MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu tartışılan tüm konuları masaya yatırdı

Merkez Hakem Kurulu Başkanı Ferhat Gündoğdu HT Spor'da katıldığı programda önemli açıklamalarda bulundu.

( 8 Mart 2022 kararları: Cüneyt Çakır - Fırat Aydınus- Hüseyin Göçek - Abdülkadir Bitigen - Bahattin Şimşek gibi hakemlerin sezonun geri kalanında maç yönetemeyecek olması hakkında )

Ferhat Gündoğdu: "Geçmişle çok zaman harcamaya gerek yok ama bilmek gerekiyor. Bugünü anlamak için geçmişi irdelemek gerekir. O zaman için organizasyonel bir karardı. O dönem Futbol Federasyonunda bir takım kararlar verilmiş, talimat değişikliği yapılmış, senede 4 defa klasman yapma değişikliği olmuştu talimatta. Sonradan öğrendiğimiz, bir takım çalışmalar başlamıştı. Kulüpler Birliği ile yapılan 'çalışma grubu toplantıları' olduğunu biliyoruz o dönemde. Bir başka önemli olay 4 tane VAR hakemine görev verilmemesiydi. Dönemin MHK Başkanı tarafından alınan bir kararla o arkadaşlara o zaman için görev verilmiyordu. Ben böyle bir dönemde göreve geldim.

"Ben yapı olarak idealist bir insanım. O dönem bu göreve başlarken bir takım ideallerle başlamıştım. Benim tespitlerimle bir değişikliğe gitmek gerekiyordu. Çünkü Türk futbol hakemliği bir tıkanmışlığın içine girmişti. O zamanki yakınmaları, açıklamaları hatırlayın. Bir tıkanmışlık vardı. Bunun çözmenin değişik yolları vardı. Bizim MHK olarak önerimiz bu şekildeydi. Yönetim de kabul etti."

"Bugüne baktığımızda o kararı anlayabiliyorsunuz. Benim değerlendirmeme göre ciddi bir süre kaybedildi. O zamanki kurumsal dönüşümde erken yol almış olsaydık şuanda başka konularla uğraşacaktık. Çektiğimiz sancılar başka olacaktı."

"Bizim amacımızın kimsenin hakemliğini bitirmek değildi. Bir klasman yapmaktı. Ciddi anlamda yıpranmış, bilerek veya bilmeyerek kurumun önüne geçen davranışlar içerisinde bulundan arkadaşlarımız. Sayı olarak 3-4 kişiydi.

Süper Lig kadrosunda olup da Süper Lig kalitesinde olmayan hakemler içinde başka bir çözüm düşünmüştük. '1.Lig'de hakemlik, devam etmek istemediği takdirde gözlemcilik veya eğitimcilik.'

1.Lig'de çalışan ama hiç Süper Lig'e çıkma şansı olmayan ve kadroları meşgul edenler için de bunları teklif ederek yeni kadroları belirleyecektik."

"Bu arkadaşlarımız o gün doğru bir analiz yapsaydı pek çoğu bugün hakemliğe devam edecekti veya gözlemcilik yapacaktı. İyi anlaşılamadı. O arkadaşları uyarmamıza rağmen toplu hareket etmeyi tercih ettiler."

"Kendini TFF'nin önünde gören, bu davranışlar içerisinde olan arkadaşlarımızı uyarılara rağmen bu davranışları değiştirmedi. Bu bahsettiğim olaylar hakemlik için steril ve stabil bir ortamın olmadığını gösteriyor. Bunun için de bir tedbir alınıyor ancak bu tedbir gerçekleşmiyor. Bu tedbir konusunda devamlılık devam etmeyince benim görevde devam etmemin bir anlamı yok. O yüzden 17 Nisan'da görevden ayrıldım, istifa ettim."

"17 Nisan 2022'de ayrıldıktan sonra bu defteri kapattım. Ancak Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu seçildikten sonra hakemlik sistemi hakkındaki kararlığı, -kendisi ve yönetiminin- o zamanki düşüncelerle aynı paralelde olması ve bu konuda bana getirdiği teklifi kabul ettim."

