Milli yüzücü Beytullah Eroğlu, şampiyonluk hikayesi hakkında konuştu
Dünya Bedensel Engelliler Yüzme Şampiyonası'nı 50 metre kelebekte şampiyon, 50 metre sırtüstünde ise üçüncü olarak tamamlayan milli sporcu Beytullah Eroğlu, başarı hikayesini anlattı. Eroğlu, bilinçli bir ailesi olduğu için dünya şampiyonu olduğunu ve tüm engellilerin mutlaka spora başlaması gerektiğini dile getirdi.
Beytullah Eroğlu'nun açıklamalarının videosu
“Elimden gelenin en iyisini yaptım”
İstanbul Büyükşehir Belediyespor Kulübü sporcusu olan Beytullah Eroğlu, yaptığı açıklamada, Dünya Şampiyonası öncesi antrenörü Fatih Kurt ile çok iyi bir hazırlık dönemi geçirdiğini belirterek, "İki ay önce Kanada'da yılın en iyi derecesini elde etmiştim. Elimden gelenin en iyisini yaptım. Bize layık olanı, yakışanı yapmaya çalıştım. Allah'a şükür dünya şampiyonu olduk. İstiklal Marşını söyletmeyi Rabbim bana nasip etti." dedi.
“Cumhurbaşkanımız arayınca çok mutlu oldum”
Ana branşının, dünya şampiyonluğuna ulaştığı 50 metre kelebek olduğunu aktaran 22 yaşındaki milli sporcu, bronz madalya kazandığı 50 metre sırtüstü yarışı öncesi ilk olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal'ın, hemen ardından da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini arayarak tebrik ettiğini anlatarak, "Gerçekten çok mutlu oldum. O moralle 50 metre sırtüstü yarışına girdim ve 3. olarak bayrağımızı bir kez daha dalgalandırdım. Ayrıca, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde dünya şampiyonu oldum. Biz engellilerin neler başarabileceğinin örneği olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.
"Engelliler evden çıkıp, spora başlasınlar"
Elde ettiği başarının engellilerin öz güven kazanmasına bir vesile olması temennisinde bulunan Beytullah Eroğlu, şunları söyledi:
"Engellilerin bana kulak vermelerini, kendilerine güvenmelerini istiyorum. Maalesef bizde, evden çıkmama, dört duvar arasında yaşama, ailelerde de çocuklarını kimseye göstermeden büyütme çabası var. Uluslararası kamplar yapıyoruz, yurt dışından misafirlerimiz geliyor. Bize, 'Sağlık konusunda çok iyisiniz. Engelli oranınız çok düşük galiba.' diyorlar. Bilmiyorlar ki biz hem genç nüfusta hem de engelli nüfusunda dünyanın önde gelen ülkelerinden biriyiz. Engelliler evlerinden çıksın ve bir an önce spora başlasınlar istiyorum. Benim tavsiyem yüzme olur. İnsan vücudunun ağırlığı su içinde 10'da 1'ine düşer ve en ağır engelli dahi yüzme sporunu yapabilir."
Engelli vatandaşların en yakın spor tesisine başvurmalarını isteyen Beytullah, "İmkan bulamazlarsa bana ulaşsınlar. Elimden geleni yaparım. Çünkü ben spora başlamadan önce içime kapanık bir çocukmuşum. Ailem dışında kimseyle iletişim kurmazken, okula dahi ailemin zoruyla gitmişken, şu an İstanbul Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi son sınıf öğrencisiyim. Bunları sporla aştım. Ben yaptım, herkes yapabilir. Ben Türkiye'de doğdum, Türk okullarında okudum, Türk havuzlarında yüzdüm ve başardım. Bunu sporla yaptım.
Onlar da denesinler." şeklinde konuştu.
"Cumhurbaşkanımıza verdiğim sözü tuttum"
Beytullah Eroğlu, elde ettiği başarıyla, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a verdiği sözü tutmuş olmanın da gururunu yaşadığını dile getirdi.
Kendisinin 2013 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyespor Kulübüne geldiğini aktaran Beytullah, şunları kaydetti:
"Sayın Cumhurbaşkanımız, 'Balık adam size emanet.' diyerek, beni buraya verdi. Büyük başarılar kazanmama vesile oldular. Dünya şampiyonluğu yaşadım. Sayın Cumhurbaşkanımıza, 'Size bir dünya şampiyonluğu getireceğim.' diyerek bu madalyanın sözünü vermiştim. Çok şükür sözümü tuttum. Bir söz daha veriyorum. İnşallah 2020 Paralimpik Oyunları'nda da altın madalyayı ülkemize getireceğiz. Önümüzdeki süreçte, 2018'de Avrupa, 2019'da dünya şampiyonaları var. 2020 yılında ise Paralimpik Oyunları düzenlenecek. Bu üç organizasyonda da altın madalya kazanıp, tarihe geçmek istiyorum."
“Bilinçli bir ailem olduğu için dünya şampiyonuyum”
Elde ettiği başarıda ailesinin kendisine verdiği desteğin önemini anlatan Beytullah, "Bilinçli bir ailem olduğu için bugün bir dünya şampiyonuyum. Hep destekçim oldular. Spora da zorla gönderdiler. Çünkü yüzmeyi televizyonlarda dahi izlememiştim. Yüzmenin ne olduğunu bilmiyordum. Yedi yıl can simidi ile yüzdüm. Tek amaçları, benim sosyal bir birey olmamdı. Amcam, Avrupa ve dünya şampiyonu, olimpiyat ikincisi milli güreşçi Şeref Eroğlu'nun bana çok büyük faydası oldu.