Alper Boğuşlu: 'Mert'in daha çok oynaması lazım'

A Milli Takım Kaleci Antrenörü Alper Boğuşlu, ilk kez konuştu: “Görevim, tüm kalecilerimize ve camialarımıza eşit mesafede olup kaleci performanslarını ölçüp kıyaslamak. Hassas bir terazi gibiyiz. Bizim için belirleyici faktörlerden bir tanesi, teknik performanslarının yanında zeki, çevik ve ahlâklı olmaları” “Başakşehir’in kalesinde oynamak büyük bir şans. Mert Günok, çok yüksek karakterli. Lüksemburg maçında görev vermiştik. Toplam maç sayısı arttığında, daha çok katkısı olacaktır.

1962 Trabzon Akçaabat doğumlu olan Alper Boğuşlu Trabzonspor alt yapısında futbola başladı. 5 sezon boyunca Trabzonspor forması giydi ve 2 şampiyonluk kadrosunda yer aldı. Ayrıca Göztepe, Kayserispor ve Kocaelispor formaları giydi. Futbolu bıraktıktan sonra kaleci antrenörlüğü yapan Alper Boğuşlu uzun yıllar Trabzonspor’da Şenol Güneş’in yardımcılığını yaptı. Tolga Zengin ve Onur Kıvrak gibi kalecilerin yetişmesinde büyük paya sahip. Fatih Terim’in A Milli Takım’ın başına geçmesinin ardından Milli Takım kaleci departmanının başına getirildi. O dönemden bu yana Milli Takımlar’da görev yapıyor.

“Öncelikle ben, kalecilerden sorumlu hoca olarak işim gereği tespitlerimi teknik direktörün dikkatine sunarım. Teknik direktörümüz de bunları inceleyip kararını verir. Şimdiye kadar bu anlamda herhangi bir görüş ayrılığımız olmadı.”

“Medipol Başakşehir takımının kalesinde oynamak büyük bir şanstır. Görevim, tüm kalecilerimize ve camialarımıza eşit mesafede olup kaleci performanslarını ölçüp kıyaslamak. Bizim planımız şu şekilde: Üst seviyeden iki olgun kaleci seçmek ve üçüncü kaleci olarak da genç bir ismi aday kadroya davet etmek. Kısacası, hassas bir terazi gibiyiz. Bizim için belirleyici olan faktörlerden bir tanesi, kendi teknik performanslarının yanında zeki, çevik ve ahlâklı olmaları.”

“Mert Günok, çok yüksek karakterli bir kaleci. Kendisine daha önce Lüksemburg ile oynanan maçta görev vermiştik. Mert’in ligde görev aldığı toplam maç sayısı arttığında, takımına daha çok katkısı olan bir performans sunacağına inanıyorum.”

“1. Lig’de kalesinde 47 gol gören ve ligi 7. sırada bitirebilen takımın kalecisini A Milli Takım’a davet ettik ve 2016 Avrupa Şampiyonası elemelerinde kendisine görev verdik. Bu şekilde finallere gittik. Tabii ki Volkan Babacan’dan bahsediyorum. Volkan, şampiyona istatistiklerine göre, grup maçlarında en çok gol kurtaran üçüncü kaleci unvanını elde etti. Bu durumun, tüm milli takımlardaki seçimlerimizi ve departman uygulamalarının doğru şekilde yapıldığının bir göstergesi olduğunu düşünüyoruz. Mesajlarımızı oğru yerlerde net bir şekilde ulaştırdığımıza inanıyoruz. “Ne ekersen onu biçersin” düşüncesiyle gösterdiğimiz çabanın karşılığı olarak son beş yılda geldiğimiz nokta iyi. Bundan sonrasını ise yaşayarak göreceğiz.”

“Volkan Babacan’ın geçtiğimiz sezondaki genel kalecilik performansıyla ilgili yapılan değerlendirme sonucunda yedek kaldığını düşünüyorum. Zira biz de aynı nedenden ötürü kendisini davet etmedik. Volkan’la ilgili şaşırtıcı olan şu: Takımının Süper Lig’deki birinci ve yükseliş döneminde başarılı katkılar sunarken, her şeyin oturduğu ve yolunda olduğu bir dönemde gereken performansı üretememesi.”

Fatih Öztürk, milli takıma alınmamasıyla ilgili sizi hedef gösterdi. Trabzon’da yaşandığını söyledikleri doğru mudur?

“Bu konu hakkında cevap ve düzeltme hakkımızı kullandık, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini sağladık. Hiç kimseye dönük bir ön yargım yok. Kaleci seçimlerimizde de yalnızca bilimsel kriterleri esas alırız.”

