Yanlışlıklar komedisi!

Ajansspor konuk yazarı Adnan Dinçer'in yazısı:

Futbol dünyasında ulaşmadığım başarı kalmadı. Ayrıca önemli bir futbol Mehmetçiği olarak(Bilmeyenler ne demek istediğimi araştırsınlar!) sanki yoktan var ettiğim futbolcuların da eğiticisi önemli başarıların sahibiyim. Hatırlatmasalar da hatırlanmaya ihtiyacım yok. Çünkü bir dönemi inkar eden ve futbolumuzun önünü kesenlerin cambazlıkları gözler önünde! Siz yanlışları baş tacı yaptıkça ben de unutturmaya ve hatta ekmeğimle oynamaya kadar uzanan ayıplarınızla sizleri baş başa bırakmaya devam edeceğim! Futbolumuza daha çok zarar vermemeniz için kendi adıma sonuna kadar mücadele edeceğim! Bunu ülkem, bayrağım, futbolum ve insanlık adına yaptım ve yapıyorum!

Tudor ülkemiz için Galatasaray adına büyük bir kayıptır! Kötü örnek olmuştur Karabükspor’u bırakıp Galatasaray'ın başına getirilerek! Daha o gün tepkimi koydum!(Arşivlere bakın)"Büyük kulübümüze ikinci sınıf Teknik adam olmaz!" diye.! Aslında bu erken uyarıydı. Keşke yahu bu adam ne demek istiyor!? diye birileri sormalı ve karşıtlarım da eleştirmek için yazsalar konuşsalardı! O gün alkış tutanlar transferde ve erken form tuttuğu için takımı erken şampiyon ilan edenlerin cehaleti ortaya çıkmasaydı!

Rıza Çalımbay bizim kendi öz çocuğumuz. Öğrencim ve doğru futbol oynatarak defalarca gerek futbolculuğunda ve gerekse teknik adamlığında tavana vuran başarıların sahibi! Ne Beşiktaş’ta ki kaptanlığı ve ne teknik adamlığına saygı duyulmadı daha sonraları. Doğruları yanlış olarak anlatılmasa da başarıları önemsenmedi! Hala da öyle! Her gittiği takımda yeni futbolcuları ile doğru seçimleri ile oynattığı, yetiştiği ekolün futbolu ile zirve yaptı. Ama ortada artistlik yapanların, gündemi değiştirenlerin sevimliliği ve yalanlarını beceremediği için radikal futbol anlayışı sahiplenilmiyor. Ne verirsen ver ön yargıları aşmak olası değil. Futbol gecelerimizi kirleten kötü ruhlu yorumların kurbanı oluyor. Çünkü sistem bozuk ve acımasız! İsminizin önüne sıfat koyan, insanlık suçu işleyenlerin bir ortamı var futbolda. Sizi alıp nerelerden nerelere taşırlar bilemezsiniz çünkü kötülüğün ölçüsü yok! Ama bir gerçek var futbolumuz ve hazin durumu!. Geçici başarılarla avunan ve bir iki kişiye çanak açan tekelcilik devam ediyor! Skor gücü ve onun fanatikleri kolay aldatıyor! Hal böyle olunca sözde futbol endüstrisi gençleri ve kaliteler harcıyor.

 Yaşamın kalite kontrolü iyi yapılmadığı için tek doğru uyanık geçinenlerin oluyor. Beyaz cam kötü kullanılıyor. Kin ve çıkar ile karışık bir perde arkası dahi olmayan açık kavgaları izliyoruz! Futbol bahane çıkarlar ve adam harcamak şahane düzeninde gemiyi yürütmek için vazgeçtiğiniz gerçeklerin bir gün nasıl döndüğünü görsek de sistem eksik kurulmuş futbolda!

Bu nedenle birçok yıldız, başarılı kişiler adeta aynı plağı dinlemeye zorunlu hale getiriliyorlar. Dün ile yarın arasında olan bu günün çocukları geçmişte onlardan daha başarılı futbol kişilerini ve yaratıcı değerleri tanımıyorlar! Hatta sadece işin artistlerine, magazinine takılıyorlar. Bu gerçekler pas tutsun diye görmezlikten gelinirken sahada izlediğimiz şahsi futbola ve futbolculara vagon vagon servet veren kulüpler batacak kimsenin umurunda değil! Bunu ben değil bir iki istisna dışında sonuçlar ve yerimiz belli ediyor. En basiti sahada oyundan çıkan futbolcu tavırları ile takımı seçen teknik adama nedensiz baskı uygulayan gereksizlikler yorumcudan seyirciye ve başkana kadar ulaşmış ve insan ayrımı yapılmışsa söylenecek söz kalmıyor. Harikalar diyarında yanlışlıklar komedisi sahnelenmiş izlemeye bayılıyoruz. Bu da bizim ruhumuzu besliyor ise alan razı, satan razı ise bizlere de düşen bu şekilde ara sıra haykırmak oluyor. Kızsalar da hatırlatmaya devam etmek benim için kutsal görevdir. Belki bir gün bizi de dinleyen çıkar! Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır!