Süper Lig’deki lejyoner sayısı tartışılırken alt liglerde çok çarpıcı bir durum var.

Çoğunlukla Afrika kökenli ve oturma izni bulunan yabancıların tercih edildiği amatör liglerde bazı kulüpler, “Yerli futbolcu gelmiyor” gerekçesini ileri sürerken, bazıları “Gariban çocuklara yardım ediyoruz” diyor, bazıları da “Masrafsız” diye yabancı oyuncuya yöneliyor.

2. ve 3. LiGDE YABANCI YASAĞI, AMATÖR LiGLERDE iSE 4 YABANCI HAKKI VAR

Yabancı oyuncu sınırlamasını tartışan Türkiye’de Süper Lig ve TFF 1. Lig’de birçok kulüp bu haklarını sonuna kadar kullanıyor. 2 ve 3. liglerde yabancı oyuncu yasak, ancak amatör kümelerde dört oyuncuya kadar serbestlik söz konusu. Bir amatör kulüp kadrosunda 2000 ve öncesi doğumlu iki, 2001 ve sonrası doğumlu olmak üzere toplamda dört oyuncu oynatma hakkına sahipken son yıllarda yabancı oynatan amatörlerin sayısı arttı. Hatta Süper Lig geçmişi olan Jaba, Serge Djiheoua gibi önemli isimler şu sıralar amatör kulüplerde -elbette ücret karşılığı- top koşturuyor.
TFF verilerine göre Türkiye genelinde bu sezon 115 yabancı oyuncu lisans çıkardı. En çok yabancı oyuncu ise İstanbul’da... Bu kentte 63 kulüpte toplam 84 yabancı oynamakta. Kulüplerin kimi teknik heyetlerinin isteği doğrultusunda kimi ise ülkesinden uzakta hayatta kalmaya çalışan futbolcu adaylarına destek amacıyla kadrosunda yabancı oynatıyor. 46 adet de ‘Gurbetçi’ bu sezon amatörde lisans çıkardı.
Bazı kulüplerde bir yabancı oyuncu var, Beykoz gibi bazı kulüplerse birden fazla lejyonere sahip.Sarı siyahlıların totalde üç yabancı oyuncuları var ancak biri Türk vatandaşlığına geçen Fred... Diğerleri Nijeryalı Roland ve Burkina Fasolu Souleymane.,, Ayrıca forvet Ali Feyyaz’ın annesi Japon babası Türk.

Neden yabancı futbolcu oynattıklarını kulüplere sorduk:

OGÜN KOCA (YILDIZTABYASPOR TEKNİK DİREKTÖRÜ)

Kadromuzda bir Gabonlu ön libero (Emmanuel Adze) var. İhtiyacımız olduğundan değil, insani nedenlerle aldık kendisini. Kendisi ve iki arkadaşını futbolcu yapma vaadiyle Türkiye’ye getiren adam paralarını çalmış. Bize iletildi. “Aksaray’da kalıyor, parası yok” dendi. Başkanımız Yavuz Coşkun sahip çıktı. Bunlar 3 kişiydi. Biri başka takıma gitti, biri memleketine döndü. Bizim oyuncumuz memleketinde de oynuyormuş, uluslar arası yazışmalar yapıldı, oturma izni aldı. Kendisine ücret ödemiyoruz. Tesiste kalıyor. Personelimizle yiyor. Ailesiyle görüşmesi için internet sağladık kendisine. Bazen gezmeye götürüyoruz.
Tamamen insani nedenlerle takımda yoksa ben kişisel olarak Süper Lig’deki yabancı sayısına karşıyım. Çok yabancı var. Almanya’dan gelenler oynuyor.

FİKRET SİVRİ (ÇIKSALINSPOR BAŞKANI)

Bir Nijeryalı, bir Özbek oyuncumuz var. Nijeryalı Tijani, geçen sezon Süper Amatör Klasman Grubu’nda bizi tek yenen takım olan Hasköyspor’da oynuyordu. Kendisini beğenmiştik. Sezon başında Akatlarspor’a gitti ancak orası 2 yabancı daha alınca boşta kaldı, bize yönlendirildi. İyi de oynuyor, kendisinden memnunuz. Özbek oyuncumuz Shiriyev bir lokantada çalışıyor, mahallemizden biri vasıtasıyla geldi. Kuvvetiyle oynamaya çalışıyor ancak Tijani kadar şans bulamıyor. İkisi de forvet olarak görev alıyor.

