Hastalıklar onları yıldırmadı! Tüm dünyaya ilham kaynağı oluyorlar...

05.07.2018 - 02:31 | Son Güncellenme: 04.07.2018 - 23:32

Bafetimbi Gomis, Kasımpaşa maçında bayıldığında herkes büyük bir şok geçirmişti. Ancak o, hastalığıyla yaşamayı öğrendi. Fransız yıldız bu alanda tek değil. Lionel Messi, Tim Howard, Jay Bothroyd, Alper Saruhan ve Miha Zupan da gibi isimler de çeşitli hastalıklara rağmen üst düzeyde spor yapıyorlar.

Hayat her zaman önümüze altın tepside fırsatlar sunmuyor. Çoğunlukla başarmak için zorlu yollardan geçmemiz gerek. Bu, spor dünyası için de geçerli tabii ki. Hele ki spor yapmaya engel olduğu düşünülen hastalıklarınız varsa. Bu yazıda hastalıkların yıldıramadığı ve tüm dünyaya örnek olan sporcuları bulacaksınız.

BAFETIMBI GOMIS

Kasımpaşa deplasmanındaki maçta bir anda yere yığılan Bafetimbi Gomis sahada ve ekran başında bulunan birçok kişiyi korkutmuştu. Ancak onun hastalığını bilenler biraz sonra hiçbir şey yokmuş gibi ayağa kalkacağını tahmin ediyorlardı.

Gomis, vazovagal senkop isimli bir hastalığa sahip. Kan basıncı ya da kalp atışları ani bir şekilde azalıyor ve baygınlığa yol açıyor. Kaygı, korku, acı, yoğun duygusal stres veya açlık bu hastalığı tetikleyen en önemli faktörler. Galatasaray’a gelmeden önce son kez 2015’te Tottenham’a karşı oynanan maçta bayılmıştı. Babasının hastalığı nedeniyle çok fazla seyahat yapmış, bu durum üzüntüyle birleşince baygınlığa yol açmıştı.

Gomis bu hastalıkla yaşamayı öğrenmiş durumda. Zaten Kasımpaşa maçındaki olayın hemen ardından oyundan çıkmayıp devam etmesi de buna en güzel örnek.

LIONEL MESSI

Şimdilerde dünyanın en iyi futbolcularından biri olarak anılan Lionel Messi için işler ilk başlarda hiç de iyi değildi. 5 yaşından itibaren futboldaki yeteneğini sergilemeye başlayan Arjantinli, 11 yaşına geldiğinde büyük bir sorunla karşılaştı: Büyüme hormonu bozukluğu. Tedavi için büyüme hormonu enjektesi gerekiyordu ama bu ilaçlar ailesinin bütçesini oldukça zorluyordu. Ne o dönemki kulübü Newell’s Old Boys ne de River Plate aylık 900 dolar olan masrafları karşılamaya yanaşmadı.

Baba Jorge Messi, oğlunun videolarını bir aracı vasıtasıyla Barcelona’ya gönderirken Messi de seçmelere katılma hakkı elde etti. Orada futboluyla herkesi büyüleyen yıldız isim, sözleşmeyi de kaptı. Katalan ekibi onun tedavi masraflarını karşılamayı da taahhüt etti. Hastalık teşhisi konulduğunda yaklaşık 1.27 cm olan Messi şimdilerde 1.70 cm boyunda.

TIM HOWARD

Manchester United ve Everton formaları giydikten sonra şimdilerde MLS’te Colorado Rapids’in başarısı için ter döken Tim Howard da zor yoldan başarıya ulaşanlardan. ABD’li file bekçisine 11 yaşında Obsesif Kompulsif Bozukluk ve Tourette Sendromu teşhisleri konulmuş. “The Keeper: A Life Of Saving Goals And Acheiving Them” isimli otobiyografisinde hastalığına dair detaylar veren Howard yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Semptomlar ilk belirdiğinde 10 yaşındaydım. İlk olarak anlamsız dokunmalar başladı. Evde yürürken belirli objelere belirli sıralarla dokunmak zorunda hissediyordum. Eğer buna karşı koyarsam midem bulanıyor, kalbim daha hızlı çarpıyor, ter içinde kalıyordum. Sonra tikler başladı. Sürekli göz kırpıyor, boğazımı temizliyordum. Okulda öğretmen uyarınca da diğer çocuklar gülüyordu.”

