UEFA, Başakşehir ile 3 senaryo çalıştı, TFF aramadı bile!

Hüseyin ÖZKÖK-AJANSSPOR

Süper Lig’in başlamasına 7 gün kala maçların seyircili oynanması konusundaki tartışmalar Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) ligin ilk yarısının seyircisiz oynanmasına karar vermesiyle yeni bir boyut kazandı.

Aslında bu tartışmaların fitilini TFF Yönetim Kurulu’nun 25 Ağustos günü aldığı ve daha sonra Başkan Nihat Özdemir’in McDonalds sponsorluk anlaşması basın toplantısında hiçbir veriye ve temele dayanmadan yaptığı “1 Ekim'den itibaren tüm maçları yüzde 30 kapasiteyle seyircili oynatmak istiyoruz. Localar tam kapasite olacak” açıklaması ateşledi.

Covid-19 salgınının yeniden yükselişe geçtiği bir dönemde yapılan bu açıklama tepkilere neden oldu. Hatırlanırsa Özdemir, geçen sezonun kalan maçları oynanmadan önce 'ligin son üç haftasını seyircili oynamayı planlıyoruz' demiş ancak bu gerçekleşmemişti.

TFF Başkanı Nihat Özdemir, geçmişteki açıklamalarından birinde aldıkları çeşitli kararlar için “Biz bu kararları laf olsun diye almıyoruz” demişti. Oysa kendi ağzından, alındığı belirtilen çok sayıda kararın akıbetini hepimiz iyi biliyoruz. Mesela “Ligden düşmeyi kaldırırsak dünyaya ne deriz” söylemi veya yabancı sınırlaması kararının ertelenmesi gibi açıklamalar da bunlara eklenebilir.

Nitekim yine Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın önceki gün yaptığı açıklama, Özdemir’in bir kez daha söylediğinin gerçekleşmeyeceğinin net bir kanıtıydı ve zaten hemen ardından da ligi seyircisiz oynatma kararı geldi.

Şu bir gerçek ki, TFF'den Nihat Özdemir vasıtasıyla yapılan açıklamalar ne yazık ki hep tribüne oynama prensibi ile günlük kararlar alınarak yapılıyor ve çoğu yerini bulmuyor. Bu nedenle TFF artık inandırıcılığını tamamen kaybetmiş durumda. Bu yönetimin ülke futbolunu yönetmesinin mümkün olmadığı bariz şekilde ortada.

Nihat Özdemir’in 1 Ekim itibarıyla lig seyircili oynanacak açıklaması sonrası özellikle bilim adamları bu duruma tepki göstermişti. Örneğin Ajansspor’da Kenan Başaran’a konuşan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, TFF'nin 1 Ekim'den itibaren ligi seyircili oynatmasının son derece tehlikeli olduğunu ifade etmişti.

Profesör Ceyhan "TFF, yüzde 30 oranında seyirci alınacağını açıkladı. Böyle bir kriter olamaz. Kriter stat kapasite oranı değil, vaka sayısı olmalıdır. Yani TFF önüne bir vaka sayısı hedefi koymalıdır. 'Vaka sayısı şu olursa, seyirci alırız' diyerek bir hedef belirlemeli. Yoksa, yüzde 30 kapasiteyle seyirci kriteriyle yola çıkılmaz. Ayrıca her stat için yüzde 30 kapasite belirleniyor ama tüm statların fiziki yapısı birbirine benzemiyor.

Mimari yapılarından ötürü birinde seyircilerin birbirine toplam yakınlığı daha düşük olabilir. Liglerin oynatılması gibi önemli organizasyonların planlaması ülkenin durumuna göre yapılır. En başta dediğim gibi, tarih söylenmez, vaka hedef sayısı söylenir. Aksi halde tribünler çok büyük bir bulaş kaynağı olur. TFF yönetimi, 'Kurallara uymayanlara ceza vereceğiz' diyor. İyi de nasıl? Taraftar stattan çıktıtkan sonra öksürdüğünde bunu nasıl kontrol edeceksin? Bu mevzu sadece stadın içiyle sınırlı değil ki!" demişti.

Nitekim Mehmet Ceyhan Hoca’nın söylediklerinin henüz dumanı tüterken Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 2 Eylül Çarşamba günü yaptığı açıklamada Bilim Kurulu'nun futbol müsabakaları hakkında görüş ilettiğini açıkladı.

Bilim Kurulu'nun görüşü ise müsabakaların en azından ligin ilk yarısının tamamının seyircisiz olması yönünde diyen Koca, ''Belli bir döneme kadar, belki yılın ilk yarısı için müsabakaların seyircisiz olması şeklinde Bilim Kurulu’ndan bir öneri var. Yaklaşımımız bu şekilde'' ifadelerini kullandı.

Bu açıklamanın ardından da çaresiz kalan TFF, ligin ilk yarısının seyircisiz oynanacağı kararını vererek bunu kamuoyuna açıkladı. Bunun hemen öncesinde ise Beşiktaş Kulübü'nün “Kombine satmayacağız” açıklaması zaten malumun ilamı gibiydi.

