Fatih Altaylı'dan çarpıcı sözler! Derbi, Fikret Orman, Şenol Güneş...

24.04.2018 - 00:16 | Son Güncellenme: 24.04.2018 - 00:16

Fatih Altaylı'dan çarpıcı sözler! Derbi, Fikret Orman, Şenol Güneş...

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Bloomberg HT'de yayınlanan Spor Saati programında spor gündemini değerlendirdi. Altaylı, yarıda kalan Fenerbahçe - Beşiktaş derbisi, Şenol Güneş ve Fikret Orman hakkında çarpıcı sözler sarf etti.

TBMM 98 YAŞINDA!

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Bloomberg HT'de yayınlanan ve Fatih Kuşçu'nun moderatörlüğünü yaptığı 'Spor Saati' programında birbirinden önemli açıklamalar yaptı.

Bugün mecliste yaşanan olaylarla ilgili yorumda bulunan Fatih Altaylı, ''Böyle bir günde bugün çok çirkin görüntüler izledik. 'Bari bugün yapmayın' diyebileceğimiz bir gündü. Çocuklar kadar olamadılar ama yine de neşe doluyor insan. Ulusal egemenliğimizin pekiştiği gün ve bunun çocuklara armağan edilmiş olması muazzam bir olay. Bugün dolaşıyordum. Japonya'da bile çocuklar Türkçe şarkılarla 23 Nisan'ı kutluyorlardı. Çok hoştu... Atatürk'e bir kez daha minnettar olup, şükredelim ve Tanrı'ya dua edelim. Bugün 23 Nisan diye Fenerbahçe amblemi basıp üstüne 4 yıldız koymuşlar. Kavga dövüş nereye kadar, böyle şeyler güzel şeyler... Spor eğlencedir.'' ifadelerini kullandı.

FİKRET ORMAN AMACINA ULAŞMIŞ GİBİ GÖZÜKÜYORDU'

Fenerbahçe- Beşiktaş derbisinden yaşanan olayları değerlendiren Altaylı, ''Komplo deniliyor ama şuna bakmak lazım. Orada o olayları yapan taraftarlar, daha önce nerede oturuyorlar. Herkesin artık stadyumlarda yeri belli. Bu adamlar daha önce maça gelmişler mi? Daha önce o koltuklarda oturmuşlar mı? Hangi grubun üyeleri? Bunları tespit etmek bugünün imkanlarında çok önemli. Benim tanıdığım Fenerbahçeliler, 'O adam hep orada oturur ve zaman zaman taşkınlıklar yaparlardı' dediler. Bunların hepsi Emniyet ve Fenerbahçe'nin yapacağı işbirliğiyle olacak şeyler. Eğer Şenol Güneş'in başına, para diyen var, koltuk parçası diyen var. Sarı bir şey atılıyor. Ben koltuk parçası gibi gördüm. Ben ilk anda sarı gibi gördüm. Muhabirlere sordum, 'Koltuk parçası' dediler. Mesele şu; Şenol Güneş'in kafasına gelmese, yere yıkılmasa ve kafasına dikiş atılmasa, bu olayın vahameti anlaşılmayacaktı. Olay, Şenol Güneş'in kafasına bir şey gelip, maçın yarıda kalması ilk kez olmuyor. Bunlar o stadyumda daha önce de yaşandı. Başka stadyumlarda da yaşandı. Fenerbahçeliler alınmasın, genel bir olaydan bahsediyorum, sadece orada yaşandı demiyorum. Aynı şeyler Olimpiyat Stadı'nda da yaşanmıştı. Beşiktaşlıların da başına gelmişti. O güne özel kurulan 1453'müdür nedir o grup bir daha ortaya çıkmadı. Fenerbahçe Stadı'nda Galatasaraylı futbolcular soyunma odası koridorunda tartaklandı. Bir sonraki maçta Galatasaraylı taraftarlar tribündeki her şeyi koparıp sahaya attılar. Yüzlerce koltuk, onlarca sandalye... Her şeyi sahaya attılar. Peş peşe oldu... Oradan bir rezalet. Bir intikam duygusu içerisinde... Bunun daha önce sana bu hale geleceğini söylemedim mi? Aylardır burada Fikret Orman'ı işaret etmiyor muyum? Ne dedim ben? Fikret Orman, Galatasaray-Fenerbahçe rekabetine girmek ve bu rekabetin parçası yapmak için ortamı sürekli geriyor demedim mi sana? Defalarca vurgu yapmadım mı? Maçtan sonra Fikret Orman'ın röportajını izledin mi? Bana sorarsan; gayet mutlu. Amacına ulaşmış biçimde duruyordu. Algı! Yanında Ahmet Ağaoğlu da vardı. Nerede yapıldı bilmiyorum.'' şeklinde konuştu. 

