Ceferin: Bakü’deki durumu gözlemliyoruz

13.10.2020 - 16:56 | Son Güncellenme: 13.10.2020 - 17:06

UEFA Başkanı Aleksander Ceferi, EURO 2021 ile ilgili neler söyledi? Şampiyonayı tek bir merkezde yapmak bir çözüm olur muydu? Bakü'deki savaş durumu hakkında ne söyledi? UEFA özel bir durum olursa yer değişikliğine gidecek mi? İşte detaylar...

Ceferin: Bakü’deki durumu gözlemliyoruz

Hüseyin ÖZKÖK / AJANSSPOR

Alman ARD Televizyonu spor servisine bağlı internet sitesi Sportschau UEFA Başkanı Aleksander Ceferin ile bir röportaj gerçekleştirdi. Özellikle EURO 2021 ile ilgili önemli açıklamalar yapan Ceferin, çeşitli konulardaki görüşlerini de dile getirdi.

-2020 Avrupa Şampiyonası şimdi 2021’de yapılacak. Turnuvanın sizin düşündüğünüz şekilde gerçekleşeceğine inanıyor musunuz?

Ceferin: Şu anda planlarımız tamamen düşüncelerimiz doğrultusunda ilerliyor. Şubatta size turnuvayı bu yaz dolu statlarda oynayacağımızı söyleyebilirdim. Ama 1 ay içinde her şey değişti. Bana şubatta bana dünyayı durduran bir pandemiye hazır mısınız diye sorsaydınız size çıldırmış gözüyle bakardım. Ama şu anda çok hazırlıklıyız. Şu anda geçen yıldan daha akıllı ve kuvvetliyiz çünkü şu anda her şeyin olabileceğini biliyoruz.

-Turnuva 12 ülkede yapılacak. Şampiyonlar Ligi’nde yaptığınız gibi şampiyonayı da tek bir merkezde yapmak bir çözüm olur muydu?

Ceferin: Şu anda bunu düşünmüyoruz ama çeşitli varyasyonlara dönebiliriz. Seyircisiz veya % 30, 50, 70 kapasite ile seyirci önünde yapma konusunda düşünceler üzerinde çalışıyoruz. Çok sıklıkla söylediğim gibi seyircili fikri bir turnuva için sempatik bir düşünce ama bizim için pandemiyi göz önünde almadan plan yapmak kolay değil. Şu anda bu durum bizi mutlu etmiyor ama biz Euro 2021 ve bu görevin çözümünü bulacağız. Bu bizim için büyük bir meydan okuma olacak ama ben gelecek yıl turnuvanın oynanacağına eminim.

-Euro 2020 Michel Platini’nin rüyasıydı. Bu kararı o zaman siz de verir miydiniz?

Ceferin: Bu turnuvayı bu şekliyle bir daha destekleyeceğimi düşünmüyorum.

-Eğer turnuvanın tek ülkede yapılma durumu ortaya çıkarsa Almanya’nın turnuvayı düzenleyen tek ülke olma ihtimali var mı?

Ceferin: Bunun üzerine henüz düşünmedik. Tabii ki böyle bir turnuvayı Portekiz ve Almanya’da bu sezon yaptığımız gibi düzenlemek için alternatif olabilecek çok az ülke var. Almanya bunu yapabilecek durumda. Ama bunu henüz düşünmedik. Şu anda bu şekilde devam etmesi konusunda pozitif düşünüyoruz.

-12 şehirden biri de Bakü. Şu anda orada bir savaş söz konusu?

Ceferin: Dürüst söylemeliyim ki şu anda durumu gözlemliyoruz. Birkaç hafta önce başladı ve bizim için yeni bir gelişme. Bununla ilgili henüz çok fazla düşünceye sahip değiliz. Biz politik değil bir spor organizasyonuyuz. Bu nedenle politik mücadelelere karışmak istemiyoruz. Ama olanlar üzücü ve umarım yakında barış içinde çözüme ulaşır.

-UEFA özel bir durum olursa yer değişikliğine gidebilir mi?

Ceferin: Bu konu üzerine konuşmuyorum ama biz gerekirse turnuvayı 12, 11, 10, 3 veya tek bir ülkede yapabiliriz. Turnuvayı istediğimiz şekilde düzenleyebiliriz. Burada problem bu turnuvaya çok büyük emek harcadık. Her şey hazır. Eğer değişikliğe gidersek bu çok büyük bir yük olurdu.

-Pandemi döneminde kendinizi genel olarak nasıl hissediyorsunuz?

Ceferin: Çok korkunç bir durum var ortada. Sadece futbol için değil. Şu anda olanlar hesaplanır şeyler değil ve bizi en çok huzursuz eden de bu. Ne kadar süreceğini bilmiyoruz. İlacın ne zaman bulunacağını bilmiyoruz. Çok panik yaşıyoruz. Çok fazla popülizm var. Güzel bir dönem değil. Ama böyle durumlardan daha güçlenmiş ve akıllanmış olarak çıkılabilir.

-UEFA’nın üzerinde çok büyük bir baskı var. Oyuncuların sağlığı için neler yapıyorsunuz?

