Spor yazarları Başakşehir-Galatasaray maçını değerlendirdi: "Bilic sendromunun dibi"
Spor yazarları Başakşehir-Galatasaray maçını değerlendirdi: "Bilic sendromunun dibi"
İlk yayınlanma tarihi: Son Güncelleme:
Şenol Güneş’in 2.5 savunmacılı oyunu en çok Başakşehir’le sorun yaşarken bu kanatsız oyun enteresan. Sonuçta Tudor Emre, Mahmut ve Caicara yokken Başakşehir’den 5 gol yedi. Bu gerçekten uğraşsanız yapmanın zor olduğu bir şey. Mossoro’nun Fernando üzerinde kurduğu baskıyla oldu bu. Adebayor da klasik orta saha yardımını yapınca Galatasaray topu merkezden çıkaramadı. Kanada döndüklerinde 3’e 1’le karşılaştılar. Başakşehir maçın başında yediği baskıyı da uzun topla Adebayor’u görerek kırınca Galatasaray için bir çözümlük oluştu. Zaten duran toplarda kafaya çıkan tek oyuncu ve neredeyse hep çizgide kalan Muslera da varken ev sahibi işi çözdü. İkinci yarı başında golü de getiren Galatasaray ön alan baskısı da kanatlarda bir değişim yapmayınca çok riskli oldu. Sonuçta Elia’yı kahraman yaptı Tudor. Adebayor zaten öyle. Tudor sadece Başakşehir’e kaybetmedi. Bilic sendorumunu Bilic’ten daha ağır bir şekilde yaşamaya devam ettiğini gösterdi. (Mehmet Demirkol - Fanatik)
“Beş, beş, beş, beş” diye tezahürat ediyordu tribündeki taraftarlar! Ve tezahüratı yapanlar Galatasaray taraftarları değil, Başakşehir’i tutanlardı... Tudor, geçen sezon Başakşehir deplasmanına gelen takımın Barcelona maçına gider gibi endişelendiğini anlatmıştı. Tudor’un kendi kurmadığı ve şikayet ettiği kadrosu 4 yemişti, kurduğu gerçekten kaliteli kadro ise 5 yedi! Mariano, Maicon, Denayer, Latovlevici, Belhanda, Ndiaye, Fernando ve Gomis sahadaydı. Bu şunu gösteriyor Tudor iyi bir teknik direktör değil, sabit fikirli ve rakip analizi de yapamıyor. (Hakan Can - Fanatik)
Sistemsizlik senin asıl sistemin olmuş da, haberin bile yok... İç saha da çift forvetle çıkmana kimsenin bir itirazı yok da, Başakşehir deplasmanına neyine güvenip de çift forvetle çıkıyorsun? Hadi gözünü karartıp çıktın diyelim. 76. dakikada 4-1 olana kadar neden oyuncu bile değiştirmeyi akıl edemiyorsun? Taraftarın bile olayı görüp ‘Rodrigues’ diye yırtınırken, sen Başakşehir tribünlerinin ‘5.. 5...’ diye bağırmalarından hiç mi utanmıyorsun? Onlar ‘beş... beş...’ diye bağırıp sen de gelen o golü seyrederken, ben de sana ‘altı’ diye bir hatırlatma yapayım... O ‘altı’ ne mi ? Adebayor’un Galatasaray’a her iki maçta da hat-trick yaparak attığı gol sayısı! Yazıyla altı, rakamla 6. Hadi geçen yıl senin takımın değildi, bahanelerle yırttın. Peki bu takım ve bu savunma kimin eseri? Son sözüm, maçları kazanırken iyi günde de doğruları göstermek adına eleştiriyoruz diye bizi düşman ilan eden ve taraftarın önüne atmaya çalışan G.Saray yönetimine... Çok para harcadınız, güzel transferler yaptınız, iyi bir takım kurdunuz ama bu takımın başına iyi bir teknik direktör ve iyi bir yardımcı antrenör almayı unuttunuz! Tudor’un sizi kandırdığı gibi büyük maçları kazanmadan şampiyon olunacağını sanıyorsanız çok yanılıyorsun. Onun söylediği o 4-5 büyük maçtan, sezonun ikinci yarısında 4-5 tane daha var, haberiniz olsun. Florya’daki futbol aklınız da bunu size söylemez. Geç olmadan uyandırayım dedim! (Erhan Telli - Habertürk)