'Maçta kumpas var' iddialarını değerlendiren Altaylı, ''Evet bu provokasyon olabilir ama bunun içinde futbol adamları geliyor. Fenerbahçe başkanı bu işin içinde belki yok ama Fenerbahçe ve Beşiktaş teknik direktörleri ile Beşiktaşlı yöneticiler ortamı sürekli gerdiler ve durum buraya geldi. Sürekli laf sokuşturmalar. Tribünleri karşı karşıya getirme çabaları... Bunun arkasında tezgah var mı bilmiyorum. Mühim olan o tezgaha uygun ortamı yaratmamak. Kumpas olabilir ama kumpası isteyenlerin istediği ortamı yaratamamak gerekiyor. Tüm kulüplerin takkeyi önüne koyup, 'ulan biz ne halt ediyoruz?' diye düşünmesi lazım. Cezalar verilecek. Fenerbahçe belki kupadan men edilecek belki önümüzdeki yıl kupaya katılamayacak. Tatsız bir şey. Futbol dışında bazı sonuçlar elde edilecek. Diyarbakır'da oynanacak şahane bir kupa finaline gölge düştü. Bunun Galatasaray'ın yaptığı enayilikle de alakası var. Orada muhteşem bir derbi oynanacaktı. Geçen hafta çok ağır yaralar alan futbolumuz oldu. Bu olaylar Şenol Güneş'in kafasının yarılmasından daha önemli... Şenol Güneş'in Yeni Malatyaspor maçından sonraki konuşması çok güzel. Burada mevzu Şenol Güneş'in başının yarılması değil. Vay dikiş sahte, vay kafasında kan yok. De ki sahte; kafasına bir şey gelmedi mi? Tüm maç sakindi de Şenol Güneş'in kafasına bir şey geldi, kafası yarılmadı ama o pozisyonunda mı gözüktü? Zaten maç çığrından çıkmış. Gözlemci ve hakem raporu burada. Her şey yazıyor. Sevkler isim isim yazıyor. Bunları biz de TV başında zaten gördük.'' ifadelerini kullandı. 

