TBF CEO'su Onan: "Vebalini kimse alamaz"
Salgın nedeniyle basketbola da ara verilirken TBF CEO’su Ömer Onan son karar için acele etmeyeceklerini belirtti, “Her maç birilerinin ciddi şekilde sakatlanma ihtimali olabilir. Sporcu bir seneyi kaybedebilir. Kimse bu vebalin altına giremeyecektir” dedi.
1) Ömer Onan bu süreçte neler yapıyor?
Acayip bir temponun içindeymişiz. Bu olumsuz süreç aslında bunu gösterdi bize, insan durunca ne kadar yorulduğunu anlıyor. Dinleniyorum şu anda, çocuklarımla hiç olmadığı kadar fazla vakit geçiriyorum. Evde de bir şekilde zaman geçiyor. Federasyona da haftada 2-3 kez geliyoruz, direktörlerimizle birlikte. Genellikle toplantıları da teknolojiyi kullanarak gerçekleştiriyoruz.
2) Ligler ertelendi. Herkes kararı merak ediyor. Ne sıklıkla bunu değerlendiriyorsunuz, karar ne zaman alınabilir?
100 yılda bir olan olay bu. Dünyada hiç kimsenin hazır olmadığı bir durum söz konusu. Alacağımız karar tabii ki herkesi mutlu etmeyecektir ama en hakkaniyetli, en vicdani kararı, kulüplerle de sürekli görüşerek alacağız. Ama tek başımıza alabileceğimiz bir karar da değil bu. Bütün Avrupa birbirimize bağlıyız bu konuda, diğer liglerle de konuşuyoruz. Zaten Başkanımız Hidayet Türkoğlu'nun önderliğinde bunu sık sık konferans görüşmeler yaparak tartışıyoruz, fikir alışverişi yapıyoruz. Ama öyle bir dönemdeyiz ki konuştuğunuz şeyin 2-3 gün içinde ehemmiyeti de kalmıyor. Çünkü pandemiyle ilgili gidişatı kontrol etmek bizim elimizde değil. Biz sonuna kadar basketbolun oynanmasını, basketbolsuz gün geçirmemeyi istiyoruz, inşallah mucizeler olur ve her şey hemen yoluna girer. Biz Federasyon olarak her türlü olasılığa hazırlanıyoruz. Lig durdurulursa ne olur, devam ederse ne olur, ne zaman oynanır, ne zaman bitirilir... Biz her türlü planı yapıp, Bilim Kurulumuz, Spor ve Sağlık Bakanlıklarımızın alacakları kararlar doğrultusunda, Avrupa'daki gelişmeleri de izleyerek bir yol çizeceğiz. Mayıs ayının başında tekrar değerlendirilecektir.
3) Bir yandan da üretmeye devam ediyorsunuz. TBF AKADEMİ’yi geçtiğimiz hafta açıkladınız? Çok önemli bir proje olduğunu düşünüyorum ve herkese de örnek olacaktır. Sizden dinlesek ayrıntıları...
Biz yönetime geldiğimizde ilk dönem için bazı hedefler belirledik. Bunlardan bir tanesi Abdi İpekçi projesiydi, buraya çok büyük bir tesis yapmak istiyoruz. Diğeri Deplasmanlı Gençler Ligi... Alt yapıdaki gençlerimizi yukarıya daha hazır halde çıkarmayı planladık. Bir de antrenör, hakem ve hiçbir yerde olmayan yönetici eğitimi konusunda adımlar atmak istiyorduk. Burada en önemli olanlardan birisi de yönetici eğitimi. Bize gelen en büyük şikayetler doğru bütçeleme yapılamaması, kulüplerin idaresinde bu işin detaylarını bilen uzman kişilerin olmamasıyla ilgiliydi. Bir de basketbolu bırakan kadın/erkek sporcu kardeşlerimizin sonrasında ne yapacaklarıyla ilgili sıkıntıları vardı. Biz basketboldan gelen isimler ne kadar bu eğitimlerden geçerse, takımların daha sağlıklı yürümesinin yolunu açarız diye düşünüyoruz. Çünkü her şey sahada olmuyor. Tabii ki sahadakiler çok büyük mücadeleler veriyor ama yöneticiler de çok önemli. Biz bunu bir sertifika programı olarak başlattık. İnsanlar Türkiye'nin neresinde olursa olsun yöneticilik ve antrenörlük eğitimi için başvuru yapıp online eğitimle bu sertifikaları alma hakkı kazanacaklar. Bakmayın uzaktan eğitimin çok konuşulduğu bu döneme denk geldi ama biz 2.5 senedir bunun çalışmasını yapıyoruz. İçindeki 6 bir 800 ders olan bir platform oluşturuldu. Eğitim Kurulumuzun başında biliyorsunuz hepimizin hocası, duayen isim Aydın Örs var ve onunla birlikte Zeljko Obradovic, Ergin Ataman, Ufuk Sarıca, Orhun Ene ve birçok kıymetli antrenörümüzün derslerini seyredebilecekler. Velilerimiz için de bilgiler olacak ve bunlar sürekli güncellenecek.
