Galatasaray'da Eşref Hamamcıoğlu'ndan Teknik Direktör ve Yıldız Transfer Açıklaması

Burhan Can TERZİ - AJANSSPOR

Galatasaray başkan adayı Eşref Hamamcıoğlu, yarınki olağanüstü seçimli genel kurul öncesi Ajansspor muhabiri Burhan Can Terzi'nin sorularını yanıtladı. Yarın saat 10.00'da Dursun Özbek ile başkanlık için yarışacak olan Hamamcıoğlu, teknik direktör ve yıldız transferi konusunda açıklama yaptı. İşte başkan adayının açıklamaları...

30 Nisan seçim süreci ve genel süreçle ilgili neler söylersiniz?

"30 Nisan seçiminin neden, nasıl iptal edildiğini hep birlikte yaşadık. Bir üyemizin başvurusu üzerine hukuk ilk defa bu kadar hızlı çalıştı Türkiye'de ve bir günde seçim iptal edildi. 30 Nisan'da Metin Öztürk, 'bu tarihten önce çıkan aday haindir, Galatasaraylı onu sandığa gömmesini bilecektir' tespitinde bulunmuştu. Sonraki süreçte Metin Öztürk bu beyanının aksine Dursun Özbek'le konsorsiyum kurdular. Bunun iki nedeni var, demek ki Dursun Özbek böyle bir seçim iptali bekliyormuş. 15 Mayıs'ta liste çalışmalarına başladı. Metin Öztürk de bir takım yol arkadaşlarını yarıda bırakarak bir pozisyon almak için böyle bir ortaklık yaptı. Kendi kararlarıdır. Galatasaraylılar bunları değerlendirmelidir. Sarı liste olarak bir konsorsiyumla rekabete girdik. Kazanacağımızı umuyorum. Burada önemli olan Galatasaray genel kurulunun iradesinin tecelli etmesidir. Bu iradeye bir müdahale oldu. Bu müdahale sonunda da yeni adaylar çıktı."

Başkan olduğunuzda ilk yapacağınız faaliyet nedir?

"Derhal iki tane genel kurul kararı almak. Bir tanesi bütçe genel kurul, bir tanesi tüzük genel kurulu. Şu anda kulübün bütçesi yok. Bütçesiz harcama yapılıyor. Derhal bunu bir durdurmak lazım. İkincisi de tüzük genel kurulu. Çünkü tüzükten çıkan hadiseleri biliyoruz. Kulüp üyeleri ayrıştırılıyor, sosyal linç başlıyor bu malzemeyi vermememiz lazım. Yapılmış tüzük tadil önerileri var. Biliyosunuz ben divan başkanıyken de inisiyatif kullandık. Değerli çalışmalar yapıldı. En son haline bir göz atıp süratle bunu yapmak lazım. Elektronik oylamanın yapılması lazım. Denetleme kurulu ve yönetimin ayrı ayrı seçilmesi lazım. Güçlerin ayrılığı bakımından. Sportif A.Ş. ile derneğin mali yılının senkronize edilmesi lazım. İdari ibrasızlık kısmını yeniden gündeme getirmek lazım. Çünkü bir işe yaramadığını görüyoruz sadece gerginliği arttırıyor. Bunları masaya yatırıp süratle yapmak istiyoruz."

Neden Dursun Özbek değil de sizin ekibiniz seçilmeli?

"Biz hep buradaydık. 30 Nisan öncesi de 30 Nisan sonrası da... Hiç vazgeçmedik. Hiç kimsenin telkini altında kalmadık. Ben ve arkadaşlarım sadece Galatasaray'ın adamıyız. Ve Galatasaray tarafından seçilerek vekalet almak istiyoruz. Bizim projelerimiz ve planlarımız çok daha gerçekçi. Popülizm yok. Galatasaray'ın gerçeklerini ve doğrularını bilen bir ekiple yola çıktım. Tecrübelerimiz bizim bu işi daha iyi yapacağımızı söylüyor. Bu konuda kendimize çok güveniyoruz. Hiç kimseye hayal satmıyoruz. Benim var diyerek cüzdan sallayarak gelmek istemiyoruz. Böyle bir hayat tarzımız yok arkadaşlarla birlikte. Ben ekibimi oluştururken Galatasaray'ın içinde bulunduğu ihtiyaçları bilerek oluşturdum. Hangi yetkinlikle, hangi liyakata göre arkadaşlarla beraber olmam lazım diye düşündüm. Ben ekibi 20 Mayıs'ta stada giderken arabada yapmadım. Aynı filmi ikinci defa izlemeye hazırlar mı değiller mi Galatasaray'ın buna karar vermesi lazım."

En büyük vaadiniz nedir?