Ceferin: İnanılmaz güçlü bir sağlık konseptimiz var. Tam sayıyı bilmiyorum ama ağustostan beri 420’den fazla uluslararası maç düzenledik ve hiçbirinde ciddi bir vaka olmadı. Spor sadece büyük bir endüstri değil aynı zamanda çok sayıda insanı çalıştıran büyük bir ekonomik piyasa. Spor çok önemli. Çünkü insanlara sevinç kaynağı oluyor ve onlara umut aşılıyor. Bununla birlikte hükümetlerin sporun devam edebilmesi için yardım etmeleri gerekiyor.

-Şampiyonlar Ligi bu sezon çok geç başlıyor. Bununla birlikte çok yoğun bir takviminiz var. Jürgen Klopp ve Arsene Wenger Uluslar Ligi’ni en anlamsız turnuvalardan biri olarak ilan ettiler.

Ceferin: Jürgen Klopp’a sempatim çok fazla ve onun Liverpool antrenörü olarak söylediklerini anlıyorum. Eğer Alman Milli Takımı antrenörü olsa başka şeyler söylerdi. Arsene Wenger’e gelince. UEFA’nın bu tip açıklamalara cevap vermekten çok daha önemli işleri var. Bazı insanlar dikkatleri üzerine çekmek istiyor. Uluslar Ligi harika bir organizasyon. Milli maçlar kulüpler için çok önemli. Bunu göremeyen bütünü de anlayamaz.

-Jürgen Klopp futbolun bu kadar maça ve çok fazla kazanca ihtiyacı olup olmadığını sorguluyor

Ceferin: Hepimiz, antrenörler ve futbolcular da dahil, ücretlerinde kesinti yaparsa bu kadar kazanca ihtiyacımız kalmazdı. Altyapı ve kadın futbolunu eğer geliştirmek istemiyorsak o zaman kazanca da ihtiyacımız kalmaz. Futbolun gelişimini, altyapılardaki büyük yetenekleri geliştirmek istemiyorsak, o zaman kazanca da ihtiyacımız yok. UEFA’nın büyük bir kazancı yok. Elde edilen gelirlerin % 90’ı ulusal federasyonlara ve kulüplere dağıtılıyor.

-Koronavirüsten etkilenen kulüpler var. Bu kulüpleri desteklemek için planınız var mı?

Ceferin: Özellikle orta büyüklükte ve küçük kulüpler çok zorlanıyor. Şu anda pandeminin UEFA üzerindeki finansal etkilerinin ne olacağını tam olarak bilmiyoruz. Şu anda her şey geçene kadar beklememiz daha sonra da nasıl yardım ederiz ona bakmamız gerekiyor. Sadece kulüplere değil. Federasyonlara da. Durum şu anda çok belirsiz. O nedenle şu anda maçları oynatmaya çalışıyoruz. Çoğunlukla da seyircisiz veya çok az seyirciyle.

-Seyirci dediniz de. Budapeşte’deki Süper Kupa maçında stat bayağı doluydu. Bunun için de çok eleştiri geldi. Çünkü Budapeşte risk bölgesine giriyor. Neden o kadar çok seyirciyi içeri almak istediniz?

Ceferin: Evde oturup hiçbir şey yapmadan eleştirmek çok kolay. Eleştiren insanlar bunu yapıyor. Diğerleri, yani UEFA’da çalışan bizler, bir şeyleri değiştirmeye insanlara umut vermeye çalışıyoruz. Biz bununla birlikte insanlara futbolda en önemli unsurların seyirci ve futbolcular olduğunu göstermek istedik. Diğer her şey ikinci planda. Ancak dürüstçe söylemeliyim ki, herhangi bir şey olmadığı için eleştiriler de kesildi. Çünkü biz iyi bir iş çıkarttık. Önceden eleştirenlerin maçtan sonra iyi bir iş çıkarıldığını ve böyle maçlar için umut edilebileceğini söylememeleri çok tipik bir durum. Şimdi onlar bir sonraki organizasyonu bekleyecekler ve o zamana kadar bir şey yapmayacaklar. Böyle şeyleri sevmiyorum ve desteklemiyorum.

-Futbolun taraftar olmadan geleceği var mı?

Ceferin: Hayır bunu düşünmüyorum. Futbol taraftarsız gerçek futbol değil. Dediğim gibi futbolda en önemli unsurlar futbolcu ve taraftarlar. Budapeşte’de 16.000 seyirci ile bizim için çok duygulu bir maç olduğunu söylemeliyim. Normale dönmüş gibi hissettik. Tekrar geri geleceğiz ve tanıdığımız futbolu yine eskisi gibi yaşayacağız. Tarihte çok şeyler yaşadık. Pandemiyi de geride bırakacağız. Pozitif olmalıyız. Avrupa’daki siyasetçiler de pozitif olmalı. Gerçek bir lider insanlara pozitif konuşmalı. Sonra istiyorsa gitsin istediği yerde ağlasın. Ama dışarıya karşı hep pozitif görünmeli ve her şeyin daha iyi olacağını söylemeli. Çünkü her şey daha iyi olacak.

Senin için hazırladığımız haberler