Yanal'dan sert açıklamalar: "Hakemler karar vermekte zorlanıyorsa..."
Fenerbahçe yarın UEFA Avrupa Ligi son 32 turunda Zenit ile karşı karşıya gelecek. Ülker Stadyumu'nda oynanacak müsabaka 20.55'te başlayacak ve maçı Fransa Federasyonu'ndan Ruddy Buquet yönetecek. Fenerbahçe Teknik Direktörü Ersun Yanal, maç öncesinde basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.
Yanal'ın basın toplantısından önce yayıncı kuruluşa yaptığı açıklamalardan Ajansspor'un derledikleri şöyle:
Zenit bir süredir lige ara verdi şu anda hazırlık dönemindeler. Hem avantaj hem dezavantaj. Oynatacağımız kadroda dinlenmiş oyuncularmız da var. Bu statta maç oynamak bizim için ayrı bir heyecan. Bizim oynayacağımız oyun maçın sonucunu belirleyecek.
Burada gol olmadan rakibi yollamak, orada golü kovalamak maçların stratejileri. Bunu yaparken taraftarlarımızı yanımızda görmek istiyoruz. Onların cefakarlıklarını tartışmak dahi istemiyorum. Yarın gece gol yemeden kazarak avantaj sağlamak istiyoruz.
Geçmişteki listeyi burada konuşmak doğru değil. Biz şu anı değerlendirmek ve en iyisini yaşamak ve yaşatmak zorundayız. Geçmişten şikayet ederek bugünü kurtarmak mümkün değil. Mevcut kadromuzun en iyisini yapacağı bir ortamda maça hazıranacağız.
Sadık, Roman ve Martin Skrtel sağlıklılar. Yarın oynayabilecekler. Yarın görev alan oyuncu en iyisini yapacak.
Basın toplantısı...
Fenerbahçe Teknik Direktörü Ersun Yanal'ın basın toplantısında yaptığı açıklamalar şöyle:
Rakibin güçlü yönlerini biliyoruz. Fizik gücü yüksek bir takım. Bundan faydalanıp durumu teknik ile birleştirebilecek bir takım. Güzel bir maç olacak. Bizim ihtiyacımız olan coşkuyla birlikte ateşli bir gece olmasını istiyoruz.
Vefakar taraftarlarımız bizim her zaman yanımızda oldular. Direncimizin onlarla birlikte daha güçlü olacağını biliyorum. Güçlü yönlerimizi rakibe kabul ettirmek istiyoruz. Ben şansların eşit olduğunu düşünüyorum. Fenerbahçe'nin ligde olduğu konum bizim gücümüzü yansıtmıyor. Motivasyonumuz var ve yarın akşam bunu herkese göstereceğiz.
Slimani...
Hiçbir oyuncum için tereddütüm yok. Her oyuncunun kontratı var. Şu an bu takımın oyuncusu. O zorluklarla başa çıkacak deneyime sahip.
"Alper Potuk iyi ve oynamaya hazır"
Bu kadrodan seçmek durumundayız. Bu bize bir zorluk yaratmıyor. Alper'in kötü bir sakatlığı oldu. İyileşme süreci sıkıntılı bir süreçti. Şimdi iyi ve oynamaya hazır. Gerçekler bunlar. Bunlar böyle olmamalıydı, demenin bir anlamı yok. Biz en iyisiyle sahaya çıkıp bunun mücadelesini yapacağız. Onlar da çıkıp oynayacaklar. Ben bunu mazeret olarak kabul etmiyorum.
Kötü bir sezon geçiriyor ama kötü devam edeceği anlamına gelmez. Yarın akşam belki de gecenin futbolcusu olur. Bunu bilemeyiz. Ben önyargılı bakmıyorum. Kötü bir dönem geçiriyor ama onu anlıyorum. O da çok çaba sarf ediyor.
"Fenerbahçe büyük bir sıçramayı beraberinde getirecektir"
Fenerbahçe yarışacak bir takım olmalı. Yarışın içinde galibiyetler ve mağlubiyetler de var. Bir kez şampiyon olup bir daha oralara gelmemek mi, yoksa her zaman belli bir ortalamanın içinde mi olmalı? Fenerbahçe her zaman ortalamanın içinde olmalı ve zaman zaman da taçlandırmalıdır. Fenerbahçe'nin ligdeki durumu tartışılır ama konum büyük bir sıçramayı beraberinde getirecektir.
