Tümüyle... Felaket... Facia... (TFF)
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), Fenerbahçe ile yayıncı kuruluş beIN Sports'un arasında yaşanan gerilime neden karışmıyor? Fenerbahçe yayıncı kuruluşu protesto eden t-shirtler için TFF'den izin alıyor mu? Ajansspor yazarı Hüseyin Özkök yazdı...
Biliyorsunuz Türkiye’deki Süper Lig’in 3 ana unsuru var.
• Türkiye Futbol Federasyonu.
• Kulüpler yani aktörler.
• Yayıncı.
Bunlardan biri ligi düzenliyor, aktörler ligde oynuyor, yayıncı da aktörlerin bu gösterisini tüketiciye sunuyor ve satılan üründen kendi payını alırken paranın büyük bölümünü aktörlere veriyor. Yani bu üç ana unsurun da birbirine ihtiyacı var ve hepsinin amacı ortak. Futbolun en iyi şekilde pazarlanması.
Ancak bu unsurlardan Futbol Federasyonu sık sık kulüplerle çatışırken şu anda olduğu gibi yayıncı kulüp sürtüşmesine de şahit oluyoruz.
Örneğin şu anda Fenerbahçe ile beIN Sports (Digiturk) arasında yaşanan sürtüşme giderek kızışıyor.
Bu bağlamda da Fenerbahçe kulübü tutumundan memnun olmadığı ve çeşitli konularda suçladığı beIN Sports’u onların logolarının bir bölümünü kullanarak çeşitli yöntemlerle protesto ediyor. beIN de protesto t-shirtleri ile röportaj veren oyuncuların röportajlarını yayınlamayarak kendi protesto yolunu seçmiş durumda.
Süper Lig’in düzenleyici unsuru olan TFF’den ise bu konuda henüz hiçbir ses duymadık. Bu bağlamda kendilerine bazı sorularımız var.
- Kulüpler yayıncının röportajına oyuncu göndermez veya eksik sayıda gönderirse PFDK hemen para cezası kesiyor. Amaç tüketici mağdur olmasın, parasının karşılığını sonuna kadar alsın. Peki amacı halka ulaştırtılmak olan röportajı yayınlayıp yayınlamamak yayıncının keyfiyetine mi bırakılıyor? Ona bir yaptırım neden yok?
- Sahaya TFF’ye bildirilen forma ve eşofman dışında özel hazırlanmış t-shirt veya eşofmanla çıkmak izne tabi. Yoksa cezası var. PFDK sevki olmadığına göre Fenerbahçe kulübü, beIN Sports’u protesto içeren t-shirtler için TFF’den izin alıyor olmalı. Bu izin gerçekten alınıyor mu?
- O zaman herhangi bir kulüp baş harfleri kendi harf karakteriyle TFF olan bir cümle içeren T-shirtlerle (Tümüyle Felaket Facia) TFF’yi protesto etse buna da izin verir misiniz?
Görüldüğü gibi düzenleyici bu konuda da sınıfta kalmış durumda. Türk futbolunun marka değerinden sürekli dem vuran TFF Başkanı bizler gibi bu inatlaşmayı izliyor ve arabuluculuk görevini yerine getirmiyor.
Mesut Özil’in gelişi üzerine…
Ajansspor’da 11 Ocak tarihli Mesut Özil, Fenerbahçe’ye nasıl gelir başlıklı yazımda yıldız oyuncunun gelişinin nasıl mümkün olabileceğini anlatmıştım.
Fenerbahçe tarafından KAP’a yapılan açıklamada benim tahminime yakın bir gelir modelinin yaratıldığı anlaşılıyor. Fenerbahçe’nin kasasından çıkabilecek para sınırlı olduğu için ayrıntılarını bilmediğimiz kulüp dışından elde edilecek gelirlerin de dahil olduğu bir paket sunulduğunu tahmin etmek zor değil. Zaten en akla yatkın olan metot da buydu. Mesut Özil gibi büyük paralara oynamaya alışık bir yıldızın yalnızca 3 milyon Euro yıllık ücret karşılığı oynamasını kimse beklememeli. Özil’in kulüple bağlantısı olmayan kişisel sponsorluk anlaşmalarıyla gelirini arttırma modelinin hayata geçirileceğini açıklanan meblağa bakarak söyleyebiliriz. Bu tip anlaşmaların eğer Mesut çapında ticari karşılığı olan oyuncu bulduğunuzda Türk kulüpleri için en iyi çözümlerden biri olduğunu söylemek gerek.
Yarım sezon bedelsiz oynamak!
Fenerbahçe Kulübü, KAP’a yaptığı açıklamada Mesut Özil’e bu sezonun kalan bölümünde ücret ödenmeyeceğini açıkladı. Bunun nedeni tamamen limitleri zorlamamak amacı taşıyor. Muhtemelen Mesut yarım sezonun parasını başka anlaşmalarla alacaktır. Benzerini Galatasaray Fatih Terim’e imza attırdığında yarım sezon için 1905 TL sembolik ücret ödenecek denmiş, Terim’in alacağı para muhtemelen sonraki sezonlara yayılmıştı. Bu durum Fenerbahçe Başkanı Ali Koç tarafından eleştirilmişti. Görülüyor ki gerektiğinde böyle şeyler yapılabiliyormuş. İki kulüp de içinde bulundukları sezonun limitlerini aşmamak adına böyle bir yol izlediler. Yani karşılıklı eleştirecek bir durum yok bana göre.