"Taraftar Lise'ye değil, statükoya karşı çıkmalı"

3 HAZİRAN’DA AYRILMA HAKKINIZ VARDI

Radyospor’da Özgür Sancar’ın canlı yayın konuğu olan Özdoğan, “Galatasaray, Haziran- Ağustos arasını çok kötü geçirdi. Hazırlanmadı; hazırlanmazsanız işte bu durum ortaya çıkar. Siz Hamza Hamzaoğlu’yla 3 Haziran itibariyle yolları ayırma hakkına sahiptiniz. ‘Bu benim kardeşim, birlikte geldik, birlikte gideriz’ dediniz. Birdenbire hiçbir neden yokken Hamzaoğlu’yla ayrıldınız. Bu konu 15 günden bu yana futbol gündemini meşgul ediyor. Futbolcuların kafasını meşgul ediyor ve futbolcuların kendilerini sahaya vermelerini engelliyor. Bu bir yetki zehirlenmesi ve yöneticilik hatasıdır” ifadelerini kullandı.  

GALATASARAY’DA KAZANDIKLARINI AVRUPA’DA HİÇ BİR TAKIMDA ALAMAZLAR
Özdoğan, “Galatasaray’ın futbolcularına bakalım. Yılda ne alıyorlar, takıma ne veriyorlar, ondan sonra Avrupa’da hangi takımlar bunlara bu paraları verir bir de buna bakalım. Bunu içinize sindirebiliyorsanız sorun yok. Ben Galatasaraylı futbolcuların Avrupa düzeyinden çok daha fazla para aldıklarına inanıyorum. 3 Haziran’dan sonra bu böyle olmamalıydı. Yönetim bunu ayarlamalıydı” dedi. 

FİNANSAL KONUDA BİR PLAN GÖREMİYORUM
Eski yönetim kurulu üyesi Özdoğan, “Şu anda yönetimin UEFA finansal fair play kurallarıyla ilgili genel olarak niyetine baktığımızda, personel giderlerinde çok ciddi azalma olmuş, ama tüm gider kalemlerinde artış olmuş, Daha da önemlisi yeni gelir kaynakları ortaya çıkmamış. Finansal fair play yetkililerinin asıl baktıkları bunlar. Önümüzdeki 2-3 yıl için bir plan kurmanız gerekir. Ben bu planı görmedim” şeklinde konuştu.

HER ŞEYİN SORUMLUSU HAMZA HAMZAOĞLU DEĞİLDİR
Özdoğan, “Her şeyin sorumlusu Hamza Hamzaoğlu gibi bir hava oluşturuldu. Bir futbolcunun transferi son dakikada olmamışsa, bunun sorumlusu teknik direktör olmaz. Teknik direktör futbolcuya verilecek bonservis ücreti ve benzeri diğer konularla ilgilenmez. Galatasaray bu anlayış ve bu futbolla başarıya gidemez. Farklı işler yapmak zorundasınız. Geriye dönüp teknik adamları ya da eski başkan ve yöneticileri kötüleyerek bir yere varamazsınız” dedi.   

TARAFTAR LİSE’YE DEĞİL, STATÜKOYA KARŞI ÇIKMALI
Ahmet Özdoğan, “Bunu hayal edemezdim. 1905 yılında bir lise takımının çıkıp bunu başardı. Ali Sami Yen ve arkadaşları bunu gerçekleştirdiler. Şu anda Galatasaray taraftarının söylemine yansıyan ‘Galatasaray Lise’nin malı değildir, halkın takımıdır’ söylemi Lise’ye karşı olmak anlamına gelmiyor, statükoya karşı durmak anlamına geliyor. Önemli olan şey anlayış. Anlayış statüko anlayışı. Statükonun karşısında Galatasaray’da reform olmalı, dünyayı yakalamalı diyor. Bunu ancak ortak akılla hareket ederiz. Değerli taraftarlar Lise’ye vurgu yapmasınlar, statükoya vurgu yapsınlar. Bu takımın Galatasaray Lisesi’nden çıkmasından gurur duydum. Lise’den tüm dünyanın tanıdığı bir takım kurmak inanılmayacak kadar güzel ve gurur verici bir şey” diye konuştu.