Redmond, Derbide Futbolseverlere Unutulmayacak Bir Resital Yaşattı | Beşiktaş Haberleri

Pazar akşamı maç öncesinde Fenerbahçe – Beşiktaş maçını izlemek için hazırlanan herhangi birine tarihi bir gece olacak deseniz düşük bir ihtimal ama neden olmasın diyebilirdi. Ama maçın ilk devresinin sonunda “2. devrede tarihe geçecek bir maç yaşanacak” deseniz size gülerlerdi. Ancak 90 dakika sonunda Nathan Redmond’un resitali futbol severlere unutulmayacak bir gece yaşattı. 

İlk devrenin neredeyse tamamı, her iki takımında aman temkini elden bırakmadığı ve yapacağı hatayı değerlendirmek üzerine kurdukları sistem nedeniyle kısır geçen bir maçtı. İlk devrede az da olsa üstün taraf olan Fenerbahçe’nin tartışmalı bir penaltı ile bulduğu gol ve sonrasında çalınan ikinci penaltı ve stopere gösterilen kırmızı Beşiktaş’ın işini iyice zorlaştırmıştı. 

Çünkü Beşiktaş’ın bir Fenerbahçe maçında ne yaşamasını istemezsiniz sıralaması yapılacak olsa listeye ilk beşten girecek neredeyse her şey yaşandı. Aleyhte sahadaki birçok futbolcunun kötü bireysel performansı, çalınan 2 penaltı ve 51. dakikada 10 kişi kalmak… Ancak kader de Fenerbahçe için ağlarını tam da bu dakikada örmüş.

Kazanılan penaltı sonrasında ilk penaltıyı atan Valencia bu kez biraz da laubali bir vuruşla topu direğe nişanlayınca Beşiktaş için umut ışığı doğmuş oldu. Zira o penaltı kaçmasa bu kez Kadıköy, rakibi karşısında 10 kişi kalmış ve 2- 0 mağlup olan siyah beyazlılar için bir cehenneme dönebilirdi. 

Ki Fenerbahçe’de kaçan penaltı sonrasında da 10 kişi kalan rakibine yüklendikçe yüklendi. Ancak tam da o sırada sahneye Redmond çıktı. Ve Fenerbahçe gol atmak için yüklendikçe Premier Lig günlerinden bir resital sunan Redmond’un bireysel performansı sayesinde kalesinde gol gördü.

Peki maç nasıl bu hale geldi? Tabii ki Redmond’un bireysel performansını göz ardı etmek aptallık olur. Ancak Redmond kadar skorun bu hale gelmesinin iki başrol oyuncusu daha vardı. Şenol Güneş ve Jorge Jesus… Şenol Güneş, sahadaki oyunu ve takımındaki sorunları erkenden fark edip, doğru hamlelerle müdahale ettiyse, maçı tribünden izleyen Jorge Jesus’ta bir o kadar geç kaldı.  

Kurt hoca olarak adlandırılan Portekizli bu kez karşısındaki takımı küçümseyip fütursuzca saldırıya geçince Fenerbahçe resmen dağıldı. Arda Güler ve sonradan oyuna giren Emre Mor’un bireysel çabaları da maçı çevirmeye yetmedi. Günün sonunda da Kadıköy’de Pancu’nun kaleye geçtiği maç kadar konuşulacak bir gece yaşandı… 

Bir parantez de Arda Güler’e… Penaltı pozisyonu için elbette çok şey söylenebilir ama o çocuk saf bir yetenek! Çocuk diyorum diye kızanlar olabilir ama hakikaten çocuk. Daha 17’sinde… Ama Fenerbahçe’nin her atağının içindeydi, atılan hemen her kilit pas onun ayağından çıktı. Fenerbahçeliler Jorge Jesus’a bu maç özelinde elbette çok kızgındılar. 

Ama ben bir futbolsever olarak daha fazla kızgınım! Böyle bir yeteneği çeşitli bahanelerle sezon boyunca bize izletmemek affedilir bir olay değil. Şahsi fikrime göre, Arda yüksek olasılıkla önümüzdeki sezon Avrupa’ya transfer olacaktır. O nedenle canlı canlı kendisini izleyebildiğim için kendimi şanslı hissediyorum!