O dönem futbola başlayan Howard maçlar esnasında da ritüellerine devam edermiş. Yere dokun, direğe dokun, el hareketleri, öksür.

11 yaşında hastalığına teşhis konmadan önceki son garipliği ise insanlara dokunmadan onlarla konuşamama olmuş. Durumun iyice kötüye gittiğini fark eden annesi hemen bir pediatrik nöroloğun yolunu tutmuş. Hastalığın tedavisi olmasa da Howard, doktorun şu sözlerini unutmuyor: “Bu işi uzun bir süredir yapıyorum ve emin olduğum bir şey var ki çocukların karşılaştıkları her zorluğun iyi de bir tarafı var. Bunu kanıtlayamam ancak buna inanıyorum. Her zaman iyi bir tarafı var.”

Howard’a yansıyan iyi taraf ise çok iyi odaklanması. Maçlarda ne zaman orta açılıp ne zaman pas verileceğini önceden sezebilen deneyimli eldiven takım arkadaşlarının göremediği şeyleri görüp onları uyarıyor.

ALPER SARUHAN

2017-18 sezonunu Trabzonspor Basketbol Kulübü’nde tamamlayan Alper Saruhan tip 1 diyabet hastası. 2008 yılında koyulan teşhisle birlikte basketbol oynamaya devam eden 35 yaşındaki basketbolcu ilk başlarda büyük zorluklar yaşamış. Doktorlar basketbolu bırakmasını gerektiğini söylemiş ancak Alper geri adım atmamış.

Diyabetle savaşmanın en iyi yolunun spor yapmak olduğunu dile getiren deneyimli basketbolcu, “Çünkü şekeri dengelemek için size bir fırsat sunuluyor” diyor.

İdmanlarda arkadaşları su içerken o şeker ölçümü yapıyor. Alper Saruhan tüm bu zorluklara rağmen pes etmiş değil: “Hayatta negatif şeyleri pozitife çevirmeye çalışıyorum. Her sabah uyandığımda hastayım ama ben buna olumlu yönlerden bakıyorum. Daha sağlıklı şekilde yaşıyorum. Kendimi daha dinç, daha huzurlu hissediyorum sahada. Tek isteğim sonuna kadar gidebilmek.”

JAY BOTHROYD

Şimdilerde Japonya J1 Lig ekiplerinden Hokkaido Consadole Sapporo’da forma giyen İngiliz forvet Jay Bothroyd, epilepsi hastalarının spor yapmasına ön ayak olan isimlerden bir tanesi. Bir kez İngiltere Milli Takımı formasını giyen oyuncu, gençlik yıllardan bu yana bu hastalıktan muzdarip. Ancak bu durum onu profesyonel futboldan uzaklaştırmak için bir sebep değil. Geçtiğimiz aylarda Japonya’da bir baygınlık geçiren Bothroyd bunun nedeninin birkaç gün ilaçlarını aksatması olduğunu söylüyor. Epilepsiyi bir hastalık olarak görmediğini ifade eden İngiliz futbolcu, “Bu bir durum ve bunu kucaklıyorum. Bu olaydan sonra insanlar bana “Böyle bir hastalıkla sporcu olunabileceğini bilmiyorduk” mesajları atmaya başladı. Çocuklarını tekrar futbola yönlendireceklerini söylediler. İnsanları pozitif bir şekilde etkilemiş oldum” ifadelerini kullanıyor.

MIHA ZUPAN

Ülkemizde Türk Telekom, Uşak Sportif ve Afyon Belediyespor formaları giyen Miha Zupan işitme engelli bir basketbolcu. Doğuştan yüzde 5 oranında duyabilen Sloven isim, buna rağmen üst düzeyde mücadele ediyor. Basketbola 14 yaşında başlaması da onun bu günlere gelmesine engel olamamış. Kendisi aynı zamanda Euroleague’de forma giyen ilk işitme engelli sporcu. Verdiği bir röportajda bugünlere gelmesinde ailesi ve işitme engelli basketbol milli takımındaki arkadaşlarının çok emeği olduğunu söyleyen Zupan, kendisi gibi engelli insanlara eğitimi sevmelerini, hobiler edinmelerini ve yaşadıkları hayattan keyif almaya çalışmalarını öneriyor.

(Spor Arena Plus Temmuz sayısından alınmıştır.)

Senin için hazırladığımız haberler