Türkiye'de futbol en çok sevilen oyun. Biz kendi alışkanlıklarımızı değerlendirmeliyiz.
Biz hazırız. Elbette Zenit de hazır. Onlar hazırlık karşılaşmaları yapıyorlar. Bizim artımız her zaman olduğu gibi taraftarımız. Zenit'in de eksisi bu taraftarın karşısında ne yapacağı. Bakalım Zenit bu taraftar karşısında ne yapacak?
Hakem hataları...
Konuşmalarımız hepimizi çok bağlayacak. Ben hiçbir zaman futbolun dışında bir şey konuşmak istemeyen biriyim. Yaşanan hakem hataları sadece bizim için değil. Kimseyi kırmadan ve ceza almadan ufak tefek sorularla gitmek gerekiyor.
Bugünkü durumdan herkes memnun mu? Herkes adil olduğunu düşünüyor? Hiçkimsenin canı yandı mı yoksa yanmadı mı? Keyfi işler oluyor mu? Yoksa açıklar mısınız? Atama kuraları bir sisteme göre mi yapılıyor? Herkesin bir hakemi mi var? Bunları ben söylemiyorum, herkes merak ediyor. Ben de merak ediyorum. Herkes bir arada olmalı diye düşünüyorum. Oyuncum, 'Fuck off' dediği için oyundan atılıyor ama diğer taraftan biri bağıra bağıra 'Fuck off' diyor ve atılmıyor.
Bütün teknik direktörler bir çalışma içerisinde. Analiz yaparlar, maçtan sonra toplantı yaparlar, performans ve teknik çalışırlar. Başarılı ya da başarısız olurlar. Peki hakemler ne tarz çalışmalar yapıyor? Hakemler o hataları, 'Ya başıma gelirse' diye çalışıyor mu? Doğru yönetilip yönetilmediği hakkında sorular var. Burada bir hakemi yerden yere vurmaktansa doğru sorularla hakeme yanaşalım. Hakemleri de hepimiz korumalıyız. Eğer bu adamlar kararları vermekte zorlanıyorsa bir sıkıntı var. Birisi çıkıp bunu açıklanmalı. Keyfiyetten kaçınmalı.
Hakem hataları artmışsa ve tartışılıyorsa gündemde tutulmalı. Ben burada taraftarlar için de duruş sergilemeliyim ama kimseyi yargılamadan. Hiç kimseyi de suçlamıyorum. Nasıl ben eleştiriliyorsam -elbette eleştirileceğim- ama biz hakemle ilgili bir cümle kurarken çok dikkatli davranıyoruz. Çünkü ceza alıyor, takımı yalnız bırakıyoruz.
Ben kimseyi suçlamıyorum. Gerginlik ve stres futbolun önüne geçiyor. Yüzde kaç VAR'a gittik, diğer liglerde kaç gittiler? Biz de neredeyse kıdemli hakemler var. Galatasaray'ın, Fenerbahçe'nin ve Beşiktaş'ın hakemi şeklinde. Öğrenmeye hakkımız yok mu? Öğrenmek en doğal hakkım. Türkiye'de futbola zarar veriyoruz.
"Aynı geminin içerisindeyiz"
Aynı geminin içindeyiz. Dost olduğumuz insanlar var. Ben rakip takımın teknik direktörü ile bir yerde tatil de yapabilirim. Benim çok iyi dost olduğum hakem arkadaşım da var. Dürüstlük diye bir şey var. Kültür ve yönetim. Etkin faktör bunlardır. Etkin faktöre bakın.
Harun'un durumu...
Harun çok iyi ve kadroda. Daha önceden taşıdığı bir problem vardı. Moses yetenekli bir oyuncu. Her mevkide oynadı. Şu anda kullandığımız mevki dışında oynatmayı düşünmedik. Her iki kanatta oynuyor. İki kanatta da oynamaya devam edecek.