"3 yıllık bir sözleşme yaptı yönetim benimle. Bu aslında kararlılığı ve sürdürülebilirliği gösteriyor. Futboldaki gibi bir sözleşme değil aslında bir mesaj. Tabii ki bir ücret karşılığında ama futbolcu maaşı gibi değil. Makul ölçülerde bir ücret. Bu sözleşme aslında bir güven ve niyet göstergesi. Bu sözleşme kamuoyuna, hakemlik müessesine bir mesaj oluyor. Kararlılığı gösteriyor."

( Hakem akademisi hakkında )

"İçinde akademi, eğitim geçiyor. Sayın Federasyon Başkanı göreve başlayınca yönetimiyle birlikte bu incelendi. MHK'nın yetkilerini akademiye devreden bir süreç geliştirilmişti. Bu MHK'nın yetkilerini ortadan kaldıran MHK'yı pasifleştiren bir konumlamaydı. Bunu yönetim kesinlikle kabul etmedi."

(Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği hakkında ne düşünüyor?)

"Benim dernekle ilgili olumsuz bir şey söylemem mümkün değil. Derneğin misyonu ve vizyonu çok değerli. Ancak şuanki sorunlar derneğin üyelerinin sorunları değil. Çok geçmişten gelen bazı konulardan dolayı dedikoduların üretilmesini çok normal görüyorum ben."

"Hakem arkadaşlarımdan kaynaklanmayan ancak yılların getirdiği alışkanlıklar, arkadaşlarımızda zaman içerisinde beraber çalıştığı kişilere yakınlık duyma hissini getirebilir. Önemli olan bunun derecesi ve eylemli. Önemli olan kurumsallık. Hakemlikle uğraşan herkesin aidiyetleri sadece TFF'ye olursa şahıslar devreden çıkar."

( Hacıosmanoğlu'nun "3-6-9 ay sonra gidecekler" sözleri hakkında)

"Bunlar yaşandı. Bunlar olmadı değil. Hiçbirinde hakem arkadaşlarımı suçlayamıyorum. Bir tane çok iyi hakem arkadaşımı çektim konuştum. 'Böyle bir şey söylemişsin' dedim. 'Evet hocam' dedi. 'Niye söyledin demiyorum. Ama bu davranışlar senin hakemlik kariyerine zarar verecek. Böyle şeylerle uğraşınca senin hakemliğin geriye gidecek.' dedim. Bana, 'Kesinlikle bir daha duymayacaksanız hocam' dedi. Gerçekten de bir daha duymadım."

( Murat Sancak'ın "MHK Başkanına operasyon çekiliyor" sözleri hakkında )

"Ben idealist bir insanım. Benim kimseyle kişisel bir sorunum yok. Benimle bir sorunu olan mutlaka var. Bunu da normal görüyorum. Düşünsenize bu kadar radikal kararların içerisinde olacaksınız. Bu radikal kararlara neden olan kişilerde yorumcu/gazeteci konumlarında olacaklar. Bu yüzden çok normal. Bizim bir hedefimiz var. Buna ulaşmak için doğruları yapmaya çalışıyoruz. Kurumsal bir çerçevede. Bunlara cevap verecek olsam anlatmaya zamanımız kalmaz.

(Hakemlere karşı)

"Hiç kimseyle ben sizin dostluğunuzu koparmanızı söylemem ancak kim olursa olsun en yakınınız bile olursa olsun sizin hakemliğinizle ilgili bir konuya dahil olmak istiyorsa set çekebilmelisiniz. 'Bir dakika! Benim profesyonel alanıma giriyorsun ve benim mesleğime zarar veriyorsun" diyemiyorsanız, hakem olamazsınız! Hakemlerde insan. Mutlaka etkilenecekler ama bunları yapamıyorsa kadroları meşgul etmesine gerek yok."

( Yapı; kim, kimler? Böyle bir şey var mı?)

"Hep kurumsallıktan bahsettim. Bizler kurumsallığı yakalayabilirsek kişileri konuşmayacağız. Kişiler gelirler, görevlerini yaparlar ve giderler. Kişileri kurumun üstüne çıkardığımız zaman zaten bir devamlılık olmaz. Kurumun bu konuda geçmişten gelen alışkanlıklarından dolayı geri planda kalması, kişilerin ön planda olmasından dolayı isimler konuşulur hale gelmiş. Biz kurumun bizlere verdiği imkanlarla hakem oluyoruz. Bu geçiş aşamasında şeffaf bir şekilde başarılı olduğumuz zaman genç Türk hakemleri geliyor demeyi tercih edeceğiz. Bugüne kadar gelmiş alışkanlık var. Bazı noktalarda da sizi inanmaya yönelten şeyler olabiliyor. Hakem, aidiyeti hissedemezse o zaman onu başka bir isimle adlandırırsınız."

