Simge Aköz sakatlığı hakkında konuştu: Durumu nasıl?
Vodafone Sultanlar Ligi ekibi Eczacıbaşı Dynavit'in kaptanı milli voleybolcu Simge Aköz yeni açıklamalarında VakıfBank, Fenerbahçe ve Filenin Sultanları'ndan söz etti.
"Yeni sezon için kendimi umutlu ve enerjik hissediyorum"
Yeni sezon hazırlıkları hakkında konuşan Simge Aköz şunları söyledi: "Yeni sezon hazırlıkları çok güzel başladı. Takımımla olmayı oldukça özlemişim. Kuşadası’nda geçirmiş olduğumuz turnuvanın ardından 2 gün takımca tatil yapma fırsatı bulduk. Sezon başı birbirimizi tanımak ve keyifli vakit geçirebilmek adına önemli oldu. Yeni sezon için kendimi umutlu ve enerjik hissediyorum. Umarım sezonun geri kalanında hem bireysel hem de takım olarak hedeflerimizi gerçekleştirmek için elimizden gelenin en iyisini yaparız."
"Herhangi bir sakatlığım yok"
Geçen yıl burnunda sorun yaşayan Aköz artık bir sorun olmadığını şu sözlerle belirtti: "Burnumla alakalı herhangi bir sorun kalmadı artık. Maskeyle oynamak beni yormuş olsa da bir noktada alışmıştım. Şu an ilk etapta gayet iyi hissediyorum ve herhangi bir sakatlığım yok. İnşallah hepimiz için sağlıklı ve başarılı bir sezon olur."
"Ben ve Tijana takım kaptanı olarak..."
Takım kaptanı olarak başarılı bir takım dinamiği oluşturmak için neler yaptığından da söz eden Simge Aköz şunları söyledi: "Takım içindeki ilişkilerimiz takım dinamiğini oluşturmamız için en önemli etken. Takımda herkes belirli bir uyuma ve öz disipline sahip. Takım olarak her zaman birbirimizle iyi iletişim kurarak açık bir diyalog elde etmeye çalışıyoruz. Ben ve Tijana takım kaptanı olarak her zaman takım içerisindeki sinerjiyi korumaya çalışıyoruz. Kaptanlık, normal bir sporcudan ekstra olarak performans kaygısından çok yönetimsel olarak ayrı bir sorumluluk katıyor. Bu sorumluluğu yıllardır yaptığım için gururluyum."
"Hepsi benim çocuklarım gibi"
Simge Aköz en değerli bulduğu başarısının sorulması üzerine şöyle dedi: "Hepsi benim çocuklarım gibi. Milli takımda elde etmiş olduğumuz Avrupa Şampiyonluğu benim için çok kıymetli. Geçen yıl kulüpler bazında elde ettiğimiz Dünya Şampiyonluğu çok mutluluk vericiydi. 2019 yılında oynadığımız Dünya Kulüpler Şampiyonası’nda almış olduğum ‘En iyi libero’ ödülü beni gerçekten mutlu eden ve gururlandıran unutulmaz bir başarıydı."
"VakıfBank'la oynadığımız finali unutamıyorum"
Eczacıbaşı ile oynadığı en unutulmaz turnuvadan bahseden Aköz "Geçen yıl VakıfBank’la Çin’de oynadığımız Dünya Kulüpler Şampiyonası finalini unutamıyorum. Takımın her bireyinin müthiş mücadele verdiği ve takım olgusunu sonuna kadar yansıttığımız bir turnuva geçirdik. Benim için kariyerimdeki en güzel anlardan birine adını yazdırdı." dedi.
"Bu yıl uzun zamandır ilk kez..."