4) Üst düzey basketbolculukta çok önemli başarılar kazandıktan sonra, Fenerbahçe gibi Euroleague'de zirve kovalayan bir takımda da yöneticilik yapmış birisi olarak önümüzdeki günlerde kulüplerle oyuncular arasındaki görüşmelerde neler yaşanmasını bekliyorsunuz, neleri öneriyorsunuz?
Biz bu konuyu FIBA ile de konuştuk. Hidayet Başkan FIBA Genel Sekreteri Andreas ile görüştü. BAT bir açıklama yaptı ve oyuncular bana gelirse, oyuncuların kontratlarının yüzde 50'sinin üzerinde almasını engellerim gibi bir karar sundu. Ben iki tarafı da yaşamış birisi olarak şunu söyleyebilirim; evet hiç kolay bir dönemde değiliz. Ama kimse için kolay değil bu süreç. Oyuncuların bu paraları gelecek yıllarda da alabilmesi için bu kulüplerin yaşaması ayakta kalması lazım. Herkes sanki bu iş üç aylık bir işmiş ve bir anda bitecekmiş gibi konuşuyor. Oyuncular gelecek yılları da düşünüp daha fazla fedakarlık yapmalı. Türkiye'de kulüplerle oyuncuların belli ölçülerde anlaştıkları haberleri de geliyor.
5) Futbolda liglerin oynanması daha yüksek olasılık gibi gözüküyor...
Futbolda tek çatı UEFA var ve tek başına karar alabiliyor. Ama basketbolda öyle değil ve bu bizi zorluyor. NBA var, Euroleague var, FIBA var... Hepsi kendi kararını aldığında program yapmak zorlaşıyor. Bizim seneye ligi erken bitirmemiz lazım çünkü 22 Haziran'da Kanada'da Olimpiyat elemesi maçına çıkacağız. En az bir hafta önce oraya gitmeliyiz. Bu planlamayı da yaptık ama bu sezonun kararının netleşmesi gerekiyor. Euroleague'i de NBA'i de takip ediyoruz, herkes bir kararlar alıyor, açıklamalar yapıyor ama şu anda hepsi havada. Her şey sağlık konusundaki gelişmelere göre şekillenir. Bizim de planlarımız hazır ama hangisini yürürlüğe koyacağımızı zaman gösterecek.
6) Oyuncuların bu kadar aranın ardından tekrar sahalara dönmesi ve sakatlık riskinden de uzak kalması için nasıl bir hazırlık sürecinin geçmesi gerek?
Mayıs sonuna kadar normalleşmeyi kimse beklemiyor. Takımların çoğu oyuncusu ülkelerinde. Onları ülkeler geri kabul edecek, siz getireceksiniz. 14 gün karantinada kalacaklar. Ardından 2 ay hiç idman yapmamış futbolcu/basketbolcu/voleybolcu hangi spor dalı olursa olsun bir sporcunun sahaya çıkması için ideali 6 ama en az 4 hafta antrenman yapması lazım. Birileri çıkıp söylüyor; iki hafta çalışır sahaya çıkarlar diye... Bu spor cinayeti olur. Buna hiçbir antrenör de oyuncular da razı olmaz. Allah korusun her hafta birinin ya aşil tendonu ya çapraz bağları kopar. Oyuncuları 1 sene kaybedersiniz. Ben kimsenin bu vebalin altına gireceğine inanmıyorum.
