Video - Kocaman'dan Ozan Tufan, Robin van Persie ve Emre Belözoğlu açıklaması!

Temel sorunlarla uğraşmaya çalışırken biraz çatırdama oldu, pekiştirdik. Devre arasına girmeyi beklemiştik, bize faydalı oldu. Günü kurtarmak yerine temel sorunları çözmeye odaklanıyoruz. Sakatlıklar sıkıntı yaşatsa da, ikinci yarıya daha iyi başlayacağımızı düşünüyorum. Sezon başındaki durumumuza göre gayet memnun olduğumuzu söyleyebilirim. İlk yarıdaki başlangıcımıza göre daha iyi olacağız. Burada hazırlık kampımızın ardından kupada İstanbulspor ve telafi olmayan Göztepe maçını oynayacağız. Oynama ihtimali yüksek olan grup ilk kez bu kadar yan yana geldik. Bardağın dolu tarafından bakan birisiyim, olumlu olduğunu düşünebilirim. Sezona başlangıcımız ve ikinci yarıya başlangıcımızdan farklı olacak. Olumlu olarak düşünüyorum.

Aykut Kocaman'ın açıklamalarının videosu

Robin van Persie hakkında konuşmak iki tarafa da fayda sağlamaz. Robin van Persie ile bir yol ayrımında olduğumuz gözüküyordu. Artık bunun olma ihtimali çok yüksek gözüküyor. Ozan konusunda da diğer konularda da fazla konuşmanın anlamın yok. Bazı konuşmalar özel konuşmalardır, içeride kalmalı. İkinci yarıda takımı götürmek istediğim yerde Ozan'ı düşünmedim. Onda bu ışığı göremedim. Kimseyi kötülemiyorum, karalamıyorum, kimsenin önünü kesmiyorum. Devre arası kampına almamanın sebebi, kendisi için karar vermesi lazım. Benim insani ve mesleki yapım insan harcamaya yönelik değil. Hatalarım oluyor ama hep bu düşüncedeyim. Ozan'ı kampa getirmemenin nedeni; daha doğru karar vermesiydi. Transferi konusunda zaman verdim.

Ben özel hayata girmem, saçmalık. İş hayatına yansıtmazsa düşünmem. Disiplin olarak son dönemlerde birkaç benzetme gördüm. Magath falan, yok böyle bir şey. Yerli-yabancı herkese aynı davranırım. Ben neysem öyle davranıyorum. Yabancıların alışması zor oluyor. Alışıyoruz. Ben meslek konusunda oyuncularımın aidiyet duygusunu taşımasını istiyorum. Disiplin ile ilgili saygısızlık olursa bu göğüsleyeceğim bir şey olamaz. Tamamen saha içi. Benim takımı götürmek istediğim yer ile Ozan'ın kafasındaki arasında fark vardı. Basın toplantısını Ozan toplantısına çevirmeyelim.  Ozan konusunda sert bir karar verdim.  İstanbul'da bıraktım. Artık bir karar vermesi için bunu yaptım.

Saha içinde en iyi olacağımızı düşünüyorum. Bu gruba inancım sonsuz. Sonuna kadar herhangi bir oyuncu gelmese de yarışın içerisinde olacağız. Grup gücüne inanan birisiyim. Burada grup gücünü elde etmek kolay değil. Mevcut futbolcu grubunun yeterliliğine olan güvenim sonsuz. Transfer istemiyor değilim ama takımın temel sorunlarını çözmeyi tercih ederim.

Birinci bölümü halledebilirsek çok şey katederiz. Bunu yapabilen ligde ön plana çıkacaktır. Bu tempoya alışmak zaman alıyor. 2-3 senedir yapılan antrenman içeriği, hacminin biraz ötesine çıkmaya çalıştık. Temel sorunlara girmek gibi burada da sorun oldu ve ortalamanın üstüne sakatlıklar geldi. İkinci yarıda bu sayı azalacaktır. Antrenman temposuna alışma sakatlığı azaltacaktır. Valbuena'nın Serkan'a son dakikada attığı şut gol olmalıydı. Trezeguet'in Başakşehir'e şutunda Volkan'a çarptı. İkisi de yüzde 85 gol olacak pozisyondu. Bir pozisyonla Fenerbahçe şu an lider olabilirdi.

