Mehmet Demirkol: Onu izlerken gözlerime inanamadım!

Spor yazarı ve yorumcusu Mehmet Demirkol, Spor Toto Süper Lig'in 4.haftasında oynanan maçları değerlendirdi. Yayıncı kuruluşta yayınlanan beIN Manşet programında konuşan Demirkol'un değerlendirmelerinden Ajansspor'un derledikleri şu şekilde;

Bu hafta çok güzel maçlar vardı. Trabzonspor-Galatasaray maçı bence en iyisiydi. Galatasaray açısından değil tabi ki. Galatasaray savunmasındaki oyuncular 3 tane top kapmışlar. Oyuncu başına 1 bile etmiyor. Trabzonspor’un büyük başarısı var. Ama Maicon’u izlerken gözlerime inanamadım. Hasta mı, başı mı döndü diye merak ettim.

Trabzonspor’u da kutlamak lazım. Çok iyi oynadılar. 45 metrede oynamaya çalıştılar. Rodellega’yı kutlamak lazım. Oyunun merkezinde o vardı. Etrafındaki oyuncuları da canlandırdı. Galatasaray savunmasına da savunma demeye bir şahit lazımdı. Arada sırada böyle kazalar olur diye bakmıyordur Fatih Terim.

3 büyük takım da orta sahasını oturtamadı. Şenol Güneş’i de formsuzluğa iten sebeplerden biri. Bundan sonra kulüp takımı çalıştırmam demişti. Kulüp takımı çalıştırmaktan yoruldu. Medel ayakta kalmaya çalışıyordu. İki tane sarısı vardı, net. Oyundan atılabilirdi. Bir çeşit çarpışma ama bilinçli çarpışma diyebiliriz. Topla hiç alakası yoktu. Medel çok ekstra oynamak zorunda kalıyor. İyi oyuncu. Şu ana kadar gördüğümüz en iyi orta sahadan ise uzaklar. Ljajic geldikten sonra ne olur? Atiba-Medel-Ljajic olur. Diğerleri dışarıda kalır.

Oğuzhan biraz kendisini geriye atınca kimse ona yaklaşamadı. Bursaspor orta sahası yerleşimini oturtamadı ve uzak kaldılar. Oğuzhan da yüzünü dönünce işi bitirdi. Tek bir oyunla Beşiktaş’ta oynayamazsın. 360 dereceyi çok iyi kontrol etmen ve hamle yapman lazım.

Beşiktaş’ın 10 numarası olacaksan çevre kontrolünü iyi yapman lazım. Beşiktaş’ın yediği golde Adriano tutukluk yaptı. Bazı şeyler yaşlılıktan olabiliyor. Adriano yetişemedi değil de tutukluk yaptı demek daha doğru olur. 80.dakika ve çok büyük çaba harcamışsın. Genç oyuncu o tutukluluğu yapmazsın. Orası kaos. Ne olduğu belli değil. Top kendi kendine gol olmaz, adamı tut der eski futbolcular. Sen bir adamı tutarsın başka bir adam gelir işi bitirir. Top ve adam kontrolünü birlikte yapman gerek. Adriano ve Pepe’nin durumu tamamen yaş sorunu. Oğuzhan’ın yaptığı ise büyük hata.

Büyük takımlar top kaybı yaparak savunma yapamaz. Topu kontrol ederek savunma yaparlar. Bursaspor da iyi organize olmuş bir takım değil. Chedjou şu pozisyonuyla Galatasaray’da oynamaz mı? Ama öyle şeyler yapıyor ki. Bunu Galatasaray’da yapsa büyük sorunlar olur. Beşiktaş’ın orta sahasının Atiba-Medel-Ljajic şeklinde organize olacağını düşünüyorum.

