Cenk Ergün'den çarpıcı açıklamalar

Türkiye Futbol Federasyonu’nda çalışan, 2003-2006 arası Trabzonspor’da Pazarlama Direktörlüğü yapan ve 2006’dan beri Galatasaray’da görev alan, Sarı-Kırmızılı kulübün idari menaceri Cenk Ergün, özel açıklamalarda bulundu. Ergün’ün, özellikle de çok eleştirildiği Kevin Grosskreutz olayıyla ilgili anlatacakları vardı. İşte Ergün’ün öne çıkan sözleri:

‘TFF bizi huzuruna bekliyor’
“Biz aynı gün Telles ve Melo’yu gönderiyoruz. Oyuncular burada ama İnter’e transferleri gerçekleşebiliyor. Kevin’in ise buraya gelmesi gerekti ve havada saatler kaybettik. Büroktatik şeyler... Hastaneye götürüyoruz, kontrol oluyor, noter yoksa TFF huzurunda sözleşme imzalaması gerekiyor ve 23.50’de imza atıyor, o belge gelecek bu belge gidecek derken... ‘Neden transferi son güne bıraktınız?’ diyorlar. İnter de son gün transfer yaptı, olabiliyor. Burada vakayı değil, sistemi eleştirmek gerek.”

‘Bizimle yaz kampı geçirmedi’
“Grosskreutz zaten sakatlıktan yeni çıkmış durumda. Pat diye ‘Yarın maç var koyalım’ seviyesinde değil. En az 1 aya ihtiyacı var. Bizimle yaz kampı da geçirmedi. 1 ay içinde toparlanacak. Pozitif tarafından bakarsak 2 ay kaybedecek. Ocak ayından itibaren de bizimle olacak. Birçok mevkide oynayabiliyor. Teknik heyet çok önem veriyor. Yaşı (27) da uygun, uzun dönem faydalı olacak.”

‘Felipe Melo dürüst davrandı’
“Melo bize dürüst davrandı. Gitme isteği hiç bitmedi. Kariyerine bakın; 2 seneden fazla oynadığı takım yok. Bizde 4 sene oynadı, 3 şampiyonluk ve sayısız kupa kazandı. Benim gözlerimin içine bakarak ‘Burada misyonum doldu. İnter beni istiyor. Gidebileceksem bırakın beni gideyim’ dedi. En son güne kadar İnter peşini bırakmadı. Melo her takımda her zaman iş yapar.”

‘Sneijder’den vazgeçemeyiz...’
“Sneijder burada güzel zaman geçirdi ve daha da geçirmek istiyor. Sadece Galatasaray’da değil, özel yaşantısı ve milli takım kariyerinde de hedefleri var. Bu hedeflere en uygun platform şu an için Galatasaray. Onun takım değiştirmek gibi bir düşüncesi yok, keza bizim de ondan vazgeçme bir niyetimiz... Kısa süre içinde nihayete erecek. Ama Melo’da da gördük, nihayete erse bile her şey olabiliyor.”

‘Transferde limiti aştık’
“UEFA, ‘Sen sahadaki Fair-Play ruhunu ekonomine de uygula, borcu aşmış-batağa girmiş kulüpleri bu yapıda istemiyorum’ diyor. Birtakım kurallar, gelir-giderde limitler var. 3 senelik dilimlere bakılıyor. Bütçende belli oranda eksiye gitme hakkın var. Biz 2011-2014 arası bu limiti aştık. Sınır eksi 30 milyon Euro. 2 sene içinde UEFA bizden bu standarta ulaşmamızı istedi ama bu şekilde devam edersek sene sonu bu mümkün değil. Bu yüzden 5 Ekim’de toplantı ve görüşme durumları olacak. Özellikle son transfer dönemi yaptıklarımız pozitif. Transfer dönemini artı ile kapadık. Zamanı genişletmeleri, bize bir fırsat daha vermeleri ve durumu düzeltmemiz için konuşacağız. Galatasaray önemli bir değer bu UEFA organizasyonunda. Biz de Şampiyonlar Ligi’ne bir şeyler katıyoruz.”

‘Bu takım değişecek’
“Bu takım daha da değişecek. Takım gençleşecek ve değişecek. İkisi aynı anda olacak. Kalitemizi düşürmeden artırarak devam edeceğiz. Beklentilerin olduğunu biliyoruz. Biz batıya açılan pencereyiz. Kuruluş mottomuz Türk olmayan takımları yenmek. Hedefimiz de Avrupa’da en üst nokta.”

‘3 farklı başkan mı?’
“Türk futbolunda en büyük sorun istikrarsızlık. Bunu sadece biz değil yabancılar da söylüyor. Geçenlerde Avrupa Kulüpler Birliği Kongresi’ndeydim. İspanya ve İtalya’dan arkadaşlar ‘Yine mi değişikilik oldu? 3 ayrı başkanla mı çalıştın?’ gibi sorular sordular. Adamlara inanılmaz geliyor. Bu kadar belirsizlik içinde çalışmak kolay değil.”

‘Taraftarın tepkisi haklı’
“Taraftar istediği tepkiyi vermekte haklı. Ne yazık ki günlük hayatımızda da sabırsızlık var. Ortada birtakım gerçekler var. Bütün kupaları kazandık. 41 tane sözleşmeli oyuncumuz var ve 8 transfer yaptık. Öyle ‘O oyuncu var, parayı bastıralım getirelim’ demekle olmuyor. Geçmişe nazaran çok sıkı kontrol ve sert yaptırımlar var.”

Cenk Ergün’den inciler
*Podolski’nin uyum sorunu yok. Performansı artacak. 2.5 milyon Euro’ya alındı. Çok daha yüksek bonservis verilse kimse bir şey demezdi. Kolay olmuyor yeni ülke, yeni bir futbol mantalitesi, deplasman ve kamp mantığına alışmak... Hatırlayın Suarez’in Barcelona’da ilk golünü atması haftalar sürdü... 

*Jose Rodriguez henüz 20 yaşında. Kendi gençlerimizden de aynı başarıyı bekliyoruz. İyi bir örnek.

*Denayer’in kalitesi ortada. Her pozisyonda oynayabiliyor.

*Sinan Gümüş büyük yetenek. Hamza hoca Türk futbolunun en önemli değeri. Kenara çekilip oturmamış, futboldan hiç kopmamış, hep sahada olmuş, çalıştırdığı her takımda başarılı olmuş ve o takımları hep bir üst seviyeye çıkarmış. Bu noktayı hak eden çok isim vardır ama “En çok kim hak ediyor?” derseniz en tepeye Hamza Hoca’yı koyarım.

Metin Karabaş / FANATİK