Çıkartın maskeleri, gerek kalmadı!
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), 11 Haziran'da; Süper Lig’in yeniden başlamasından bir gün önce şu duyuruyu yaptı: "Süper Lig, TFF 1. Lig ve ZTK müsabakalarına ilişkin talimatta değişiklik TFF Yönetim Kurulu 11.06.2020 tarih ve 35 sayılı toplantısında, TFF Sağlık Kurulu'nun önerisi dikkate alınarak Covid-19 Salgını Nedeniyle Ara Verilen Süper Lig, TFF 1. Lig ve Ziraat Türkiye Kupası Müsabakalarına İlişkin Talimat'ta değişiklik yapılmasına karar verilmiştir."
Madde 8/3 aynen şu şekilde yazılmıştı.
“Protokol tribününde yer alacak kişilerin test yaptırma zorunluluğu olmamakla birlikte iş bu talimatta belirtilen sağlık ve sosyal mesafeye ilişkin tüm kurallara uymaları zorunludur.
Bu kişiler stadyumun diğer alanlarına akredite edilemezler, protokol tribünü veya protokol tribünü olarak kullanılan alanlar hariç olmak üzere, akredite alanlara ve soyunma odalarına giremezler. Protokol tribününde yer alan kişilerin akredite alanlara girmeleri halinde 60 günden az olmamak üzere hak mahrumiyeti cezası ve Süper Lig kulübü yöneticileri için 100.000 TL’den 300.000 TL’ye, 1. Lig kulübü yöneticileri için 50.000 TL’den 150.000 TL’ye kadar para cezası verilir."
Protokol insanına virüs-mirüs bulaşmaz!
Düşünün, statta görev yapan herkesin uğraşıp test yaptırması gerekirken protokole giren “ayrıcalıklı” insanların test edilmesine gerek yoktu. Yani aslında “potansiyel risk” unsuru olan bu insanlar virüsü taşıyıp taşımadıkları bilinmeden testleri negatif çıkmış insanlarla aynı ortama sokulacaktı.
Ancak yine aynı maddede bu insanların bulundukları alandan çıkıp başka bir akredite alana girmeleri halinde ağır ceza uygulamalarına tabi olacakları da belirtilmişti. Çünkü madem beyefendiler test yaptırmaktan imtina ediyordu o zaman ihlallerde bunun cezasına da katlanacaklardı. TFF en azından bunu düşünmüştü. Yani talimatta beyaz üzerine siyah yazılmış şekilde ceza belirlenmiş ve adı konmuştu.
Bunu okuyan mantıklı ve rasyonel bir insan ne düşünür? Ama’sız fakat’sız yazılan cezalar uygulanacak.
Ama işte o mantıklı ve rasyonel insanlar TFF ve onun kurullarının nelere “kadir” olabileceğini o anda düşünememişlerdi. Açıkçası ben de bu insanlara ilk anda dahil oldum.
Ağaoğlu koronavirüs dinlemedi, sahaya indi
Sonra Alanyaspor-Trabzonspor maçına geldik. Maçtan sonra Ahmet Ağaoğlu’nun “başrolde” yer aldığı yaşanan olayları burada bir kez daha tekrar etmek istemiyorum. Ama olanların en önemli bölümü Ağaoğlu’nun test edilmeden yer aldığı tribünden ayrılarak test edilmiş diğer insanların bulunduğu tribüne geçmesi hatta bunula yetinmeyip sahaya inerek sporcuları, takım çalışanlarının sağlığını riske atmasıydı.
Bu tespite dayanarak da maçın ardından Ajansspor’da yayınladığımız manşet haberde talimatta yer alan ceza cümlelerini göz önüne alarak Ahmet Ağaoğlu’na en az 60 gün cezanın yolda olduğunu yazmıştık.
Sadece 15 gün hak mahrumiyeti!
Yapılan sevklerin ardından açıklanan cezalarda ise Ahmet Ağaoğlu’na sadece ve sadece 15 gün, onu tahrik ettiği iddia edilen Hasan Çavuşoğlu’na da 7 gün men cezası ile yine yazanın çok altında para cezaları verildiğini gördük. Ayrıca yine 8/3 maddesini ihlal eden Trabzonspor’un iki yöneticisi Yusuf Hayıroğlu ve Ertuğrul Doğan da kişi başına 15 gün men ve 25.000 TL para cezası aldılar.
Yani PFDK kısaca 8 Temmuz günü yazdığım “PFDK, Ağaoğlu için cinlik yaptı” köşe yazımda belirttiğim gibi, çok net olarak birbirinden ayrılması gereken disiplin cezaları ile Covid-19 Talimatında yazılı olarak belirtilen ve bana göre kesin olan akredite alan ihlali cezalarını aynı kap içinde eriterek ortaya tek bir ceza çıkarttı. Bunları da Futbol Disiplin Talimatı’nın (FDT) tahrik anlamına gelen 12 (Haksız Tahrik) ve 13. Maddelerine (Takdiri İndirim nedenleri) dayandırdı.
