"Van Persie sorunu haftaya biter"
Mustafa Denizli, F.Bahçe'deki Pereira-Van Persie krizinin önümüzdeki hafta içinde çözüleceğini iddia etti. A Milli Takım'ın Çek Cumhuriyeti ve İzlanda maçlarında hedefine ulaşacak güçte olduğunu savunan Denizli, Galatasaray'da alternatifi bulunmayan tek oyuncunun Burak Yılmaz olduğuna dikkat çekti.
- MEHMET ARSLAN: Hocam sen hep yıldız oyuncularla çalıştın. Fenerbahçe’deki Van Persie krizi nasıl aşılır?
- MUSTAFA DENİZLİ: Van Persie sorunu niye ortaya çıkar?. Birinci olarak bunu sormak lazım. Eğer böyle bir sorun çıkarsa da bu nasıl giderilir? Van Persie’nin şanssızlığı arkadaşlarının biraz gerisinde sezona başlaması. Geçen yıldan gelen konumu doğal olarak hocasının kafasında sezon başı itibariyle ikinci planda değerlendirmeye alındı. Hoca, Van Persie hakkında bir değerlendirme yaptı. Van Persie de kendi hakkında bir değerlendirme yaptı. Bu değerlendirmeler örtüşmedi.
BUNLARIN YERi STATLAR DEĞiL
- Bu örtüşmeyen değerler de medya önünde ikilinin farklı görüntülerine neden oldu. Dolayısıyla başta halledilmesi gereken durum uzadı. Takım istenilen sonuçları alamayınca da Fenerbahçe’de gündemin ilk sırasına oturdu. Her takım, teknik adam ve futbolcular zaman zaman böyle sorunlar yaşayabilir. Ama bunların giderilme yeri stadyum ya da kulübeler değildir. Tahmin ediyorum bu milli takım arasından sonra Fenerbahçe bu sorunu bir daha gündeme taşımaz ve halleder.
SORUN, KONUŞMA DiLiNDE
- M.A: Fenerbahçe’de Pereira ile futbolcular arasında bir iletişim sorunu olduğunu düşünüyor musunuz?
- M.D.: Dışarıya verdikleri fotoğraf böyle bir sorun varmış gibi gösteriyor. Van Persie ve Kjaer’i biraz farklı değerlendirirsek ana dili Portekizce olan bir takım var ortada... Futbolcularla yaşadığı sorunların konuşma dilinden kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Takımda 6-7 tane hoca ile direkt anlaşabilecek futbolcu var. Onlarla pek sorun yaşamıyor. Bunların önemli bir bölümü takımın aldığı sonuçlarla ilgili. Beklenen sonuçlar olmayınca sebep aranır. Bu görüntülerin üzerinde daha fazla durulur.
Milli Takım 4 puan da alır 6 puan da...
- M.A: Milli takım sizce önümüzdeki iki karşılaşmasından 4 puan alabilecek mi?
- M.D.: Hollanda maçı bittiği an hem Fatih Hoca’nın, hem Türkiye’de milli takımı takip eden herkesin düşüncesi “Evet biz önümüzdeki 2 maçtan 4 puan çıkartırız” oldu. Türkiye bu tür maçları da bu tür zor günleri de başarıyla geçmiş bir milli takımdır. Kötü geçirdiğimiz bir dönem oldu grupta. Hiç düşünmediğimiz sonuçlarla karşılaştık.
Ama bütün bunları unutturacak bir fırsat önümüze çıktı. Artık, “Hayır, istemem” diyemeyiz. Bu 4 puanı alırız ama 6 puanı da alırız. İlk etapta gereken 4 puan. Bu nereden gelir, önemli değil. İster Çekler’den 1, İzlanda’dan 3, ister Çekler’den 3, İzlanda’dan 1... Bu ortamda 4 ile 6 arasında fark yok. Yeter ki hedefimize ulaşalım.
CÜNEYT ÇAKIR 10 YILDA DENİZ ÇOBAN KADAR TELEVİZYONA ÇIKMADI
- M.A: İlk 7 haftada hakemler kararlarıyla lige damga vurdu. Ve Deniz Çoban. Hakemler hakkında ne söylersiniz?
- M.D: Hakemler her yerde hatalarla maçlarını tamamlıyorlar. Ve maçtan sonra da değerlendirmelerin çok önemli bir bölümünü işgal ediyorlar. Bir açıdan baktığın zaman futbolun bu kadar çok konuşulmasının nedenlerinden biri hakem kararları. Futbol, konuşulması tartışılması ve hakem kararlarıyla güzel bir oyun.
Çoban farklı bir şekilde hakemliği bıraksa kendi ve hakemler adına saygınlığa katkıda bulunurdu. Hakemliği bırakışı, söyledikleri gündem oldu. Böyle bırakma nedeni bu olsa gerek. Cüneyt Çakır, Dünya Kupası ve Şampiyonlar Ligi finali yönetti. Çoban’ın 3 günde çıktığı canlı yayınlara 10 yılda çıkmadı. Hakemliği bırakırken yazılı açıklamayla yetinse hakemler adına olumlu bir hava yaratacaktı. Hareketini hakemlik camiası adına hayırlı görmedim.
