Ve Namoğlu konuştu: "Cüneyt ve Mete iyi yönetti, sadece..."
- UEFA da Hakem Eğitimcimiz Roberto Rosetti de şunu bildiriyorlar: Kartlarda acımasız olun. Bunlar (kartlar) olmazsa, hakem yok, demektir...
- Beşiktaş-Medipol Başakşehir maçını Mete Kalkavan iyi yönetti. Sadece Caner’i kırmızı kartla ihraç etmesi gerekiyordu, öyle yapmadı...
- Cüneyt’in derbideki yönetimi de iyi. Sadece Denayer’e kırmızı kart gösterse daha iyi olurdu. Kamuoyunda maalesef herkes taraf olmuş...
MHK Başkanı Yusuf Namoğlu ile konuştum. Son haftalarda sıkça yaşanan ve tartışılan hakem kararlarını, hakemlerin yönetim tarzını ve tavırlarını merak ettim. İçtenlikli yanıtlarla hepsini açıklamaya çalıştı. Elbette özellikle hakemlikten gelme yorumcuların “hesap soran” ya da “öyle diyor ama bir de şu var” biçiminde - yargıç edasıyla - itirazları olabilir.
Şimdilik bizden “ne dediyse” o.
“-Dünkü Beşiktaş - Medipol Başakşehir maçını Mete Kalkavan iyi yönetti. Sadece Caner’i kırmızı kartla ihraç etmesi gerekiyordu, öyle yapmadı. O sırada sakatlanan bir oyuncuyla ilgilenmek için dönerek koştuğunu, Caner’in sözlerini ve hareketlerini duymadığını söylüyor.”
“-Cüneyt’in pozisyonlarındaki yorum biçimi (sana göre/bana göre)... Farklı yorumlar yapılıyor.. Bu pozisyonlar gri pozisyonlar. Çünkü tartışanlar da farklı bakıyorlar. Ortadan, kurallara göre bakıldığında daha sağlıklı yorumlar yapılabilir.”
“-Cüneyt’in derbideki yönetimi de iyi. Sadece Galatasaraylı Denayer’e kırmızı kart gösterse daha iyi olurdu. Bu kol ve top temaslarında da yorumlar çelişkili. Cüneyt Çakır Dünya Kupası elemelerini en kritik maçlarından birini (Partekiz - İsviçre: 2-0) yönetti. O maçta savunma oyuncusunun kol açık olmasına rağmen ayağından seken topa (devam) dedi. Bu kararı hem UEFA yetkilileri, hem de Rosetti tarafından örnek gösterildi.”
“-Kamuoyunda maalesef herkes taraf olmuş. O yüzden hakemler konusunda sağlıklı eleştiriler yapılamıyor.”
“- Hakemlerin ille de otorite sağlamak için, ya da otoriter varlıklarını kanıtlamak için özellikle gereksiz kart uygulamaları yaptığı iddialarına katılmıyorum. UEFA da Hakem Eğitimcimiz Roberto Rosetti de şunu bildiriyorlar: Kartlarda acımasız olun. Bunlar (kartlar) olmazsa, hakem yok, demektir. Cüneyt Çakır, Belhanda’yı aldatmaktan attı. Belhanda önce Kameni’nin ayağına bastı, sonra da ayağını takıp sağa doğru kendini attı. Zaten kararı anlıyordu Belhanda, hiç itiraz etmeden oyun alanını terk etti.”
İtalyan sistemi
“-Bu hafta Video Assistant Referee (VAR) sistemini 3-4 maçla uygulamaya başlıyoruz. Sırası gelmişken, Almanya’nın sistemden çıktığını söyleyenlerin de yanıldığını belirtmem gerekir. Almanya, telekomünikasyon alt yapısına güvenerek statlarda ayrı ayrı kontrol yerine tüm maçların tek merkezden izlenmesine karar verdi. İtalyanlar ise statlarda kilitli oda sistemini uyguluyor. Maçın başından sonuna kadar video başındaki görevli hakemler kilitli bir odada çalışacaklar. Kapıda bir polis bulunacak. Bizim de İtalyan sistemiyle başlamamız daha uygun olacak. Hemen her statta bu işe uygun, boş bir oda (VAR Odası) bulunup hazırlanabilir. Odanın güvenliği de sağlanacak.”
MHK Başkanı’na Rosetti ile kamuoyunun arasında boşluk oluştuğunu, bu konuda basınla ilişkileri yoğunlaştırılması gerektiğini söyledim. “Geçmişte yapılan hataları ben tekrarlamam!” dedi, ayrıntıya girmeyeceğini söyleyip sustu.
Çakır’a geçer not
Hakem Cüneyt Çakır’ın, Galatasaray-Fenerbahçe derbisinde verdiği kararlar fazlasıyla tartışma konusu olmuştu. MHK, Çakır’a bu maçtaki yönetiminden dolayı geçer not verirken, Başkan Yusuf Namoğlu, tecrübeli hakemin tek bir yanlışının bulunduğunu söyledi. Namoğlu, özellikle Belhanda’nın ikinci sarıdan atılmasının doğru karar olduğunu savundu. Pozisyonların fazlasıyla gri olduğunu söyleyen MHK Başkanı, bu nedenle fazla tartışma yaşandığına dikkat çekti.