Ferhan Yıldız yazdı: Şu sarı kart meselesi
Ajansspor köşe yazarlarından Ferhan Yıldız, Süper Lig'in 14. hafta maçlarının tamamlanmasının ardından "Şu sarı kart meselesi" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Bana yukarıdaki iki örnek olayın mutlak yanlışlığıyla ilgili bu tanım cümlelerini kurduran, konunun uzmanları yani eski hakemlerin ve hakem hocalarının ortak kanaatleridir. Uzmanlık, kavramların içeriğini doğru bir şekilde anlayarak, onları yerli yerinde kullanabilme ve sonunda kabul görebilme yetkinliğidir. Yazılı ve sözlü iletişimde sürekli kullandığımız, sonu “-dır” ile biten tanım cümleleri, konunun uzmanı tarafından kurulduğunda, tatmin ve ikna edici olurlar. Onları dinleyen, izleyen bizler de gönül rahatlığıyla, bu tanımları, kaynak gösterip referans olarak kullanabiliriz.
Eski adı Twitter yeni adı X olan sosyal medya mecrasında bir hesaptan bahsetmek istiyorum. Anonim kalma hakkını kullanıyor ve yorumlarından konusunun uzmanı olduğu anlaşılıyor. Güçlü bir tarafsızlık çabası içerisinde. @Tartismalar isimli ve 170 bin civarı takipçisi olan bu hesap, bir tablo düzenliyor. Bu tabloda altı farklı hakemin, aynı olgu hakkındaki çoğunluk kararları esas alınıyor ve bana göre ortaya değerli bir veri çıkıyor.
Verinin en önemli özelliği algıyı olguya dönüştürebilmesidir. Altı farklı hakemin çoğunluk kararlarıyla oluşturulan bu sarı kart tablosu bize bir şeyler söylüyor. Öncelikle, şu tanımı yapmakta yarar görüyorum. Hemen her disiplinde evrensel standardı “Normal Dağılım” belirler. Ölçümlenen her şey önünde sonunda normal dağılır ya da bu eğilime girer. Aşağıdaki tablodan çıkan veri, aynı kulvarda yarışan üç takımdan bir tanesi lehine, henüz on dördüncü haftada bir sapma oluştuğu gerçekliğidir.
Sarı kart, futbolcuyu kısıtlayan, hareket alanını daraltan etkin bir yaptırım yöntemi. Aşağıdaki tabloya göre, Fenerbahçe ve Beşiktaş, altı farklı hakemin müşterek yorumlarıyla, hemen hemen görmeleri gerektiği kadar kart görmüşler. Bu noktada Galatasaray lehine belirgin bir fark açıkça göze çarpıyor. Tabloyu hazırlayan, mutlak tarafsızlık kaygısıyla hareket ettiği için işin bu boyutuna yorum katmıyor. Tabloyu düzenliyor geçiyor. Bendeniz bu tablonun anlattığını, ima yoluyla değil açıktan söyleyeceğim. Altı farklı kaynaktan gelerek oluşan bu veri, bana tanım cümlesi kurduracak kadar net iki şey söylüyor.
• Galatasaraylı oyuncular ilk on dört hafta sonunda görmelerini gerekenin yarısı kadar sarı kart görmüştür. (Gördüğü 29- Görmesi Gereken 58)
• Ferhat Gündoğdu’nun hakemleri özellikle Galatasaraylı futbolculara kart göstermekten imtina etmektedir.
Türkiye’de oynanan futbolda yıllara yaygın bir sorun var. Bu sorunun kök nedenini tek bir noktada toplamak mümkün değil gibi. Bu yüzden, her ne kadar sulandırılıp, karikatürize edilmeye çalışılsa da, ben “Yapı” tanımlamasını yerli yerinde buluyorum. Türk futbolunda hakemler eliyle yaratılan bu çifte standart tablosu, bahse konu yapının yarattığı bir çıktıdır.
Biraz da kırmızı kartlara bakalım. Yine altı farklı hakemin çoğunluk kararlarına göre oluşan kırmızı kart tablosunda da durum farklı değil. İstanbul’un üç büyük takımı da ligin on dördüncü haftasına kadar henüz kırmızı kart görmemişler. Oyuncuları ihraç edilmemiş.
Altı hakemin çoğunluk kanaatine göre, Fenerbahçe futbol takımı, on dört hafta boyunca toplamda iki defa kırmızı kart görmeliymiş. Fenerbahçe maçı hiç eksik bitirmemiş. Fenerbahçe’nin rakipleri dört defa kırmızı kart görmeliyken, hiç ihraç gerçekleşmemiş. Fenerbahçe’nin rakipleri her maçı on bir kişi tamamlamış.
Galatasaray da tıpkı Fenerbahçe gibi, ilk on dört haftada hiç kırmızı kart görmemekle birlikte, görmesi gereken tam altı kırmızı kart pozisyonu hakemler tarafından es geçilmiş. Rakipleri iki defa kırmızı kart görmeliyken, iki defa kırmızı kart görmüşler.
Beşiktaş da maçlarını on bir kişi tamamlamış. Görmesi gereken bir kırmızı kart es geçilmiş, rakipleri beş kırmızı görmeliyken iki defa ihraç gerçeklemiş.
Burada sorulması gereken büyük sorular var. En basit soruyu bu yazıda sorayım. Kadro kalitesi bu kadar yüksek bir takıma, bir de tekme tokat oynama hakkını verdiğinizde, diğer takımlar Galatasaray’dan nasıl puan alacak? Sorunun cevabını da vereyim. Eyüpspor’un genç kalecisi Berke gibi bir arkadaşımız, kariyer performansı ortaya koyacak ki Galatasaray tökezlesin. Bir futbolcunun kariyer performansının Galatasaray maçına denk gelme olasılığı yok sayılabilecek bir ihtimaldir.
Yazının son paragrafı, “Canım her büyük takım kollanıyor” diyen idare-i maslahat ekibine gelsin.
Pek öyle düşündüğünüz gibi değilmiş sanki.
Herkes eşit ama bazıları daha eşitmiş gibi sanki.
Futbol ligimizi dizayn etmeye çalışanların rengi belli. Sizin de renginiz belli olsun.