Eljif Elmas henüz 18 yaşında... Bir kurtarıcı olarak tanıtmak kulübe de bana da oyuncuya da zarar veriyor. Şapkadan tavşan çıkaran biri değil. Gelişimini sürdürürse harika bir takım oyuncusu olacak gibi duruyor. Bir anda her şeyi değiştireceği algısı veriliyor. Benim Oğuz Kaan ve Eljif'ten den beklentim var. Ama bu uzun süreçte olacaktır. 1.5 yıl sonra Fenerbahçe'ye hizmet edeceklerdir. Kadroya yazılmaları lazım.

Önümüzdeki 6 hafta birbirinden zor. Bir kurtarıcıdan ziyade takımdaki oyuncuların performanslarını artırması faydalı olacaktır. Transfere kapalı birisi değilim. 6 haftada 3 tane üst düzey maç oynayacağız. Gelen oyuncu çok üst düzey olmalı ki takıma hemen girip katkı sağlamalı. Üst düzey oyuncunun maliyeti 20-25 milyon euroya gidiyor.

Şampiyonluğu bir takımın alıp götürmesi mümkün görünmüyor. 9 takım birbirinden her yerde puan alabilir gibi görünüyor. 77-79 değil de şampiyonluk 75 puan ve altında olabilir. 51 puanlık yarı maratonda kayıplar olacaktır. Vardar maçı travmatikti, bizim için çok ağır oldu. Başakşehir maçında 5 atabilirdik 90+3'te yenildik. Kayseri maçı 5-2, 6-2 olacakken, uzatmada 3-3 oldu. Bunlar tüketici maçlardı.

Bütün oyunu dikine oynatmanın, bütün oyunun defans ve bütün oyunun hücum olarak oynatmanın yanlış olduğunu söyledim. Alaycı bir ifade olarak anlaşıldı dikine oynamak. Oyunu bütünsel oynamak lazım. Mehmet Topal da Josef de Souza da yetenekli oyuncular. Fenerbahçelilerin şunu bilmesi beni sevindirir; onlara yeteneklerine uygun bir rol vermeye çalışıyorum. Herkesi Valbuena ve Giuliano gibi oynatamayız. Kafamızda bir senaryo var. En iyi bildiklerini yaptırıyoruz. Önemli olan herkesin kendi rolünü oynaması ve sonrasında arkadaşlarının açıklarını kapatması, bunu yaptığınız zaman büyük takım oluyorsunuz.

Olumsuz çıkarımlarda bulunabiliriz olumlu çıkarımlarda da bulunabiliriz. Şu anda olumsuzlukların az olduğunu düşünüyorum. Şu an yapabileceklerinin yüzde 60-70 seviyesindeler. Esas olan şey hata yapmamak değil, hataları düzeltmektir. Geriye dönmenin bize faydası olmaz. Şu anda takımıma güveniyorum.

İkinci devre, birinci yarıya göre daha iyi olacak. Bu inançtayım. Daha fazla puan kazanacağımız düşüncesindeyim. Tahmin edemeyeceğimiz, zaten tahmin edilemez. Bu şeylerle karşılabiliriz ama bence şu anki kapasite bizi ortalamanın üstüne çıkarır gibi görünüyor. Hayalim 3. bölgede oynayan bir takım. Tam tersi yöne çekilmesine gerçekten çok şaşırıyorum. Bugünkü oyunda şapkadan tavşan çıkaran oyuncularınız yoksa bir şeyler elde etme şansınız yok. Yapabileceğimiz; yardımlaşma, rolleri dağıtma, bükme tarifim, fizik gücü.

Saha içinde yardımlaşmayı arttırarak kazanmaya giden yolu bulmayı hedefliyoruz. Taleplerimiz doğrultusunda hareket eden oyuncularla hiçbir sorun yaşamayız. Valbuena harika bir oyuncu fakat takım olgusunun dışına taşmamalı. Bu takım sahada bir orkestra her oyuncu kendi çalgısını çalmalı ancak aynı müzik olmalı. Yoksa kakofoni oluyor.

Emre Belözoğlu ile ilgili bana bir bilgi gelmedi. Ne Emre ile ne de yönetimle bu konuda konuşmadım.

Basın toplantılarından sonra başım ağrıyor. Zaten baş ağrısı vardı, anlatmaya çalışmaktan başım ağrıdı.