Tecrübeli voleybolcu Aköz yoğun spor kariyeri ve özel hayatı arasındaki denge hakkında konuştu ve kendisine nasıl zaman ayırdığını şöyle açıkladı: "Ayıramıyorum. Şaka bir yana genellikle kızlarla antrenmandan sonra dışarıda vakit geçirmeyi çok seviyoruz. Keyifli veya keyifsiz olduğumuz anlarda buluşma yerimiz genelde Bebek oluyor. Deniz kenarında oturup bir şeyler paylaşmak bize iyi hissettiriyor. Yaz aylarında İstanbul’da denize girdim. Sabahın erken saatlerinde denize girmek beni çok iyi hissettirdi. Bu sezon birkaç tiyatro oyununa gitme fırsatı buldum. Voleybol dışında başka bir aktiviteye vakit ayırmak ve sosyalleşmek bana mutluluk veriyor. Bu yıl uzun zamandır ilk kez tatil yapma fırsatı buldum. Yunanistan’a, sonrasında Alaçatı’ya, ardından ailemle birlikte Kuşadası’na gittim. Bu yıl hiç görmediğim Ayvalık’a da gittim ve çok sevdim. Güzel yemekler yiyip, denizin keyfini sonuna kadar çıkardığım bir tatil oldu."
Simge Aköz geçen sezonki en zor turnuva ya da maçın sorulması üzerine "Fenerbahçe’yle oynadığımız final serisi voleybol kalitesi yüksek ve iki takımın da gerçekten kazanmayı istediği bir etap oldu. Çoğu zaman bu tarz maçlarda konsantrasyonu yüksek tutmak, hedefe odaklanmak ve takımı aynı noktada birleştirmek zor oluyor. Çok iyi mücadele verdiğimize inanıyorum. İlk maçtan son maça kadar takım arkadaşlarımın ne kadar kazanmak istediğini ve gözlerindeki o ateşi görebilmek bende unutulmaz duygular hissettirdi. Umarım bu sezon hedeflediğimiz bütün kupaları kazanabiliriz." ifadelerini kullandı.
Simge Aköz'den milli sporcu açıklaması
Milli voleybolcu Aköz, milli bir sporcu olmanın avantaj ve dezavantajlarını ise şöyle değerlendirdi: "Milli duygular taşıyarak ay yıldızlı formayı terletmek her sporcunun hayalidir. Ben de bu hayali uzun yıllardır gerçekleştiriyorum ve bunun için de kendimi şanslı hissediyorum. Milli takım sporcusu olmanın verdiği prestijin yanında benim için dünya çapındaki birçok sporcuyla iletişim kurma fırsatı. Birlikte vakit geçirdiğim ve karşılıklı oynadığım sporcuların kendi performansımda ve kariyerimde çok büyük artılar sağladığına inanıyorum. Türkiye Ligi’nde çok uzun bir kulüp sezonu geçiriyoruz. Bunun hemen ardından başlayan Milli Takım sezonu zorlayıcı olsa da bu aslında yapmayı sevdiğimiz işin bir parçası. Aylar sonra Milli Takım’daki arkadaşlarımı görmek ve onlarla mücadele etmek ekstra bir mutluluk sağlıyor. Yapmış olduğumuz iş ne kadar zor olarak adlandırılsa da ay yıldızlı formayla mücadele etmek her zaman gurur verici."
"Çoğu sosyal medya kullanıcısından önce kendimi eleştirmiş oluyorum"
Bir kadın ve sporcu olarak sosyal medyanın kendisini nasıl etkilediğini anlatan Simge Aköz şunları söyledi: "Günümüz şartlarında göz önünde olmak ve yoruma açık bir iş yapıyor olmak yıpratıcı olsa da biz bunu yıllardır yaşadığımız için baş etme konusunda hepimiz tecrübeliyiz. Kendim için belirlediğim yöntem; bir turnuva için konsantrasyon sağlamam gerekiyorsa, yaptığım işi en iyi antrenörlerim ve kendimin değerlendirdiğini hep hatırlatırım. O yüzden sosyal medyada yazılan pozitif ya da negatif yorumlara aldırış etmemeye çalışıyorum. İnsan en çok kendine acımasız davranır ve ben o noktada çoğu sosyal medya kullanıcısından önce kendimi eleştirmiş oluyorum.
