de sezonun en iyi Galatasaray’ını seyrettik. İkinci yarıdaysa tamamen Farioli’nin istediği ekosistem oluştu NEF Stadı’nda. Stoperlerle öne rahatlıkla çıktılar; hatta Farioli savunmasını Pereira-Fer-Furkan-Balkovec dörtlüsüne çevirdikten sonra 10 kişiyle üçüncü bölgeye gelen bir Alanya izledik. Farioli bu sezonun başlarında Beşiktaş’a karşı da bir devreyi 11’e 10 oynamış ve genç İtalyan teknik adam doğru değişikliklerle 3-0’dan geri dönmeyi başarmıştı. Dün de Galatasaray’a karşı çok doğru değişiklikler yaptı. Farioli her yaptığı oyuncu değişikliğiyle takımını geliştirirken, Galatasaray hemen her değişiklikte geriye gitti. Özellikle 70’te Rashica çıkıp Emin stopere, Abdülkerim sol beke, Berkan merkeze geçtikten sonra anahtarı Farioli’ye teslim etti Okan Hoca.
Cem Dizdar: Hafta içi yükseltilen tansiyon işe yaradı mı?
Cem Dizdar (Fanatik): İlk 30 dakikadaki bariz Galatasaray üstünlüğünün ilk nedeni atletizm coşkusu. İkinci devre Galatasaray’ın 10 kişi devam etmesinin de etkisiyle ilkine göre daha durağandı. Galatasaray bu kez de savunmasını olgunlaştırma konusunda bir testten geçti. Öndeki işleyiş aksadıkça savunmada zorlandılar. İki kırmızı kart ve maç berabere... Ne dersiniz, hafta içi yükseltilen tansiyon işe yaradı mı?
Serkan Korkmaz: Rüya gibi başlayan gece kabusla bitti
Serkan Korkmaz (Fotomaç): Dün akşam farklı görev tanımlarından üç kişi performanslarıyla, futbolun "hatalar oyunu" olduğunu ispatlarcasına geceye damga vurdu; Farioli, Ali Palabıyık ve Sacha Boey… Geriden oyun kurma takıntılı Farioli bence çoktan misyonunu doldurdu. Sacha Boey, en büyük performans sıçramalarından birine imza atarak formayı kaptı ama rakibe hediye ettiği top sonrası yaptığı faulle takımını on kişi bıraktı. Palabıyık'ın kırmızı kartı bence ağır bir karardı. Galatasaraylılar için rüya gibi başlayan gece kabusla bitti.