ŞENOL GÜNEŞ ÇOK AĞIR VE İDDİALI LAFLAR EDİYOR

Şenol Güneş'in Yeni Malatyaspor maçından sonra yaptığı açıklamaları yorumlayan Fatih Altaylı, ''Bunu iki boyutlu görmek lazım. Birincisi spor medyası A'dan Z'ye sıkıntı içerisinde. İzlenen haberler, taraflı bakış açıları, menfaat karşılığı yapılan ve yapılmayan haberler... Bunu ben buradan da sıklıkla söylüyorum. Türk medyasındaki felaketin birkaç kat katmerlisi spor medyasında! Spor medyasını A'dan Z'ye savunurum deme hakkına sahibim ama bu özel olayda Şenol Güneş'in çok da haklı olmadığını düşünüyorum. Hürriyet Spor'u ben çok eleştiriyorum çünkü bazı boş gereksiz işler yapıyorlar ama ben gazetecilik açısından eleştiriyorum. Bu meselede Şenol Güneş'in sözlerini tam sayfa haber yaptılar mı? Dikişin gerçek olup olmadığını araştırmış olmalarından rahatsız olmuş Şenol Güneş... Haberin öznesiyle konuşursun ama haberin öznesinin iddiaları arasında tartışmalı unsurlar varsa bunları ayrıca araştırma hakkına sahiptir gazeteci... Hürriyet o sırada yapmış ve doğru da yapmış. Şenol Güneş 'evet kafam yarıldı' diyor. Bunu ona veya doktora da sorabilirsin. Aldığın bilgiyi yazarsın ama yazmadılarsa orada Şenol Güneş haklı. İşine gelmeyen bir cevap aldın diye bunu saklamazsın. Sakladılar mı bilmiyorum dikkatimi de çekmedi. Şenol Güneş çok ağır ve iddialı laflar ediyor. Bunun üzerine ertesi gün Aykut Kocaman'la konuşuyorlar. Kim konuşmak istedi onu bilemem. Duyduğum kadarıyla Aykut Kocaman 'cevap hakkımı kullanmak istiyorum diye Hürriyet Spor Servisi'ni aramış'. Onu da veriyorlar. Onun üstüne Şenol Güneş kızıyor. Aykut sert konuşmuş evet... Fakat bunun kabahatlisi gazeteci değil. Bunun kabahatlisi varsa döner Aykut'a kızarsın. Aykut dese ki 'Ben böyle şeyler söylemedim' tamam ama hayır değil. Hürriyet Gazetesi de Aykut Kocaman'a 'hocam çok sert oldu' demiş. Kocaman da 'tamam' demiş ve gazeteye koymuşlar. Ben burada abuk subuk konuşcam ve canlı yayın olmayacak. Sen bunları kesip koymayacaksın ve sana kızacaklar. Adam konuşmuş ama Şenol Güneş, Hürriyet'e kızıyor. Kimsenin ruh hali düzgün değil. O sonuçları herkes alabilir, o federasyon ve hakemlerle herkes muhattap oluyor ama gerginlik olunca sonuç böyle oluyor. Tüm tarafları ben burada haksız buluyorum. İkisi de gerginliği yumuşatacaklarına gerginliği tırmandırıyorlar. Hakemin raporunda 'Gökhan Gönül bana 'sahaya dönelim mi?' diye sordu' yazıyor. Yani hakemin haberi var durumu oluşuyor.'' dedi.

FEDERASYON BANA 'BİZ KUMPAS MUMPAS ANLAMAYIZ' DEDİ

Derbide verilecek kararla ilgili federasyondaki yetkililerle görüştüğünü söyleyen Altaylı, ''Federasyonda da çok net bilgiler yok. Ben federasyonla konuştum. Onlar da, 'Kumpas mumpas biz anlamayız' dediler. Futbolun kurallarına göre kararı vereceklerini söylediler ben de 'o zaman sizin için zor olmayacaktır' dedim. Onlar da size göre zor değil bunlar futbolda her hafta oluyor. İkinci ligde, üçüncü ligde, birinci ligde her yerde! Bunun 5 katı olaylar oluyor ve biz bunların kararını veriyoruz. Büyük takımlar arasında olduğu için bu kadar gündem oldu yoksa her hafta bu tarz olaylar önümüze geliyor.'' ifadelerini kullandı. 

