Spor yazarlarından Trabzonspor - Ruzomberok maçı değerlendirmesi
Trabzonspor, UEFA Avrupa Ligi 2. eleme turu rövanşında sahasında Slovakya'nın Ruzomberok takımını 1-0 mağlup ederek tur atladı. Spor yazarları, Trabzonspor - Ruzomberok maçını değerlendirdi. İşte detaylar...
Engin Kehale: "Yeni sürüm yükleniyor, lütfen bekleyiniz"
İlk yarının yıldızı, devre sonunda tek başına götürdüğü bir pozisyonda ıslıklansa da Trezeguet’ydi. Cihan belli ki yetenekli ama sorumluluk alamadı. Draguş, ilk maçtaki gibi gezgin roldeydi ancak ceza sahası etkinliğinde yoktu. Saf bir 9 numara eksikliği, bir kez daha hissedildi. Mendy-Denswil tandemi, topla çıkma becerisi ne kadar yüksek olsa da bu birliktelikten iyi bir stoper ikilisi çıkmayacağı aşikâr. Hem pozisyon hem hamle hatalarıyla takımı kırılgan hale getiriyorlar. Bu şekilde gelişen birkaç hücumda sorumluluk alan ve maçı strese sokmayan yine Uğurcan Çakır oldu. Soyunma odasında Abdullah Avcı, Draguş’a kanatlara çok devrilmemesini söylemiş olacak ki ondan ceza sahası içi aksiyonlarının içerisinde, daha etkin bir oyun izledik. Rumen oyuncu, önce Trezeguet’nin pasında kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyon, sonra Cihan’ın pasında topla buluşan Visca’nın geriye çıkardığı topa şık gol vuruşuyla hem maçı hem turu rahatlatmayı başardı. Pedro Malheiro da ilk resmi maçında geçer not almayı başardı. Savunmasının gelişiminde Abdullah Avcı etkin rol alacaktır, hücumda ise bir kumaşı var gibi duruyor. Görünen o ki sezon başındaki oyun, yeni transferlerin 11’e entegre edilmesiyle daha güçlü bir hal alacak. (Hürriyet)
Olcay Çakır: "Üzerine düşeni yaptı"
Hızlı başlanıp, kenarların etkili kullanıldığı, çizgiye inip ceza sahasına sık sık top atılan mükemmel bir ilk bölüm izledik. Mükemmellik ibaresi abartılı gelebilir ama ilk maçla kıyaslandığında, ortaya çıkan görüntü farklılığı bu anlamda önemliydi.
Oyuncuların bitiriciliklerden ziyade; topla buluşabilme ya da buluşturulabilmeleri konusunda eksikliklerin yaşandığı bu bölümde bir türlü gelmeyen gol, rakibin de oyunda cesaretini artıran unsur oldu. İlk yarının ikinci bölümü; ortaklaşa git gellerin olduğu hatta sıkıcı bile denilebilecek anların da yaşanmasına sebep oldu. İlk maçın avantajlı skoru cepte olunca, stres de düşüktü tur düşünüldüğünde.
Lige daha hızlı girer
Visca’nın taşıdığı, Draguş’un ilk resmi golünü mükemmel şekilde atması ile tribünlere gelen taraftarlar da verdikleri emeğin karşılığını almış gibi mutlu oldular. Sezon başı, ilk maçlar, takımın eksikleri, yeni isimlerin yavaş yavaş katılımı gibi durumlar düşünüldüğünde; Trabzonspor lige bundan daha hızlı girer diye düşünüyorum.
Maçı izlerken şampiyonluk yaşamış diğer takımların hazırlık maçlarına baktım. Ortalamaları beş maç olmuş. Trabzonspor ise 2 hazırlık maçı yapmış. Bu maçların hazırlıkları zayıf kaldı bence. Ancak bu maçlarla beraber hazırlık maçları sayısı ortalamaya yaklaşmış gibi de bakılabilir.
Daha zor bir rakip olsa, Uğurcan formsuz olsa, işler daha da içinden çıkılmaz olabilirdi, ancak bunlar olmadı. Trabzonspor ülke puanı da dahil üzerine düşeni yapmış oldu. Bundan sonrası daha zor olacak ama bundan sonrasına daha hazır ve daha eksiksiz bir Trabzonspor da olacak. Ve Trezeguet, varlığı dert, yokluğu yara olabilir. Çünkü onsuz da atak yok gibi. Pası da düşün Trezeguet! (Fanatik)
Cemal Ersen: "Uğurcan ve Visca'ya saygı"
Geçen hafta deplasmandaki maçı nasıl hatırlayacağız? Avantaj sayılacak skoru ile mi, yoksa kaptan Uğurcan’ın mükemmel performansı ile altı Ruzemberok atağında kalesine duvar örmesiyle mi?İ
lkinin rehaveti felaket, ikincisinden çıkarılacak dersler tur demekti. Sorgulanması gereken ise rakibe neden bu kadar çok gol fırsatı verildiği olmalıydı.Abdullah hocanın kadro tercihi değişmedi. Sadece yeni transfer Malheiro’yu sağ beke, Ozan Tufan’ı asıl görev bölgesi orta alana çekti. Görüntü değişti mi? Hayır.
Ruzomberok’un umutlanmak için planı farklı olacaktı kuşkusuz. Daha ofansif düşünmesi, savunmasında risk alması demekti. Karşılığı ne olmalıydı? Trabzonspor’un turu garantilemek için erken gol bulma girişimlerinin artması. İlk 45 dakikada bu hedef şaştı.
Konuk ekip cesurdu ve pozisyon üretmek için her yolu denedi. Gücü yetmedi. Ve Uğurcan’a nazar değmesin. Formasının bir yerine mavi boncuk şart. Yine devleşti kalesinde. Ya olmasaydı? Bir alt kategoride konferans mı dinleyecektik?