“El yordamıyla da olsa iyi bir yol bulduk; bu yolda ilerledikçe daha da iyi olacağımıza inanıyorum. Denenmiş ve başarısı kanıtlanmış protokollere sahibiz. Biz, havaya veya suya yazı yazmıyoruz. Eğitimler sonrasında ‘Şu tarihte, kalecilerinizi tanıyamayacaksınız’ diyebiliyoruz. Kulüplerimizin yabancı kaleci antrenörleriyle çalışma tercihlerine saygı duyuyorum. Fakat söz konusu hizmeti alan kalecilerin formsuzluğunu görünce ve henüz bir kaleci bile çıkartamamış olduklarını değerlendirince, onların başarılı olamadıkları sonucuna varıyorum. Dolayısıyla, Türk kaleci antrenörlerinin yabancılardan eksiğinin olmadığını, görev aldıklarında en az onlar kadar hatta daha da fazla başarılı olabileceklerine inanıyorum.”

“Departmanımızın uygulamalarını dört hedef kitleye dönük yapıyoruz. Erkeklerde 10 grubumuz, kadınlarda ise 5 grubumuz var. Bunun yanı sıra salon ve plaj futbolu kalecilerini eğitiyoruz. Gruplardaki kaleciler ile kaleci antrenörlerinin seçim ve eğitimlerini, departmanımıza özgü yöntemlerle yapıyoruz. Her antrenman ve maça ait ölçüm, test ve analizleri, protokollerimize göre yazılı ve görseller belgeleri veri tabanına kaydediyoruz. Bunlara dünyanın neresinde olursak olalım erişebiliyoruz.”

“Göreve geldiğimizde 90 yıllık federasyonumuzun elinde kalecilikle ilgili sadece 5 adet CD mevcuttu. Oysa şimdi henüz üçüncü yılımızda 7 bin özel çekim ve analiz veri tabanımızda kayıtlı. Tüm bunların yanı sıra, bilgi birikimimizi Ampute, Görme Engelliler ve Özel Sporcuların antrenmanlarında kaleciler ve onların antrenörleri ile teorik ve pratik çalışmalarla paylaştık. Futbol köyleri projesi çerçevesinde, kız-erkek gruplarında eğitimler verdik.”

“Ayrıca, ülkemizin 20 farklı bölgesinde kalecilik seminerleri düzenledik. Bazı kalecileri ve kaleci antrenörlerini, pazartesi ve salı günleri Riva’daki tesislerimize davet ettik, onlarla özel antrenmanlar gerçekleştirdik. Yeni nesil Amatör ve profesyonel kaleci antrenörlüğü kurs müfredatlarını yeniledik ve eğitimleri gerçekleştirdik. Kimi zaman aylık çalışma kampları düzenleyip davet ettiğimiz kalecilere ara eğitimler verdik.”

“14-16 yaş grubu aralığında akademi liglerinde kadrodaki iki kalecinin de oynatılmasını sağlayacak statü düzenlemeleri yapılmasını sağladık. Bu girişimimizden çok sonra, UEFA ile yapılan bir toplantıda “Küçük yaş gruplarında yedeklik sendromunun olumsuz etkileri” konusu tartışılırken, bizim bunu iki yıldır uyguladığımızı anlattık. Tabii ki UEFA’dan büyük takdir gördük.”

“Riva’da kaleci antrenörlerine verdiğimiz eğitimleri UEFA adına denetlemeye gelen İngiltere Futbol Federasyonu’nun Baş Kaleci Antrenörü Eğitimcisi Martin Thomas, gördükleri karşısında öylesine şaşırdı ki bir ara sandalyesinden düşecek sandık. “Bizde dahi böyle bir çalışma yok. Asla da yapamayız” şeklinde bir yorumu oldu.”

“Yetenekli genç kaleciler konusunda bir sorunumuz yok. Ancak, altyapıdan profesyonel seviyeye geçişte ve üst seviyedeki bir kaleciyi takımına katkı sağlayacak performansa ulaştırabilme konusunda şimdilik bazı eksiklik ve dezavantajlarımız olduğunu düşünüyorum.”

“Kaleci eğitiminde, kale ölçüsü, top büyüklüğü, oyun alanı ölçüsü, oyuncu sayısı ve oyun süresi gibi 5 değişken bulunuyor. Bu değişkenlerin kalecinin yaşı ile birlikte paralel olarak zorlaştırılması esastır. Kaleler aşamalı olarak üyütülmeli, topun ağırlığı kademeli olarak artırılmalı, saha genişletilmeli vb. Minik bir kaleci, bizim rehberliğimizle 4. seviyeye ulaştığında artık Futbol Oyun Kuralları’nda tanımlanan standart kalede mesleğini yapmaya alışmış olmalıdır. Oysa ülkemizde, ikinci ve üçüncü basamaklar atlanarak doğrudan birinciden dördüncü basamağa geçiliyor. İki basamakla kaleci yetiştirme çalışmaları eğitimin yetersiz kalmasına sebep oluyor. Umarım genç kaleci gelişimi için söz konusu önemli engelleri aşabiliriz."

“Departmanımızı kurduğumuz 2013/14 sezonunun ilk haftasında yalnızca 7 Türk kaleci görev almıştı. Sezon sonuna baktığımızda ise bu kalecilerden yalnızca 3 tanesinin 20 lig maçının üzerinde oynayabildiğini gördük. 2018/19 sezonunun ilk haftası itibarıyla ise görev alan Türk kaleci sayısı 13’e yükseldi.” (Fanatik  / Ömer Necati Albayrak)