Bununla birlikte tahrik olmak insan sağlığından bu durumda daha önemliymiş verilen kararlarla onu anlamış olduk. Doğrusu burada Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın görüşü ne olurdu çok merak ediyorum.
Ağaoğlu'na veremezsen Büyükekşi'ye de veremezsin tabii
Bu “komik” cezaların ardından ben de daha sonra yapılacak sevkleri takip etmeye başladım. Odaklandığım madde ise hep Covid-19 Talimatı 8/3 maddesi oldu. Merakım, bu maddeden diğer maçlarda kimlerin disipline sevk edileceği ve alacakları cezaların ne olacağıydı.
Madde 8/3’ten ilk sevk olanlar Yukatel Denizlispor-Gaziantep FK maçı sonrası Gaziantep FK Başkanı Mehmet Büyükekşi ve yönetici Müslüm Özmen ile Denizlispor Yöneticisi Ali Fırat oldular. 7 Temmuz'da yapılan sevklerde içlerinde sadece Ali Fırat ayrıca aynı talimatın 6/12 maddesi yani maske takmamaktan da disipline sevk edilmişti.
PFDK, bu yöneticilerin aldıkları cezaları 9 Temmuz kararlarında açıkladı. Gaziantep FK Başkanı Mehmet Büyükekşi ile yönetici Müslüm Özmen 10’ar gün Denizlispor yöneticisi Ali Fırat 15 gün hak mahrumiyeti cezası alırken yine ve FDT 12 ve 13. Maddeleri “imdada yetişen” maddelerdi. Ancak anlayamadığım sadece 8/3 maddesinden sevk olan iki Gaziantep mensubunun nasıl olup da FDT 12 ve 13 ile indirime tabi tutulup 10 gün ceza aldıkları. Yani tribünü terk etmelerini gerektirecek tahrik unsuru neydi, onu anlayamadık.
Olay şu ki, Alanyaspor-Trabzonspor maçı sonrası verilen cezalar artık PFDK’nın adeta ayağındaki bir pranga gibi olmuştur ve içtihat oluşturmuştur. Bununla birlikte bundan sonra en az 60 gün ve 100.000 ile 300.000 TL arasında cezanın uygulanabilir yanı kalmamıştır. Bu cezaların verilebilmesi için Ahmet Ağaoğlu’nun yaptıklarının çok daha fazlasını tahrik unsuru olmadan yapmış olmak gerekecek herhalde.
Nihat Özdemir'den gelen itiraf
TFF Başkanı Nihat Özdemir Milliyet’te Bilal Meşe tarafından kendisine sorulan kalan haftalarda seyircili maç oynanacak mı sorusuna verdiği cevap yukarıda örneklerini verdiğim PFDK kararlarıyla tamamen çelişmekte.
Şöyle diyor Özdemir:
"Görüyoruz ki bu uyarılara ve önlemlere dikkat eden yok. Maçlara bakın, kimler maske takmıyor? 22 futbolcu, iki teknik adam ve üç hakemin dışından herkes maske takacak. Yani 27 kişi maskesiz olacak, diğerleri maskeli. Yedekler, protokol tribünde oturanlar, sahadaki top toplayıcılar, polisler ve güvenlikçiler bu kurala uyacaklar. Ancak uyan yok. Tüm kulüplere ceza yağdırıyoruz."
TFF Başkanı işin sadece görünen yani maske kısmından suçlama yaparak olaya çok önem verdiklerini anlatmaya çalışıyor ve “tüm kulüplere ceza yağdırıyoruz” diyor. Bahsettiği cezalar sadece maske takmayanlara verilen para cezaları.
Ancak “Covid-19 salgını nedeniyle ara verilen Süper Lig, TFF 1. Lig ve Ziraat Türkiye Kupası müsabakalarına ilişkin talimat” metninde yer alan en önemli madde olan 8/3’ten gerçekleşen ihlallere kendisine bağlı PFDK sadece komik cezalar veriyor ve peşinen alınan ceza kararına UYMUYOR. Çağın en önemli salgını yaşanırken ve devlet bu konuya çok büyük önem veriyorken test edilmemiş bazı insanlar bulundukları alanları aşarak test edilmiş insanları tehlikeye atıyor ve buna “tahrik” kulpu takılarak gerçekten komik “cezacıklar” veriliyor.
Özdemir’i bu bağlamda kesinlikle samimi bulmuyor kendisine ve TFF’ye samimiyet maskelerini derhal çıkartmalarını öneriyorum.