Bundesliga'da Union Berlin, zirveyi nasıl ele geçirdi?

Almanya Bundesliga’da milli ara öncesi ortaya çıkan puan tablosunun zirvesinde Unuon Berlin bulunuyor. İki haftadır lig lideri olan başkent takımı tarihinde ilk zirvede olmanın keyfini yaşıyor. 

A Milli Takım Teknik Direktörü Stefan Kuntz’un da Lüksemburg maçının ardından Bundesliga lideri Union Berlin’i çok mücadele eden ve koşan takım olarak örnek vermesi Türkiye’de de dikkatleri Hertha Berlin’i gölgede bırakan bu mütevazı takımın üzerine çekti.

Almanya’nın doğusunda 1966 yılında kurulan kulübün kökleri aslında 1906 yılına kadar gidiyor. Union Oberschöneweide veya TSG Oberschöneweide isimleri altındaki kulüpler tamamen işçi sınıfı takımları olarak varlıklarını sürdürdüler. Daha sonra da kendilerine mavi beyaz formaları nedeniyle çilingirlere benzetilen Union’lu oyuncular Oberschönweide’nin Çilingileri olarak anıldılar. 1966 yılında Union Berlin adıyla yeni bir kulübün kurulmasıyla forma rengi olarak bu defa kırmızı beyaz tercih edildi. Doğu Almanya zamanında asansör takım hüviyetindeki Union, 1968 yılından Doğu Almanya Kupası’nı kazanmayı başardı.

1990’lı ve 2000’li yıllarda güç zamanlar geçiren ve iflas noktasına kulübün en büyük desteği her zaman için taraftar oldu. 2004 yılında "Union için kanını dök" kampanyası ile önemli bir miktarda para toplayan taraftarlar, 2008/09 sezonun öncesinden de yenilenen stadyumun inşaatında karşılıksız çalıştı. Böylece Stadion an der Alten Försterei, bugünkü 22 bin seyircilik kapasitesine ulaştı. 

2009 yılında ilk kez 2. Bundesliga’ya çıkan Union Berlin, tam 10 sezon boyunca bu ligde oynamayı başardı. Ve nihayet 2018/19 sezonunda Bundesliga’ya çıkmayı başaran Doğu Almanya ekibi, ligdeki dördüncü sezonunda tarihi bir başarıya imza atarak son iki haftayı lider tamamladı. İlk sezonunu 11’inci basamakta tamamlayan, sonraki sezonu 7’nci sırada bitirip Konferans Ligi bileti alan kırmızı beyazlılar, geçen sezonu ise 5’inci bitirip Avrupa Ligi gruplarına doğrudan bilet aldılar. 

Bu başarının mimarları ise Teknik Direktör Urs Fischer ve Sportif Direktör Oliver Ruhnert.
2018 yılında takım 2. Lig’deyken aynı zamanda göreve gelen ikilinin döneminde kulüp sürekli yukarıya doğru bir gidiş gösteriyor. Bayern Münih’in eski başkanı Uli Hoeness, teknik direktör Urs Fischer ve sportif direktör Oliver Ruhnert’in müthiş bir iş çıkarttıklarının altını çiziyor. 

Şu anda Bundesliga’nın zirvesinde yer alan ekibin Transfermarkt değeri 90 milyon Euro civarında. Son 10 yılın şampiyonu Bayern Münih’in ise 847 milyon. Sportif direktör Oliver Ruhnert, Bundesliga’da oynadıkları son 4 sezonda sadece 56 oyuncu transfer ederken takımdan ayrılan oyuncu sayısı 38’de kalmış. Yani kulübün politikası az ve doğru transferle oyunculardan maksimum verim almak.

Transferlerin çoğunluğu ise bonservis bedeli olmayan oyunculardan oluşuyor. Ancak gelirlerin artmasıyla birlikte bonservis bedeli uygun oyuncuları da alıp bunları daha yüksek fiyata satıyorlar. Bunlardan biri de Liverpool’dan önce kiralanan daha sonra 8,5 milyon bedelle satın alınan Taiwo Awoniyi. Nijeryalı oyuncu 43 resmi maçta attığı 20 gol ve yaptığı 5 asistin ardından bu sezon başında 20 milyon 500 bin Euro bedelle Nottingham Forest’e satıldı. 

İsviçreli Teknik Direktör Urs Fischer ise disiplinli çalışmasıyla ön plana çıkarken Avrupa’da sürekli boy göstermeye başlayan bir takım yarattı. Basit bir futbol mantığıyla özellikle, serbest vuruşlar, kornerler üzerinde sıkı antrenmanlar yaptıran Fischer, topu kazandıktan sonra çok hızlı hücuma çıkabilen kanat oyuncularıyla iyi bir takım yaratmış durumda. 

Daha önce Basel ve Zürih takımlarını da çalıştıran Fischer, 3-4-1-2 ve 3-3-2-2 sistemlerini tercih ediyor. Geçen sezon devre arası transfer döneminde savunmadan Marvin Friedrich’in 5,5 forvet Max Kruse’yi 5 milyona satılmasına izin veren İsviçreli Teknik Direktör yine de takım oyunu sayesinde ligi beşinci bitirmeyi başardı.