CUMHURBAŞKANI MAÇLA İLGİLİ ÇOK DOĞRU VE İYİ ANALİZ YAPTI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın derbi hakkındaki yorumunu çok doğru bulan Altaylı, ''Sayın Cumhurbaşkanı vallahi çok doğru ve iyi analiz yapmış. Her şey anlattığı gibi oldu. Şunu söylemeliyim. Cumhurbaşkanı sağolsun spora inanılmaz destek verdi. Bunca saha bunca imkan bunca yatırım bunca kolaylık bunca vergi indirimi... Ne gerekiyorsa yapıyor fakat biz millet olarak bu kadar desteğe karşı herhangi bir doğru işimiz yok. Tüm federasyonlarda daha iyi başkanlar ve içeriden gelmiş, haketmiş başkanlara imkan sağlanması olabilir. Onlar da ellerinden geleni yapıyor. Söylediği her şey doğru ama şuna ben katılmıyorum. Madde atılıyor tamam ama seyirciye futbolcuların en yakın olduğu nokta korner köşeleridir. 45 seneden fazla futbol seyrederim, hep yabancı madde oradan atılır. 1970'lerde Anderlechtli futbolcunun beline gelen ayvayı benim yanımdaki adam attı. Sarı kocaman bir ayvaydı. O da korner çizgisinde atılmıştı. Maddeler hep oradan gelir. Fair Play aslında sporla ilgili değil hayatla ilgili bir terimdir. Siyasette, ekonomide, iş dünyasında, ikili ilişkilerde, ticarette ne kadar Fair-Play'sek sporda da o kadar Fair'iz... Bunu hayat felsefesine getirmek lazım. 'Düzgün insan' olmak lazım ama ne yazık ki bizim genlerimizde Fair-Play ile ilgili bir sorun var.'' dedi.

FİKRET ORMAN'IN HEDEFİ; FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ REKABETİ YARATMAK

Fikret Orman'ın Fenerbahçe-Beşiktaş rekabeti yaratmak istediğini söyleyen Altaylı, ''Fikret Orman maçtan sonra sanki bir Fransız gibi konuşuyor. Gayet memnun ben sana söyleyeyim. Hedef, Fenerbahçe-Galatasaray rekabetinin yerine Fenerbahçe-Beşiktaş veya Galatasaray-Beşiktaş rekabeti yaratmak. Bunu da bir ölçüde başarmış oldu. Bu Fenerbahçe'nin değil hepimizin sorunu. Fenerbahçe yönetimi suçluyorsa Beşiktaş meselesine bakmak lazım. O zaman kimi suçluyordu? Ona bakalım. Herkesin başına her an bu tarz şeyler gelebilir. Bu gerginliği hep birlikte ortadan kaldırmalıyız. Bunun bir tür bayram ve eğlence olduğunu anlamak zorundayız. O yüzden senin ülkendeki futbol para etmiyor. İngiltere'de Margaret Thatcher müthiş işler yaptı ve bugün İngiltere liginin değeri milyonlarla ölçülemiyor. En seyredilir lig. Birbirine saldırmayan, birbirini kandırmayan ve ahlaklı insanların olduğu bir futbol oynanıyor.'' ifadelerini kullandı. 

KURALLARA GÖRE; FENERBAHÇE HÜKMEN MAĞLUP SAYILMALI

Çarşamba günü verilecek karar hakkında yorumda bulunan Fatih Altaylı, ''Herkes başka bir şey söylüyor. Futbol içinde bir beklenti olacaksa; Beşiktaş lehine bir tescil bekliyorum. Normali odur ama neler konuşulacak, neler yapılacak ve araya kimler girecek, bilmiyorum. Birisi dedi ki, 'Kaldığı yerden devam edecek'. Biraz garip olabilir. Olimpiyat Stadı'nda yarım kalan maç ne olmuştu? Normali hükmen mağlubiyet diye düşünüyorum. Maçı Şenol Güneş tatil etmedi. Hakem tatil etti. Onların raporlarında ne varsa TFF ona bakar. Burada Şenol Güneş'in kafası kanadı o yüzden tatil ettim demiyor. Şenol Güneş'in düştüğünü gördüğü için maçı hakem tatil ettiğini söylüyor. Raporda 'kafası kanadı diye tatil ettim' demiyor. O tartışmalar anlamsız... Hakem raporu ne diyorsa; gerçek odur. Kurallar gereği Fenerbahçe'nin hükmen kaybetmesi gerekiyor. Fenerbahçe de o taraftar grubu falan işin içinde kumpas varsa araştırılır ama o isimlerin tribünlerden men edilmesi lazım.'' ifadelerini kullandı. 