Peki, maçları 1 Ekim'den itibaren, büyük olasılıkla kulüplerin de baskısıyla, seyircili olarak oynatmayı isteyen TFF, bu konuda herhangi bir adım atmış mıydı?

Ligin seyircili başlaması konusunda görüşlerine başvurduğum Şampiyonlar Ligi'ndeki tek temsilcimiz Medipol Başakşehir'in CEO’su Mustafa Eröğüt, TFF’nin kendileri ile herhangi bir şekilde iletişime geçmediğini söylerken, UEFA’nın bir süre önce İstanbul’a bir ekip göndererek kendileriyle 3 değişik senaryo üzerinde çalışma yaptığını söyledi.

UEFA, 'tam kapasite', 'kısıtlı seyirci' ve 'seyircisiz' senaryoları üzerinde durarak, kulüple birlikte gerekli çalışmaları yapıp bir plan hazırlamış. Eröğüt, konuşmamızda bana “Ligde seyircili oynasak bile biz UEFA planı doğrultusunda rahatlıkla stada seyirci alabiliriz, çünkü hazırız” demişti.

Eyalet sistemi ile yönetildiği için statlara seyirci alınması konusunda değişik uygulama ve tartışmalara sahne olan Almanya’da yeni sezonda maçlar seyircili olsa da olmasa da tamamen vaka sayılarına göre planlandı.

'Yeşil', 'sarı', 'kırmızı' olmak üzere, üç risk grubu belirleyen Bundesliga ve federasyon yönetimleri, bir hafta içiresinde 100 binde 5 vaka ve altına yeşil, 5-35 vaka aralığına sarı, 35 ve üstü vaka sayısına kırmızı renk verdi. Yani bir maçın oynanacağı tarih öncesindeki bir haftalık aralıkta gerçekleşen vaka sayıları oynanacak maçın önlemlerinde belirleyici olacak. DFL ve DFB tarafından 31 Ağustos’ta yayınlanan sağlık önlemleri konseptinin 3.0 versiyonu Almanya futbolunda 2020/21 sezonunu tamamıyla bu renklerin üzerine kurgulamış durumda. Artık saha içi, tribün ve stat dışı olarak belirlenen üç bölgede uygulanacak kurallar tamamıyla renklere bağlı olacak.

Diğer yandan Almanya Başbakanı Angela Merkel ile 16 eyalet başbakanı arasında yapılan görüşmenin ardından spor müsabakalarında 31 Ekim tarihine kadar seyirci alınmaması kararı çıkmıştı. Ancak, şu sıralarda bir haftada 100 binde 3,2 vaka sayısı olan Leipzig’de il sağlık kurulunun 8500 seyirci (%20) ile oynama izni vermesi ortalığı karıştırdı.

Bunun üzerine Almanya’nın en etkili eyaleti olan özerk Bavyera’nın Başbakanı Markus Söder, vaka sayısının çıkışa geçtiği bu dönemde statlara kararı delip seyirci alınmasının yanlış algılara neden olacağının altını çizerek, kararın hata olduğunu söyledi. Söder ayrıca, bazı statlara seyirci alınıp bazılarının seyircisiz oynanmasının yarışmayı yaralayacağını da ifade etti. Almanya Federal Sağlık Bakanı da seyirci konusunun ülke eyalet bazında değil ülke çapında genel olarak ele alınması gerektiğini vurguladı.

DFL CEO’su Christian Seifert ise seyircili her maçın Bundesliga için tecrübe olacağını, hataların, gerekliliklerin görüleceğini belirtirken bu konuda ayrıca seyirci davranışları ile ilgili araştırma şirketlerine analiz araştırmaları yaptırılacağını açıkladı. Seifert, bazı statlara seyirci alınmamasının yarışmayı yaralayacağını düşünmediğini, 31 Ekim'e kadar geçecek kısa sürenin böyle bir durumu yaratmasının mümkün olmadığını ifade ederken kulüplerin de bu fikirde olmadığını belirtti.

UEFA daha önce Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de 24 Eylül günü oynanacak olan Bayern Münih-Sevilla UEFA Süper Kupa maçının seyircili olarak oynanacağını açıklamıştı. Ancak Macaristan’da vaka sayısının artması üzerine ülke sınırları kapatıldı ve taraftarlar Budapeşte’ye seyahat etmesi imkânsız hale geldi. Bir değişiklik olmazsa UEFA maçın seyircisiz oynanması kararını alabilir. Ekim'de başlayacak Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi grup maçlarının da yıl sonuna kadar seyircisiz oynanma ihtimali çok yüksek.

12 Eylül’de başlayacak Premier Lig sezona seyircisiz olarak başlamayı planlarken, henüz tarih belirlemeyen La Liga’da da sezonun boş tribünler önünde başlaması bekleniyor. İtalya Serie A’nın kısıtlı da olsa seyircili olarak başlaması planlanıyor. Şu anda oynanan Fransa Lig 1’de de maksimum 5 bin seyirci statlara alınıyor. Hollanda ve Avusturya da sezona kısıtlı sayıda seyirci ile başlamayı planlayan ülkeler arasında.

Yasal uyarı: Bu haber Ajansspor.com tarafından yazılmıştır, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.