KEMAL KARACAOĞLU (DİKİLİTAŞSPOR YÖNETİCİSİ)

Bu sezon tarihimizde ilk kez iki yabancı aldık. Teknik direktörümüz Haydar Sarısoy, özel bir üniversitede spor koordinatörü. Kaleci İbrahim Osman kendisiyle temasa geçmiş “İstanbul’da okuyup oynamak istiyorum” demiş. Öyle geldi. Oturum masrafları bize yaklaşık 12 bin liraya mal oldu. Kendisinden çok memnunuz. 26 yaşında, takımın en tecrübeli ismi.. 4-5 maçta bizi kurtaran isim oldu. Diğer oyuncumuz Aziz Sakarya’da Karasu Güvenspor’dan bir tanıdık vasıtası ile geldi.
İllaki yabancı oyuncu oynatalım demiyoruz ama yerli oyuncu da zor buluyoruz açıkçası.

GÜNAY GİRTİ (MİMARSİNANSPOR YÖNETİCİSİ)

Suriyeli bir orta saha oyuncumuz var. Başka bir kulüp buna lisans çıkarmış ama takım sonra ligden çekilmiş. Bir gün Mimarsinan Stadı çevresinde elinde bir kağıtla sağa sola bakınırken gördüm. Suriye’de U17 Milli Takımı’nda oynamış. Başta Vefa olmak üzere birkaç kulübü götürüp yardımcı olduk. Süper Amatör seviyesinde değildi, beğenilmedi. Kendi bünyemize aldık. Oturma izni için masraflarını karşıladık sadece. Aylık mütevazı bir ücret veriyoruz kendisine.

KENAN KASIM TAŞTAN (ESENLER KULÜP ATLETİK BAŞKANI)

2004 doğumlu Libyalı bir oyuncumuz var. Olağanüstü yetenekli bir isim. Esenler Fenerbahçe Futbol Okulu’na gelmişti orada görüp kulübe aldık. Babası burada bir şirkette ortak. Türkiye Amatör Milli Takım seçmelerine gönderdik, beğenildi. Amacımız Türk futboluna bir isim kazandırmak... Kendisi yeni yeni Türkçe öğrenmeye başladı. Daha önce yine alt yapıda bir Azeri oyuncumuz vardı. Aslında çok yabancı yetenek görüyoruz ama özellikle alt yapıda yabancı oyuncuya lisans çıkarmak çok zor. Anne-baba velayeti, oturma izni, 1 sene data gidiş gelişi...

NAİL TİLBAÇ (BAŞAKŞEHİR KARTALSPOR BAŞKANI)

İki yabancımız var… Stoperimiz Junior daha önce Ankara’da oynamış. İş için İstanbul’a gelince bizimle irtibata geçti. İdmanlara geldi, esasen tam istediğimiz gibi değildi ama lisansı vardı, çok bir masrafı yoktu. Kendisine sahip çıkma adına kulübe dahil ettik. İranlı 1998 doğumlu orta saha oyuncumuz Arash ise çok yetenekli, kendisinden çok şeyler bekliyoruz. Babası eski bir milli oyuncu, 3-4 yıldır İstanbulda’lar. Babası da antrenörlük yapıyor.

EROL ÖZBEK (MENAJER)

Türkiye’de yabancı oyuncu oynatan amatör kulüpleri ikiye ayırmak gerek: Birinci grup gerçekten hedefe kilitlenen, şampiyonluk isteyen, bu nedenle kaliteli yabancıları iyi paralara oynatanlar. İkinci grup ise Türk oyunculardan illallah edenler... Şöyle anlatayım: Amatör futbolda bir sözleşme, bir bağlayıcılık olmadığı için Türk çocuklar hemen kaçabiliyor. Yabancılar gurbette olduğundan takımı asla bırakmıyorlar. Ayrıca uygun şartlarda az paraya oynayabiliyorlar. Mesela sorun olduğunda Türk oyuncunun anne babası bile arayabiliyor, yabancıların kimi kimsesi yok. Bunların verdiği rahatsızlık daha az. İşlerini daha iyi yapıyorlar. Antrenman kaçırmıyorlar. Bunlarla suni mutluluk yaşayıp ligi bitiren var. Türk oyuncu ile suni mutluluk yaşayamazsınız ya mutlu olursunuz ya mutsuz. Yabancıların ortası var, bir şekilde gidiyor. Özellikle Afrikalılar yabancılar arasında en az sorun yaşananlar.
Mesela benim görev aldığı kulüpteki yabancıların hiçbiri idman kaçırmıyor. Oysa Türkler arasında full gelen hiç yok. Yabancıların adaptasyon ve katkıları fazla. Bu iş daha çok seviyorlar. Bu iş onlar için hedef. Türk oyuncular arasında “Kendimi geliştirip bir yerlere gideyim” diyenlerin oranı yüzde 1 ancak. Biz kulüp olarak A takıma altyapıdan 2 tane çıkarmak için çok uğraştık. Futbolcu kendisi istemiyor!

Ne kadar kazanıyorlar?

İyi bir yabancı 100-150 bin TL alıyor. Orta karar bir kulüp 20 peşin, toplam 40 bine oynatıyor... 2-3 bin TL imza parası, 300-350 TL maç başına oynayan yabancılar var. (Spor Arena)