Negredo ile Chedjou’nun pozisyonunda artık kafaya bakılmıyormuş. Kafan bir metre önde olsa topa vursan, ayak geride olsa ofsayt olmuyor gibi enteresan yorumlar var. Babel’in pozisyonunda ofsayt kuralının elle tutulur bir tarafı kalmadı. Kaldır gitsin moduna girdi insanlar. Önceki dönemlerde ofsayt pozisyonu daha netti. Ofsayt konusunu bir çalışmak lazım. Bursasporlu Barış’ın ayağı önde olduğu için ofsayt yok. Bursaspor-Beşiktaş maçında VAR hakeminin ceza alması lazım.

Beşiktaş maçlarında sürekli yeni kurallar öğreniliyor. Beşiktaş Üniversitesi… Bu arada Ryan Babel’in Bursaspor maçı sonrası konuşmaması da önemli. Babel’in yaşadığı basit bir depresyon. Bir bıkkınlık gelir ya insana. Artık konuşmak istemezsin, kavga edecek halin yoktur. Bir sebepten kaynaklanıyor gibi bir durum yok. Ama sahada oynuyor. Öyle bir şey yok. Takımdan daha az veriyor değil. Herkesten fazla vermeye çalışıyor. Bana da bazen geliyor öyle. Bu konunun üstüne çok fazla bir şey üretmeye gerek yok. Çünkü kimse ne olduğunu bilmiyor.

Şenol Hoca maçı ve pozisyonları çok güzel anlattı. Ama Oğuzhan kısmı yok anlattıkları arasında. Herhalde hoca Quaresma’ya bakıyordu.

Galatasaray’da Maicon’un performansı kabul edilebilir gibi değil. Ateşi çok çıkmıştır ya da vertigosu falan vardır, oynayamıyordur. Öyle kabul. Fatih Terim de bu performansı kabul etmemiştir. Nwakaeme’nin vuruş anında çok rahat oluşuna dikkat çekmek lazım. Normal şartlarda Mariano’ya, “Sen git şu uzak yerlerde çalış” denilmediyse hoca bunun hesabını sorar. Bu başka bir durum yani.

Galatasaray’ın yediği golde ceza sahası içinde 7 sarı-kırmızılı oyuncu, 4 tane Trabzonsporlu oyuncu var. 2 pas opsiyonu ve 1 şut opsiyonu var. Şampiyonlar Ligi kurası çekildi göbek attık. Her türlü iyi bir grup dedik. Ama Porto, bu maçı izliyorsa onlar göbek atıyordur. Tekrar söylüyorum; lig başlamadan transfer bitmeli. Galatasaray taraftarları son günde forvet transferi bekledi. Albayrak, golcü alınacak dedi. Bir tane de değil, iki tane olabilir deniyordu.

Galatasaray’da santrfor seçeneği yok. Eğer orta sahadaki ofansif futbolcular işi çözecekse rakamları yukarıya çıkarmaları lazım. Trabzonspor açısından da tarihi bir galibiyet şansı vardı. Birazcık tempo ile tarihi bir farka gidebilirdi. Ama yeni kurulmuş bir Trabzonspor ile o risk alınmazdı. Hoca yeni, yeni gelen futbolcular var. Sosa da yeni geldi. En iyi oyunlarından birini oynuyor. Ligin ilk haftasında izlediğim Trabzonspor’dan farklı bir Trabzonspor gördüm.

Belhanda çok düşüncesiz davrandı. Acımasız ve düşüncesiz bir hareket. Belhanda’da demek ki sigorta atıyor. Bunun tedavi edilebilir bir şey olduğunu düşünmüyorum. Gördüğü 3.kırmızı kart oldu. Anlık bir kopuyor. Gözü kararıyor demek ki. Böyle bir şey yaptığının farkında ama bilinçli değil. Duvara sürekli bardak atmazsın ama bardak atmışlığın vardır. Tembih edelim de Belhanda düzelsin konusu değil bu. Kariyerinde de 10.kez kırmızı görmüş. Bu tip oyuncuların oyununa bakacaksın. Bu riski almaya değiyor mu? Melo da mesela öyleydi. Galatasaraylı olmayanlar nefret ediyordu. Fakat; oyuna katkısı vardı. Taraftar problemli oyuncuyu kabul edip, kahramanlaştırabiliyor da. Belhanda’da öyle bir durum yok.  