G.Saray; 5 de yese, 8 de yese şampiyonluğun ciddi adayıdır. Fakat şu var. Tudor'un Şansal abiyle yaptığı röportajı okudum;'önemli olan mayıstır' diyor, eyvallah. Fenerbahçe maçında şutun yok. Trabzonspor'a yeniliyorsun, Başakşehir'e yeniliyorsun.İçeride yenersin zaten o taraftarla. Hadi Trabzon kaza, hadi Fenerbahçe maçında 10 kişi kaldın. Tudor'un gelecekte önemli bir teknik adam olacağını düşünüyorum ama ben Galatasaray'ın yerinde olsam hiç düşünmeden Fatih hocayı getiririm. Ciddi şekilde şansımı artırırım. Bazen liderler iyi giderken de bazı şeyleri görebilmeliler. Fenerbahçe taraftarı gibi düşünsem, "Sivas'ı yensek puan farkı kapanır ama Fatih hoca gelirse yandık" derim. Şu andaki karne küçük maçların büyük hocası gibi... Oyunculara gelirsek... Denayer ve Maicon hayatının en kötü maçlarını oynadı. Geniş alanda defosu ortaya çıktı Maicon'un. Senin sol bekin Latovlevici ise, stoperlerin ağırsa, Adebayor geriye gelip top aldığında önlem alamazsın. Adebayor'la iki kişi fazla gibiydi Başakşehir... (Rıdvan Dilmen - Fotomaç)
Şu çok net, Tudor kaşınıyor... Her hafta değişik bir şeyler icat ederek 'Ben çok büyük teknik adamım' demek veya dedirtmek istiyor ama her hafta bataklığa batıyor. Şu anda Türkiye'nin en doğru top oynayan ve istikrarlı takımı Başakşehir'e karşı çift santrfor macerasıyla çıkarsan, bu sonuç sürpriz olmaz. Bazıları diyorlar ki; Emre ile Mahmut'u görmeyince böyle oynattı. İyi de kardeşim, özellikle Emre olduğu zaman top en çok onunla buluşuyor. Psikolojik olarak futbolcular da meşin yuvarlağı ona atıyorlar.Yani bir yerde Emre iyi top kullanmasına rağmen, zaman zaman el freni vazifesi yapıyor. Dün Emre yokken Başakşehir çok daha hızlı oynadı. Sen ileride kalabalıklaşıp, Başakşehir'in pas yapmasını engelleyip, kaleci Volkan'ı degaj yapmaya zorlayayım diyorsun ama; Başakşehir topa basarak, boşa çıkarak, üst üste 4-5 pas yaparak çıkınca, en az 5 G.Saraylı arkada kaldılar. Yani orta alanda Başakşehir istediği gibi futbol oynadı. Başakşehir, işi bitirdikten sonra biraz geriye çekildi, huniyi daralttı. Bu kez G.Saray oynuyor gibi göründü ama hiç bir şey yapamadılar. Aslında oyun tam da Başakşehir'in istediği gibi oldu. Bakmayın G.Saray'ın bir gol attığına, bence o pozisyonda da Gomis kötü vurmadı ama golü yiyen kaleci Volkan'dı. Çünkü bu golde büyük hatası vardı.Sezon başında Galatasaray, Rodrigues'in getirdiği toplar ve Gomis'in vuruşlarıyla kaç gol attı. Rodriguez'e bakıyorsun yedek kulübesinde. Zaten oyuna girer girmez de yaptığı hareketlerle 'Niye beni kenarda tutuyorsun' dedirtti... (Erman Toroğlu - Fotomaç)