BURAK'IN ALTERNATİFİ YOK AMA DİĞERLERİNİN VAR
M.A.: Burak-Hamzoğlu, Quaresma-Şenol Güneş, Van Persie-Pereira... Teknik adamların yıldızları kulübede tutmasının sebebi nedir?
M.D.: Bunu dışarıdan değerlendirmek çok kolay değil. Beşiktaş ve Fenerbahçe bu saydığımız isimlere kendi içinden alternatifler yaratabilir. Burak’la Galatasaray’ın konumu onlardan farklı. Ne olursa olsun, Burak alternatifi olmayan bir futbolcu. Galatasaray bir şeyler yapmak istiyor, ilerlemek istiyorsa elindeki en büyük kozlardan biri Burak’tır. Burak olmadığında G.Saray sahaya eksik çıkmıyor, 11 kişiyle oynuyor, maç da kazanıyor ama şartlar ne olursa olsun yokluğu mutlak hissediliyor. Uzun vadeli düşündüğümüzde Burak, önemli silah. Keza Van Persie ve Quaresma da takımları için önemli. Ama RVP olmadığında Fernandao, Volkan, Alper, Nani, Markovic gibi alternatifleri var. Beşiktaş’ta ise Quaresma’nın Olcay, Gökhan ve Kerim... Burak için Galatasaray’da böyle alternatif isimler çok fazla değil.
HAMZAOĞLU POLEMİKLERİN İÇİNDE OLMAMALI
- M.A.: Hamza Hamzaoğlu ligde kazanmasına rağmen eleştiriliyor. Siz bu eleştirilere katılıyor musunuz?
- M.D.: Galatasaray camia olarak geçen seneden taşıdığı unvanların devamını bekliyor. Oynadığı futbol ve transfer politikası camiayı memnun etmemiş gibi gözüküyor. Bütün bunlar ortaya ne zaman çıkıyor? Sonuçlar ve oynanan futbol beklentileri karşılayamadığı zaman. Sene başında yapılan eleştiriler, Hamza Hoca’nın da bu konuya gereğinden fazla zaman ayırmasıyla konunun devam etmesine sebep oldu. Hamza Hoca’nın çok fazla polemiklerin içinde olmaması gerekir. Daha sağlıklı değerlendirmeler yaparsa hem kendisinin çalışma ortamını rahatlatır hem de konunun çok fazla gündemde kalmamasını sağlar. Son gelen galibiyetler bu ortamı az da olsa giderdi. Hamza Hoca daha sağlıklı değerlendirmeler yapacaktır, polemiklerin içinde olmayacaktır. Mümkünse de takım futbol oynayarak bunların önünü kesecektir. Burada ne olursa olsun Galatasaray’ın taraftarını futbol olarak da tatmin etmesi lazım. Zamanla bu da gerçekleşir. Her takım kriz yaşayabilir. Bunlar da son derece doğaldır.
BEŞİKTAŞ İYİ GİDİYOR AMA İYİ BİTİRMEK ÖNEMLİ
- M.A: Beşiktaş son 5 sezonun en iyi başlangıcını yaptı. Bu performansını nasıl yorumluyorsunuz?
- M.D: Hem Fenerbahçe, hem Galatasaray sorunlu bir dönemden geçiyor. İki önemli rakibi bu sorunlarla uğraşırken Beşiktaş’ın hem aldığı sonuçlar hem rakiplerinden daha akıcı, daha taraftarını memnun eden bir futbol ortaya koyması, psikolojik olarak takıma saha içinde ve dışında üstünlük getirdi. Beşiktaş bunu ne kadar taşır, ilerleyen haftalarda ne kadar lehine çevirir, onu bilemiyoruz. Ligin 5’te 1’i sona erdi. Bu süreçten Beşiktaş artı puanlarla çıktı. Tabii burada göz ardı edilmemesi gereken önemli bir nokta var. Bu takımların sezona nasıl başladığı önemlidir. Ama nasıl bitirdiği daha da önemlidir. Beşiktaş, kazanırken zaman zaman sıkıntı da yaşıyor. Bunun son örneğini Eskişehir’de yaşadık. Bu görüntü muhtemelen Beşiktaş için önemli bir değerlendirme fırsatı da yaratacaktır. Şu anda Beşiktaş hem kadro hem dışarıya verdiği fotoğraf itibariyle doğru bir yolda olduğunu gösteriyor. Bunu devam ettirmesi lazım. Siyah beyazlılar, içeride bireysel sorunları rakipleri gibi yaşamayan bir takım ama her an sorun yaratabilecek potansiyel futbolcu profillerine de sahip...
HER ŞEY BİR MAÇTA DEĞİŞEBİLİ
- Fenerbahçe ve Galatasaray’daki sorunlar niye bu kadar gündemde?.. Şu anda Beşiktaş’ın böyle bir derdi yok. Bu görüntüler önümüzdeki haftalar yer değiştirirse, ki böyle bir ihtimal her zaman her takım için geçerlidir, bu kriz dönemlerini yaşayan ekipler ne kadar az hasarla bunu atlatırsa o kadar avantaj sağlar. Şu an şartlar ne olursa olsun Beşiktaş’ın ilk 7 haftada elde ettiği avantaj, 1 beraberlik veya 1 yenilgiyle kapanabilecek bir farktır. Bu açılır mı, kapanır mı onu bilemeyiz...