(Ahmet Şahin ve Yunus Yıldırım'ın MHK'dan ayrılması hakkında)

"Pek çok şey çarpıtılabiliyor. Bir çok yanlı haber yapılabiliyor. Biz 20. haftadan itibaren Danışma Kurulu'nun kurulmasını hedeflemiştik. MHK ve TFF tarafında Profesyonel Müsabaka ve İcra Kurulu'nun (PMİK) asıl fonksiyonları CEO denilen tek kişiye aktarılıyor. Bunu Ahmet Şahin ve Yunus Yıldırım da biliyordu. O zaman hiçbir şekilde 'Bunu yapmayalım' demediler. Ben her aşamada PMİK'i bilgilendiriyordum. Bence onlar çok büyük bir fedekarlık gösterdiler. 'Bizim artık bir görevimiz kalmıyor' dediler. Ben de 'Sizinle yola çıktık. Sizi alt liglerin sorumlusu olarak atamak isterim' dediğimde 'Şuan mevcut arkadaşlarımıza çok ayıp olur. Böyle bir şeyi kabul etmeyiz.' dediler. Hem benim yakın arkadaşlarım. Ailecek de görüşüyoruz. Saygıyla karşıladık. Kendilerine buradan emekleri için teşekkür ediyorum. Biz yeni sezona kadar 7 üye ile devam edeceğiz. Kararları çoğunlukla aldığımız için sorun olmuyor."

( GS - ADS maçının VAR kaydının açıklanması ve GS'nin 46 pozisyon için açıklama yapması )

"O maç çok özel bir maçtı. Sahada inceleme gerektiren bir pozisyon vardı ama gerçekleşmedi. Bir hata oldu. Bunlar oluyor. Burada maç yarıda kaldı. Hiç dedikoduya mahal vermemek adına bu kaydı yayınladık. Bir kulübe ya da kişiye karşı değil de kurumsal bir şekilde karar aldık. Keşke hepsini verecek noktaya gelsek. Geleceğinden de eminim. Galatasaray - ADS maçındaki benzer bir pozisyon olursa VAR kaydı yayınlanır."

"Bu olaylar bittikten sonra Murat Sancak ile tabii ki konuştuk. Sayın Murat Sancak aslında güvenini ve inancını belirtiyor. Bunu aslında pek çok kulüp başkanımız da yapıyor. Özellikle genç hakemlerle ilgili gerek toplantılarda gerek telefon görüşmelerinde genç hakemlerin çok iyi olduğunu ve bu gelişmelerin taraftarı olduğunu dile getiriyorlar."

(Ak Parti Konya Milletvekili Mehmet Baykan'ın Kayserispor-Konyaspor maçının ardından kendisi hakkındaki iddiaları)

"Önce ne yaşandı ona bakalım. İki oyuncunun iskeletlerinin üst üste gelmesinden dolayı yarı otomatik ofsayt sistemi ayrı ayrı kişi olarak tanıyamadığı için animasyon üretemiyor. Böyle olunca arkadaşlarımız manuel sistemle çizgi çekerek pozisyonu inceliyorlar. Bunu 2 defa yapıyorlar. İkisinde de ofsayt çıkınca hakem de bu kararı veriyor. Aslında ordaki hadise bu. Sayın Milletvekilinin bazı söylemleri oldu. Sayın TFF Başkanımızın ve İkinci Başkanımız Mecnun Bey'in milletvekilini bilgilendirdiğini biliyorum. Sayın vekil bana bir şey sorduğu zaman bilgilendiririm. Ancak böyle bir talep olmadı."

