Yasemin Adar: 'Türk kadınının gücünü Avrupa'ya gösterdik'
Üst üste üçüncü kez Avrupa şampiyonluğuna ulaşan milli güreşçi Yasemin Adar, "Takım halinde üçüncü olduk. Bizim için bu başarı şaşırtıcı olmadı. Türk kadınının gücünü Avrupa'ya gösterdik." dedi.
"İlklerin güreşçisi" Yasemin Adar, Rusya Federasyonu'na bağlı Dağıstan Özerk Cumhuriyeti'nde düzenlenen Avrupa Güreş Şampiyonası'nda kadınlar 76 kiloda altın madalya kazanarak başarılarına bir yenisini daha ekledi.
Letonya'nın başkenti Riga'da 2016'da yapılan Avrupa Şampiyonası'nda Türkiye'ye organizasyon tarihinde ilk altın madalyayı kazandırarak adını duyuran Yasemin, son dönemde Türk kadın güreşine damga vurdu.
Geçen yıl Sırbistan'ın Novi Sad kentindeki Avrupa Şampiyonası'nda birincilik kürsüsüne çıkan 1991 doğumlu Yasemin, Dağıstan'da da zirveyi rakiplerini kaptırmayarak üst üste üçüncü kez altın madalya kazandı ve yeni bir rekora imza attı.
Fransa'nın başkenti Paris'te geçen yıl Türkiye'nin daha önce kadınlarda hiç finalde mücadele edemediği Dünya Şampiyonası'nda altın madalyayı boynuna takan Yasemin, gözünü 2020 Tokyo Olimpiyatları'na çevirdi.
Yasemin, dünya ve Avrupa şampiyonalarının ardından 2020 Tokyo'da da şampiyon olarak "üçleme" yapmayı hedefliyor.
Spor hayatına atletizmle başlayan, hedeflediği başarıları ise güreşte yakalayan Yasemin Adar, Avrupa Güreş Şampiyonası'nın düzenlendiği Dağıstan'daki Kaspiysk kentinde AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Üst üste üçüncü kez Avrupa şampiyonluğuna ulaşmanın gururunu yaşan milli güreşçi, "Zirveye ulaşmak zor. Zirvede kalabilmek ise daha da zor. Ben bunu her defasında yaşıyorum ama bu yükün üstesinden gelebiliyorum." dedi.
Yasemin, asıl hedefinin 2020 Tokyo Olimpiyatları'nda altın madalya kazanmak olduğunu vurgulayarak, "Hem dünya hem de Avrupa şampiyonuyum. 2020 Tokyo Olimpiyatları'nda da şampiyon olup 'üçleme' yapmak istiyorum. Kariyerimi olimpiyat şampiyonluğuyla taçlandırmak ve yeni bir ilke daha imza atmayı hedefliyorum." diye konuştu.
"Tarih yazdık"
Yasemin Adar, Türkiye'nin kadın güreşinde son dönemde önemli bir atılım içinde olduğuna işaret ederek, "Türk kadın güreşi 2016'dan itibaren tarih yazmaya başladı. Hedefimiz, 2020 Tokyo'da ülkemizi en iyi şeklide temsil edip bayrağımızı dalgalandırmak. Bunun için de azimle, canla çalışıyoruz." şeklinde görüş belirtti.
Dağıstan'daki Avrupa Şampiyonası'nda takım halinde üçüncü sırayı elde ettiklerini hatırlatan Yasemin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Daha önce sanırım biraz güven sorunu yaşıyorduk. Bu son başarının ardından takımımızın öz güveni daha da arttı. Kendimize geldik. Ne kadar başarılı olduğumuzu kanıtladık. En başarılı şampiyonamızı geçirdik. 5 madalya kazandık, tarih yazdık. Takım halinde üçüncü olduk. Bizim için bu başarı şaşırtıcı olmadı. Kupayla Türkiye'ye dönüyoruz. Türk kadının gücünü tüm Avrupa'ya gösterdik. Edirne'de milli takım kampında bu başarıyı hissetmiştik. 5 madalya beklediğimizi daha önce de röportajlarımızda söylemiştik. Kimseyi de yanıltmadık. Takım arkadaşlarımı tebrik ediyorum."
"Pes etmek karakterimde yok"
"Savaşçı" bir yapısının bulunduğunu dile getiren Yasemin, "Minderde sonuna kadar şavaşıyorum. Mücadeleyi hiç bırakmıyorum. Pes etmek karakterimde yok. Tuttuğunu koparanlardanım. Bu benim için büyük bir avantaj." şeklinde konuştu.
Güreşe 2011'de başlayan Yasemin Adar, şunları kaydetti:
"Daha önce atletizmde bazı branşları yaptım. En son gülle atma yapıyordum. Ondan sonra güreşe geçtim. İyi ki geçmişim. Güreşte birçok kez madalya aldım. Ülkemi çok iyi şekilde temsil ediyorum. İnşallah, bunun devamı da gelecek. İlklerin kadını olmak tarif edilemez bir mutluluk. Tarih yazmak, ilk olmak kelimelerin kifayetsiz kaldığı anlardan."