Sumudica: "En büyük güç kaybını büyükler yaşayacak"
Gaziantep FK Teknik Direktörü Marius Sumudica, koronavirüs salgını nedeniyle maçlarında seyircisiz oynanmasından dolayı en büyük güç kaybını Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'ın göreceğini söyledi.
Koronovirüsünün ülkemize de sıçramasının ardından Gaziantep FK’nın teknik direktörü Marius Sumudica, yardımcılarıyla birlikte soluğu ülkesi Romanya’da almıştı.
Ligin 12 Haziran’da başlayacağının açıklanmasının ardından yeniden Gaziantep’e dönen ve takımının başına geçen Sumudica, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Fanatik'e konuşan Sumudica, şunları söyledi:
‘Saygı gösterilmesi gerek’
“Diğer şehirleri bilmiyorum ama Gaziantep’te çoğunluk maske takıyor ve kurallara uymaya çalışıyor. Ülkemde ise çok az kişi maske takıyor! Ancak herkesin, Türkiye’deki gibi birbirine saygı göstermesi gerekiyor. Ben adım adım gidilerek, normal hayatlarımıza döneceğimizi düşünüyorum. Futbola gelirsek; ilk problem bence taraftar ihtiyacı olacak. Taraftarsız futbol çok zor. Düşünsenize bir konsere gidiyorsunuz, müzik çalıyor ama dinleyen kimse yok! Bu kesinlikle yeni bir yaşam stili olacak, ayrı bir hikaye yazılacak ve bambaşka bir lig olacak. Almanya Ligi başladı ve takımların konsantrasyon sıkıntısı çektiğini gözlemledim. Bu yüzden de çok fazla gol oldu. Bizler için Antalya’daki hazırlık kampı dönemindeki gibi bir atmosfer olacaktır. Kim daha fazla konsantre olursa, rakiplerinin bir adım önüne geçeceğini düşünüyorum.”
‘Büyükler güç kaybı yaşar’
“12. Adam avantajının eksikliği, özellikle büyük takımlar için yüzde 10-15 arasında bir güç kaybı yaşatacak. Örneğin Galatasaray, ekonomik anlamda bizden daha iyi imkanlara sahip ama evinde taraftarı olmadan ne yapacağını bilemeyiz. Bu durum Beşiktaş, Trabzonspor ve Fenerbahçe için de geçerli olacak. Şu an ligde 32 puanla 9. sıradayız ve koronadan önce ligi ilk 10 içinde bitirme ihtimalimiz çok yüksekti. Ama şimdi adeta 8 Play-Off maçı oynayacağız. Oyuncularda kesinlikle baskı yaratmak istemiyorum. Puanları alıp, yine aynı göze hoş gelen futbolumuzu oynayarak, her maçı ayrı ayrı düşünerek işimizi en iyi şekilde yapacağız. Takım olarak bir kaybımızın olduğunu düşünmüyorum. İçimizde 1 pozitif vaka oldu ve sonrasında idmanlara yeniden başladık. Oyuncularım futbolu çok özledi ve bu oyunu oynamayı çok seviyorlar.”
‘Statta maç provası olacak’
“Lig başlamadan Hatay ile bir hazırlık maçı yapmayı düşünüyorduk ama TFF’den izin çıkmadı. Biz de cumartesi günü (yarın), kendi aramızda 11’e 11 stadımızda bir maç yapacağız. Çünkü sezonun kalan dönemindeki seyircisiz atmosfere alışmamız gerekiyor. Bir maç gününde ne yapıyorsak, aynısını yapacağız. Karşılaşmadan yaklaşık 1.5 saat önce stada gidip, ısınmalarımızı ve hazırlıklarımızı yerine getireceğiz. Sonundada bütün detayları analiz edip, neler yapmamız gerektiği üzerine konuşacağız.”
'Sözleşmem 1 yıl uzayacak’
“Sezon başında herkes, Gaziantep’in küme düşme adaylarından biri olduğunu düşünüyordu. Şu an ise 9. sıradayız ve kulüpde, Galatasaray, Sivas, Başakşehir ve Alanya gibi ligde hocasını değiştirmeyen 5 ekipten biri. Buraya gelmeden önce hedefimiz düşmemekti. Yani eğer düşmezsek, 1 sezon daha kontratım uzuyor. Burada kalmak istiyorum. Her zaman düşündüğümüzün daha fazlasını istiyorum ve takımı ileri itmeye çalışıyorum. Oyuncularımı iyi tanıyorum ve biz iyi bir takımız.”
‘Lütfen elimi öpme dedim’
“Tıpkı Kayseri’de olduğu gibi burada da insanlar bana saygı duyuyor ve seviyor. Ancak ben kral değilim ve herkes gibi normal biriyim. Birgün Gaziantep’ten bir Türk oyuncum, kendisini 11’e aldığım için bana geldi ve teşekkür için bir anda elimi öptü. Ona, ‘Lütfen bir daha bunu yapma. Ben seni 11’e aldım çünkü bunu hak ettin. Sen iyi bir futbolcusun ve bir daha elimi öpme’ dedim. İnsanların saygısını anlıyorum ama ben büyük baba ya da başkan değilim. Lütfen kimse beni farklı bir yerde görmesin. Herkes benim için eşit. İnsanların bana elini uzatıp ‘Merhaba’ demeleri yeterli.”
‘Maxim ve Kayode karakter koydu’
“Alexandru Maxim ve Olarenwaju Kayode, kiralık kontratlarının bitmesi sebebiyle sezonun kalan maçlarında oynamayacaklardı. Onlarla iyi ilişkilerim var ve kalan 8 maçta oynamaları için ikisini ikna ettim. Paranın her şey olmadığını ve ligi çok iyi bir yerde bitirme şansımız olduğunu söyledim. Büyük bir karakter ortaya koydular ve bu süreçte maaş almayacaklar. Sadece bonus ödemeleri olacak. Gelecek sezon da onları takımda tutmak istiyoruz.”
“Süper Lig’deki şampiyonluk yarışında Başakşehir’in, bazı avantajları bulunuyor. Öncelikle takım uzun süreden beri birlikte oynuyor ve başlarında Türkiye’nin en iyi hocalarından biri olan Okan Buruk var. Daha önce Galatasaray ya da Fenerbahçe gibi takımlara karşı deplasmanlarda kaybediyorlardı, çünkü taraftar baskısı altında oynama tecrübesine yeteri kadar sahip değillerdi. Şimdi ise taraftar olmayacak. Başakşehir, çok iyi bir takım, bu sezon önemli bir Avrupa Ligi tecrübesi edindiler ve Süper Lig ile Türkiye Kupası’nda da genelde aynı oyuncularla sahaya çıktılar. Koronadan önce haftada 3 maça çıkıyorlardı. Rakiplerine göre daha fazla maçoynadılar ve bu arada da dinlendiler.”
‘Kaleci takımın yüzde 30’udur’
“Trabzonspor da benim için mükemmel bir takım. Hem çok iyi hem de açık oynuyorlar. Harika hücum oyuncuları ve çok iyi bir kaleciye sahipler. Galatasaray’da ise kaleci Fernando Muslera, benim için 1 numara. Kaleci, bir takımın yüzde 30’udur. Size tek başına maç da kazandırır ya da kaybettirir. Kaleciniz gününde olursaenaz1puan,birgol atarsanızda3puanalırsınız.Gaziantep olarakbizdeGünaygibiçokiyibir kaleciyesahibizvebizeçokbüyükkatkı sağlıyor.”