Galatasaray’ın yıldızı şu anda Fatih Terim. Yoğun bir destek var. Bu desteğin verilmesi de lazım. Başkanı da yöneticisi de alınmasın, yanlış anlamasın. Galatasaray’ın başkanı da teknik direktörü de yıldızı da sportif direktörü de Fatih Terim’dir.

Galatasaray’ın Feghouli’ye Feghouli’nin de Galatasaray’a ikna olması lazım. Terim oyuncuyu istemeyebilir. Tosic’i de Şenol Güneş istemiyordu. Buradan bakarak bazı şeyleri göremeyiz. Ama Feghouli’nin oynaması lazım. O oynamasın, bu oynamasın diyemezsin. Eldeki malzeme belli. Golcü transferi konusunda ben demedim 2 oyuncu alacağımı. Modeste’i alabiliriz ama o riski almak istemiyoruz demişti. Doğru bir idare olduğunu düşünmüyorum. Yöneticilik bir taraftan da taraftara seslenmek, onlarla iyi iletişim kurmak. Fatih Terim’in bu dönemde olması büyük şans tabi ki.

Galatasaray defans oyuncularının top kapma oranı hayal kırıklığı. Böyle bir şey olamaz. 4 tane futbolcu 3 tane top kapmışlar. Olacak iş değil. Bu sürdürülebilir bir yapı değil. Hocanın üstüne çok çalışacağı bir şey olması gerek. Terim, ”Olur böyle kazalar” diye bakmıyordur Trabzonspor maçına. Maicon’un bu formla, zihinsel durumla oynayabilmesi pek makul görünmüyor.

Fenerbahçe o kadar kötü ki… Bu kadar kötü olamaz diyorsun. Bu takımdan bu kadar kötüsünün çıkması olamaz. Pek kabul edilebilir şey değil. Bana kızacaklar ama ilk 20 dakikayı beğendim. Bütün problemlere rağmen Slimani kendi standardında olsa Fenerbahçe 10 puan olabilirdi. Anormal kaçırıyor. Oynama başladığı andan itibaren acayip gol kaçırıyor. Hiç böylesini tahmin etmezdim. Slimani bu değil, daha fazlasını atmalı. Atacaktır.

Reyes defansif orta saha oyuncusu olarak olmadı. Fakat; ayağına top geldiği zaman topu hızlı şekilde ileriye aktardı. Topu dürte dürte oynamıyor. Hızlı atağa çıkma konusunda Reyes’in etkisi var. Reyes iyi oynadı demiyorum. Fenerbahçe orta sahası topu eveleyip geveliyordu. Aykut Kocaman da bunu istiyordu. Ama böyle olmaz. Kayserispor’u da Ertuğrul Hoca’yı da kutlamak lazım. Mensah iyi görünüyor. Kasımpaşa onu elinden kaçırmamış olsa kim bilir nasıl olacaklardı.

Fenerbahçe maçının ilk 20 dakikasını beğendim. Harun’un yediği gol büyük şanssızlık. İlk yarıda mükemmel oynadı. Fakat; o gol de kabul edilebilir değil. Oyuncunun oradan vurmasını kimse beklemez. Savunmacı topa vursun ister. Ama adam öyle bir vurur ki… Harun da Kayserispor’un golünde orta bekliyordu. Mehmet Topal’ın da kaç top kaybına bakmak gerek. Fenerbahçe orta sahası resetlenecektir. Topal’ın gireceğini düşünmüyorum. Stoper oynar belki. Bu pas yüzdesiyle olmaz. Reyes’i de bir maçta silip, yok etmek olmaz. Bekleyip göreceğiz. Kritik nokta şu; Cocu… Ali Koç-Comolli-Cocu üçlüsünde bu inanç varsa sorun yok. Eğer bu inancı görüyorsan yak yılı. Kredin var. O inancı görmek önemli. Olmuyorsa değişiklik yapmak lazım.