Aköz sözlerine şu şekilde devam etti: "Bir kadın olarak büyük başarılara imza atıyor oluşumuz Türk kadınının ve Türk sporcusunun geleceği adına çok önemli. Üzerime düşen vazifeyi layığıyla yapıyor olmak beni mutlu ediyor. Türk kadınının, dünyanın her alanında ve birçok meslek dalında başarılı olması ve bizim de bu başarılarda pay sahibi olmamız ve öncü olmamız, beni ayrıca gururlandırıyor."
"Eczacıbaşı da fırsat eşitliğinin öncülerinden biri"
Türkiye’de fırsat eşitliğinin geliştirilmesi için yapılması gerekenlere de değinen Aköz: "Fırsat eşitliği sağlanmasının büyük bir tabu olduğunu düşünmüyorum. Bunun sadece düşünce yapısıyla ilgili olduğunu düşünüyorum. Günümüz şartlarında fırsat eşitliği kadınlarımız için daha da yaratılabilir hale geliyor. Açılan alanlar, elde edilen başarılar Türk kadınlarının; başarılı, istikrarlı ve mücadeleci olduğunu gösteriyor." dedi.
Milli voleybolcu şu sözlerle devam etti: "Türk kadınına vermiş olduğu değer ve destekle Eczacıbaşı da fırsat eşitliğinin öncülerinden biri. Kadın voleybol takımına yaptığı yatırımları, elde edilen başarılar ve şirkette kadınlar için oluşturulan fırsatlar Eczacıbaşı’nın geçmişten günümüze getirdiği misyonun yapı taşlarını oluşturduğunu gösteriyor. Bizler de fırsat eşitliğinin yaratıldığı takdirde hem Eczacıbaşı hem de Milli Takım sporcuları olarak, dünya çapında uluslararası standartlarda neler başarabildiğimizi defalarca kanıtlamış bulunmaktayız. Umut ediyorum ki bu yalnızca metropol yerlerde sınırlı kalmayarak, ülkenin dört bir yanında, her bir toprağında kadınlar için eşit imkanların sağlanabileceği bir geleceğe ve gelişime tanık oluruz."
"Spor tesisinin oluşumu için çok mutluyum"
Simge Aköz, Eczacıbaşı'nın yeni salonu için şunları söyledi: "Kartal’daki yeni salonumuzun projesine bakma şansım oldu. Bir sporcunun yoğun antrenman ve maç temposunda ihtiyacı olabilecek her türlü imkana sahip olan ve sporcular için daha iyi koşullarda, prestijli bir spor tesisinin oluşumu için çok mutluyum. A takım, altyapı ve kulüp çalışanları olarak hep beraber aynı havayı soluyacağız. Sportif açıdan servis makinesini oraya götürmememiz beni motive ederdi. Sadece benim değil, takımın da en büyük motivasyon kaynaklarından biri, daha çok kapasiteye ulaşıp, kendi sahamızda daha fazla taraftarın önünde mücadele edecek olmak bize büyük bir motivasyon sağlayacak."
Aköz kariyerine nasıl devam edecek?
Simge Aköz aktif voleybol kariyeri sona erdikten sonra yapmak istediklerini şöyle anlattı: "Voleybol oynamayı çok seviyorum. Fiziki durumum ve performansım yeterli olduğu sürece oynamaya devam etmek istiyorum. Antrenörlerin işinin zor olduğuna inanıyorum ve kariyerimi sonlandırdıktan sonra antrenör olmayı isteyip, istemeyeceğime henüz karar veremiyorum. İnsanlarla diyalog kurmayı, sorun çözmeyi ve iletişimde kalmayı seviyorum. Takım içerisinde farklı bir pozisyonla da yer almak isterim. Voleybol haricinde bir cafe’m olsun isterdim. Bunu isteme sebeplerinden biri de oraya gelecek hiç tanımadığım farklı kişilerle sohbet edebileceğim, yeni şeyler öğrenebileceğim bir ortam kurmayı hayal ediyorum."