"Galatasaray'ın yeniden sürdürülebilir ve yönetilebilir bir yapıya kavuşması her anlamda. Sportif anlamda mali ve idari anlamda. Galatasaray'ın 250 milyon dolar civarında bir borcu var bu borcun bir senede iki senede ödenmesi mümkün değil. Hele hele 70 yılda biriktirilen mal varlıklarımızın sanki kendi gayrimenkulleriniz gibi satışından elde edilecek bir rantla sağlamanız müknü değil. Biz Galatasaray'ın bir şeyini satmaktan ziyade eldeki varlıkları yönetmeye talibiz. Bunun içinde gayrimenkuller de var, dijital dönüşüm de var, kendi yıldızlarımızı yetişitirip satma projemiz de var. Biz 3-4 aylık planla gelmiyoruz. Tayinle çatı aday olmaz."

Bakıldığı zaman iki aday da aynı tabana hitap ediyor gibi duruyor? Ne dersiniz?

"Bizim hitap ettiğimiz taban Dursun Özbek dönemini hatırlayabilecek taban. 2015-2018 arası neler vaadedildi neler yapılamadı ve Galatasaray ne duruma düşürüldü onları hatırlayabilecek tabana hitap ediyoruz. Otel projesi yıllık 5 milyon dolar ben veririm deyip 6 yıldır 30 milyon dolar bir gelir kaybı varsa bunun hatırlanması lazım. Riva projesinden 500 milyon dolar gelir bekliyoruz deyip yetki alındıysa projenin bugün geldiği noktaya bakmak lazım. 165 milyon Euro borçla rahmetli Mustafa Cengiz'e yönetim devredildiyse ve UEFA'dan ceza yediysek ve müdafa edemediyse kulübü bir bakmak lazım. Dursun Özbek ve yönetiminin verdiği zararın müdafası rahmetli Mustafa Cengiz'in kurduğu ekibe düştü. Onlar olmasaydı bu ceza hala devam ediyordu belki. Sayın Dursun Özbek ekibi diyor ki biz derhal para koyup Bankalar Birliği anlaşmasından çıkacağız. Bu çok büyük aymazlıktır iş insanı olarak. Siz referans faizi artı bir buçuk yani yüzde 16'larda Türk lirası kullanıyorsunuz yüzde 70'lerde enflasyon olan bir ülkede bu bulunmaz bir avantajdır. Para bu kadar pahalıyken malınızı satarak elde edeceğiniz parayla daha ucuz bir paraya yatırım yapıyorsunuz. Bu akıllı bir şey değil. O bakımdan bütün bunları iyi değerlendirmesi lazım Galatasaraylıların. Bizim hitap ettiğimiz taban da Galatasaray'ın uçurumdan önceki son seçimi olduğunu değerlendirecek üyelerimizdir. Dolayısıyla tabanlarımız çok aynı değil."

Teknik direktör kesin yabancı mı olacak?

"Şimdiki aklımız kesin yabancı olacak. Mancini ve De Zerbi temas kurduğumuz isimlerden ikisi."

Bu yaz yıldız transferi beklensin mi?

"Galatasaray kendi yıldızlarını kendisi yaratmak zorunda. Dolayısıyla böyle bir şey planlamıyoruz."

Burak Elmas ile bir polemik olduğu bilgisini aldık. Nedir bu durum?

"Bir polemik olduğu yok aslında gece yarısından sonra manşet olarak köpürtüldü. Sosyal medya ile çok paylaşıldı. Eski başkanımız Adnan Polat'ın daveti üzerine Gül Baba heykeli açılışına gittik. Ben, sayın Dursun Özbek, sayın Burak Elmas ve tanıdık dostlarımız vardı. Sayın İmamoğlu vardı. Bu seçimleri biraz İstanbul seçimlerine benzettiği için herkes sayın İmamoğlu'nu özellikle vurgulamak istiyorum. Sohbetten sonra şen şakrak şekilde büstün oraya geçtik. Vedalaşma zamanı geldiği zaman sayın Adnan Polat, 'birlik beraberlik ne güzel değil mi' dedi. Ben Burak Elmas'ı 25-26 yıldır tanırım. Hukukumuz olan bir kardeşim ve başkanımız. Adnan Polat birlik, beraberlik, sevgi deyince ben dedim ki Burak Bey'i göstererek "Olmaz" diyor dedim. Çünkü geçen hafta öyle bir demeci vardı. Bu tamamen sitemkar bir diyalog aramızda. Dost diyalogu. Burak Başkan da 'Sizin gibiler olursa olmaz tabii' dedi. Ben 'Kaşınma' dedim. Ama bu tamamen samimiyete, dostluğa dayanan bir şey. Sonra vedalaşıp ayrıldık. Basına düştüğü gibi Adnan Polat'tan bir müdahale söz konusu değil. El sıkıştık ayrıldık."