Evet sezonunun henüz başındayız. Transfer bitmedi. Fakat görünen o ki, temsilcimizin ihtiyacı farklı. Son üç sezondur Sörloth, Cornelius ve Onuachu gibi uzun boylu forvetlerle oynamaya alışmış takımın, ya farklı bir sisteme geçmesi veya bu eksiğini gidermesi gerek.
Trezeguet, Draguş, Umut Bozok ve Enis’in hakkını mı yiyelim? Hayır. Onlar üç kulvarda çok değerli katkılar verecektir kuşkusuz.Trabzonspor’un ikinci yarıda oyunu koparması kaçınılmazdı. Baskı kurdu, rakibi bunalttı ve usta ayaklar devreye girdi. Edin Visca bu kulübün tarihine geçecek yıldızlardan biridir. Dün gece Draguş’u attırdığı golle maçın kahramanı yaparken işinin ustası olduğunu gösterdi.
Abdullah Avcı’ya takdir nitelikli parantez açmalıyım. İlk yarıda mutlak bir golü kaçırdıktan sonra tribünlerin haksız tepkisine maruz kalan Trezeguet’i ilk oyuncu değişikliğinde Nwakaeme’ye tercih etmedi. Hoca olmak insan psikolojisini doğru yönetmektir. Avcı, Mısırlı futbolcuyu kazanmayı tercih etti.
Son olarak. İlk maçın yıldızı, müthiş golün sahibi Cihan Çanak’a mesajım. “İdolüm Abdülkadir Ömür” demişsin. Aman genç adam. Sakın futbol dışı bağlantılarını örnek alma. Daha yeteneklisin, kafanı kullan ve Trabzonspor’a kazandır kardeşim! (Milliyet)
İskender Günen: "En önemli transfer Cihan Çanak"
İlk maçta alınan 2-0'lık sonuç doğaldır ki, turu geçmek için büyük bir avantaj. Rakibin gücü her ne kadar sizden daha altta da olsa sorun çıkarabilecek bir yapıları var. Çünkü ilk karşılaşmada Uğurcan'ın mükemmel performansı ile sonuç geldi. Bu maçta da Uğurcan'ın dört kritik pozisyonda önemli kurtarışları vardı. Yani savunmada yetersizlikler olduğu gerçeği görülüyor. Orta alanda Lundstram, Ozan ve Cihan… Lundstram'ın her iki maçta da seyrettiğim kadarıyla henüz takıma büyük bir katkı yaptığı düşüncesinde değilim. Ozan Tufan'ın ise yeri savunmanın önündeki ikiliden birisi değil. Şu an Bardhi, Ozan Tufan'dan bir adım önde gibi gözüküyor. Cihan, büyük bir yetenek. Oyun aklı üst düzeyde, çok genç ve gelişmeye açık. Bu sezon Trabzonspor'un yaptığı en önemli transfer olarak öne çıkmakta. Sağ kenarda ilk kez forma giyen Malheiro, hücum aksiyonlarında önemli katkılar yapacağının işaretlerini verdi. Visca, geçen sezon Meunier birlikteliğinden sonra Malheiro ile iyi bir ikili olacaktır. İleride ise Trezeguet, bireysel becerileri olan bir isim, yalnız en önemli sorunu pas-şut tercih yanlışlığı. Visca, ilk maçta olduğu gibi, yine önde atak girişimlerinin odak noktasıydı ve Draguş'un golünde asisti yapan isimdi. Dragus, önemli bir futbolcu, yalnız iki maçta gözlemleyebildiğimiz kadarıyla Onuachu, Sörloth ve Cornelius gibi bir oyuncu değil. Mutlaka önde yukarıda belirtiğim üç oyuncu türü bir forvet gerekiyor. (Sabah)
Ulaş Özdemir: "Avrupa aşkına"
Trabzonsporlu taraftarlar son dönemde ligde her türlü başarıyı gördü. Lig şampiyonluğu, Türkiye Kupası, Süper Kupa, zirveye oynama.
İçlerinde bir tane ukde kaldı. O da Avrupa'da başarı.
Trabzonspor'un bu arenada daimi şekilde var olması gerekiyor.
Her sezon grup aşamalarında yer almak, mümkünse Şubat- Mart aylarını görmek artık kalıcı hedef haline gelmeli. Bu şehir, bu takım, bu taraftar hak ediyor.
Trabzonspor'un Avrupa yolculuğu Ruzomberok eşleşmesiyle başladı ki geçtiğimiz hafta deplasmanda oynanan karşılaşmada istenilen skor alınmışken oyun çok tatmin etmemişti. İç sahada 2-0'ın rövanşında Abdullah Avcı basın toplantısında da sinyalini verdiği üzere hem oyuncu hem oyun özelinde bir takım değişikliklere gitti. Özellikle sıklıkla dile getirilen merkez ortasaha düzenine müdahelede bulundu. Oyunun merkezinde Ozan Tufan ve Lundstram'ı birbirine çok yakın gördük. Ancak Abdullah Hoca'nın bu düzeni oturtması için baya uğraş vermesi gerekiyor. Trabzonspor bir kabuk değişimine gidiyor. Yönetim ciddi manada inisiyatif aldı ve kaliteli, alternatifli bir kadro kurmak için uğraşıyor. Avrupa'da sezon erken açıldığından fizik gücün ve organizasyonun oturması zaman alacaktır. Bu yol meşakkatli bir yol. Mutlaka zorluklar, sıkıntılar olacaktır ama bir gerçeği unutmamak lazım. Başta da söylediğim gibi Trabzonspor her sezon Avrupa'da Şubat ayını görmeli. Haydi Trabzonspor Avrupa aşkına. (Takvim)