7) Ligin iptali ya da tescili durumunda mutlaka bu kararınızı beğenmeyenler olacak. Muhtemelen kulüplerin bir çoğu kendi çıkarına göre talepte bulunmuştur size…
Bir karar alacağız. Hakkaniyetli bir karar olacak. Hepimiz sahadan geldik, ne kazandıysak mücadele ederek kazandık. Bunları düşüneceğiz. Kimilerinin istediği olacak, kimilerinin istemediği. Ama biz bir karar alır arkasında da dururuz. Çünkü gerçekten en hakkaniyetli olanı için çok düşünüyoruz, herkesle konuşuyoruz. Bizim için önemli olan basketbolun devamı. Sonuçta seneye de basketbol devam edecek. Nasıl ve hangi şartlarda edeceğini bilmiyoruz ama edecek. Kulüpler sponsorlarıyla görüşecek, kontratlar yeniden konuşulacak...
8) Bütçeler de çok düşecek? Neleri öngörebiliriz bu süreçte?
Sadece bizde değil, Avrupa'da da eskisi gibi olmayacak. Bütçelerde ciddi azalmalar olabilir. Oyuncu bütçesinde de antrenörde de. Bu daha önce de oldu, başka ekonomik krizler yaşandı, kulüpler kapandı... Ama sonra normale döndü. Bu yine öyle olacak gibi gözüküyor. Futbolda da basketbolda da bütçeler sekteye uğrayacak ama bu iki üç sene sonra normale dönecek diye düşünüyorum. Bu süreçte belki bazı kulüpler devam edemeyecek, yeni bazı kulüpler gelecek.
9) Kulüpler kapanacak demişken, Galatasaray Kulübü 2. Başkanı Abdürrahim Albayrak’ın amatör branşların kapatılabileceği şeklinde bir açıklaması oldu. Her ne kadar diğer yöneticilerden de tepkiler gelse de, siz bu açıklamalara ne yorum yaparsınız?
Her kulübün her yöneticinin kendi fikridir saygı duyarım. Ama ben şunu gördüm; hiçbir camianın taraftarı basketbola dokunulmasından hoşlanmıyor. Bütçe küçülebilir, sponsor arayışlarını çoğaltırsınız ve bu süreci geçersiniz. Rakipleriniz yapabiliyorsa siz de bunu yapabilirsiniz. Basketbol Avrupa'da seyir zevki en yüksek branştır. Bunu herkes biliyor. Basketboldan vazgeçmek kimsenin, öncelikle de bu kararı alanların yararına olmaz. Basketbol bu ülkede, büyük camialarda hep var olacaktır. Amatör sporların kapanacağına ihtimal bile vermiyorum...
10) Futbol başlarsa basketbol da başlar mı?
Futbol gelirleriyle farklı bir noktada. Basketbol farklı, voleybol farklı yerlerde. İnsanlar futbol oynanacaksa basketbol da oynanmalı diyor. Premier Lig'in naklen yayın geliri 1.1 milyar paund. Bizim ne kadar, Euroleague'in ne kadar... Seyircisiz oynatmak bir önlemse, oyuncuları yan yana nasıl getireceğiz. Şimdi planlar yapılıyor.
11) NBA ve Euroleague tek şehirde sezon tamamlanabilir diyor…
Euroleague bir şehirde oynatmayı planlıyor. Biz de onlara soruyoruz, Anadolu Efes ile Fenerbahçe Beko bizden gitti, İspanya'dan, İtalya'dan takımları topladın. Peki bu ülkelerin yerel ligleri ne olacak? Euroleague'de bunun cevabı yok. NBA bunu sadece 3-4 milyar dolarlık yayın geliri için de yapabilir ve gelecek seneki ligi Aralık'da başlatıyorum da diyebilir. Ama Avrupa'da böyle bir şey yok, biz Haziran'da Olimpiyat Elemesi oynayacağız. Ayrıca böyle bir operasyon için NBA’in gücü var. Seyircisiz de oynatır, naklen yayın gelirinden de bunu karşılar.
12) Son söz?
Başta Başkanımız Hidayet Türkoğlu olmak üzere, tüm yönetim kurulumuz ve direktörlerimiz, en sağlıklı kararı almak için sürekli çalışıyoruz. Devletimizin, Bakanlıklarımız’ın vereceği kararlar doğrultusunda hareket edeceğiz. İleriki günlerde Spor Bakanımız ile Federasyon Başkanlarımız yeniden bir araya gelebilir. Oradan da çıkacak sonuca göre kararı açıklarız. İnanın biz de basketbolun her gün oynanmasını istiyoruz ama sağlık önce geliyor. Bu nedenle de herkesi zorunlu olmadıkça evde kalmaya, kurallara uymaya davet ediyorum. İnşallah bu günleri el birliğiyle en az hasarla atlatıp önümüze bakacağız.