(Beyoğlu Yeni Çarşı - Vanspor maçı hakkında )

"İş hukukla ilgili bir sürece gittiği zaman biz Hakem İşleri Müdürlüğü'nün yapacağı işlerden sonra teması keseriz. Aldığımız bilgilerle arkadaşlarımızın ilk beyanlarına başvurduk. Hukuk kurullarına sevk ettikten sonra artık bize takip etmek kalıyor. Bir sonuç çıkana kadar bu arkadaşlarımıza görev veremiyoruz"

(MHK toplantılarının ve gözlemci raporlarının medyaya yansıması hakkında)

"Orası bizim yatak odamız. Yatak odamızla ilgili bir konuyu aktarma gereği duyan varsa bizim kadrolarımızda yeri yok. Böyle bir saygısızlık içerisinde olan kişiden her şeyi bekleyebilirisiniz. 8 Mart döneminde arkadaşlarımızı bilgilendirmek adına bir Zoom toplantısı yaptık. Ve bu Zoom toplantısında kanuni olarak kaydedildi. Bu toplantı, sanki kötü bir şey yapmışız gibi servis edildi. Maalesef çok da ünlü bir gazeteci bu kaydımı bana yolladı ve gönderen kişinin de ismini verdi. -o dönem yollarımızı ayırdığımız hakemlerden birisiydi- Böyle bir olay yaşandı."

( FB - Rize maçında Ghezzal'in kırmızı kart gördüğü pozisyon hakkında maçın hakemi Burak Pakkan'a söylediği iddia edilen "önce silahı çek, havaya ateş edip uyarı atışı yap. Hemen kalbe veya kafaya hedef olmak olmaz" sözleri hakkında)

"Yalan var, çarpıtma var. Buna benzer bir ifadeyi ben haftalık Zoom toplantısında kullandım. Mecazen anlatım yapabiliyoruz. Farz edinki kırmızı kartınız bir silah. Anlamaları için egzajere ederek anlattığım bir süreç. Kişiye özel anlattığım bir şey değil. Bir takımı eksiltiyorsunuz. Çok dikkatli olmak gerek."

( 8 Aralık Gençlerbirliği - Karagümrük maçında Süleyman Hurma'nın kendisini aradığı ve "Bu maçın hakemini istemiyorum" dediği ve maçın hakemi Ayberk Demirbaş'a bu yüzden yaklaşık 2 ay boyunca görev verilmediği iddiası )

"Böyle bir şey yaşanmadı. Hiç kimse beni 'Ben bunu istemiyorum' söylemiyle beni aramaz. Hiçbir kulüp başkanı yapmaz. Sayın Hurma da bunu yapmaz. Ayberk Demirbaş'ın -yanlış hatırlamıyorsam- 7 tane görevi var. Bu sene performansından memnun değilim. Çünkü 7 maçın 3 tanesinde çok düşük not aldı. Bizim şans verdiğimiz arkadaşlarımızdandı. Gençlerbirliği - Karagümrük maçı elimizdeki en düşük not. Böyle olunca belli bir süre ister istemez bekliyor. Ancak gelecek vaadeden bir arkadaşımız. Çok sempatik, güleç bir arkadaş. Ben başarılı olacağına inanıyorum."

(Mehmet Türkmen'in koşu testini geçemediği iddiası )

"Mehmet Türkmen koşu testini geçti. Erkan Özdamar ve Yaşar Kemal Uğurlu geçemediği bir alt klasmana düştüler. Erkan Özdamar şuan klasman hakemi. Klasmanda maçlara gidiyor. Yaşar Kemal Uğurlu'nun da yaş itibarıyla gidebileceği bir kategori kalmadı bu yüzden mesleği bırakmadı. Biz bu konuda katıyız. Disiplinli bir şekilde uyguluyoruz ve uygulayacağız da."

( Yabancı hakem konusunda )

"Vincic'i hatırlayın. Hemen atmosferi algılayıp ikinci dakikada stratejik karar verdi, süreci işletti. Bunlar bizim jenerasyon için ekstra çaba gerektiriyor. Kulüplerimizin bir çoğu bu değişime, dönüşüme katkı sağlıyor. Bu kolay bir süreç değil. Rehabilitasyon olarak da görebiliriz. Bu kadar baskıya, strese dayanıklılığını artırmaya çalışıyoruz. Bu süreçte yabancı hakem katkı sağlıyor. Bunlarla odaklanmamızı sağlıyor. Vincic'ten hakemlere örnek verdim. Atmosferi ve seyirciyi yönetebildiğini anlatmaya çalıştım. Bu çok önemli. Bu sadece güvenle alakalı değil. Vücut dili, hareketleri, davranışları, jest ve mimikleri... Yabancı hakem uygulamasının devam edip etmeyeceğiyle ilgili TFF yönetim kurulu karar verir. Durumumuzu yönetime sunarım. Son kararı onlar verir. Ben yabancı hakeme karşıyım."