Şenol Güneş'in 'mesleğe serserilerin ve ahlaksızların girdiğini görüyorum' sözlerini değerlendiren Altaylı, ''Futbolculara geçmişte de böyle bir yakıştırma yapmadım. Tanıdığım eski futbolcular arasında ne serseri ne ahlaksız vardı. Orada da her meslek grubunda olduğu gibi garip adamlar olabilir ama genelleme yapmış, bu çok yanlış. Baba Hakkı bir daha geldi mi? Lefter bir daha geldi mi? O günlerdeki adam gibi adamlar var mı? Yüzlercesini sayarım burada. Çoğuyla arkadaşlığımız hala sürüyor. Hepsini tanımaktan gurur duyuyorum. Artık adamlık hep laflarda...'' dedi.

MESELE ŞENOL GÜNEŞ'İN KAFASINDA KAN OLUP OLMAMASINDA DEĞİL

Aykut Kocaman'ın Aykut basın toplantısında çok iyi başladı ama çok kötü bitirdi. Kendisi söylüyor kafasına cisim atıldı, göğsüne su şişesi geldi. Bir şey gelmiş mi? Gelmiş. Mesele bir şey gelmesi. Hatırla sene 1987, Galatasaray tribününden Fransız yan hakemin kafasına bir şey atılıyor. Galatasaray ceza aldı mı? Aldı. Sonuç olarak bir şey atılması, yasak! Bir şey atıldığı zaman sıkıntı. Bir şey atılmasını normal karşılamayacaksın. Hakem raporunda kandan bahsetmiyor. Kan man demiyor. Mesele kan değil. Kanasa ne olur kanamasa ne olur? Zaten bütün mesele Şenol Güneş'te değil ki... Ben o sırada aşağıda stüdyodaydım. Bana yönetmen arkadaşım mesaj yolladı. 'Fenerbahçe-Beşiktaş maçı tatil edilmeye gidiyor, büyük olaylar var' dedi. O anda Şenol Güneş'in kafasına bir şey atılmamıştı. Kale arkasındakiler daha önce Fenerbahçe taraftarına gelmedilerse ve bu organizasyon için bilet alındıysa; bu ayrı bir soruşturma meselesi. Orada güvenliği sağlamak Fenerbahçe Kulübü'nün işi. Zaten Aziz Yıldırım da olayları görünce kalkanlı polislerin oraya gitmesi için talimat veriyor. Aziz Yıldırım da işin nereye doğru gittiğini görüyor. Fenerbahçe bu işi organize etti diyemem demem de. Aptal olmak lazım. Bu organizasyonsa bu da ortaya çıkarılır. Bu meseleyi Şenol Güneş'in kafasındaki kana indirgemek son derece anlamsız. Kocaman, kendi soyunma odalarında Şenol Güneş'i yaralamışlar demeye getirdi. Daha ne desin? Çok üzücü bir durum. 

GALATASARAY ALLAH TARAFINDAN BİRAZ DA HAKEM TARAFINDAN MAÇI KAZANDI

Galatasaray'ın Alanyaspor maçını değerlendiren Fatih Altaylı, ''Felaket bir maç izledim. Başta Belhanda olmak üzere... Hoca da onla oynama konusunda ısrar ediyor. Bir maç iyi oynadığını gördüm. Belhanda ve Feghouli çok kötüydü. Allah tarafından biraz şans biraz hakem tarafından maçı kazandık. Türkiye liglerindeki ne yanlış ne de son doğru ofsayttır eğer yanlış ise. Ben maçı izlerken ofsayt diyordum. Ofsayt diye de ayağa kalktım. Hakem vermedi galiba dedim ve Muslera kırmızı kart gösterecek zannettim. İlk tepkim ofsayttı. Kamera açısından ofsayt gibi duruyor. Piyero yaptılar mı yapmadılar mı bilmiyorum. Ben de gölge daha geride olduğu için 'ofsayt' dedim. Benim diyeceğim şu; bütün bir ligde olan hatalar tartışılmazken bunun bu kadar tartışılır olma sebebi, Galatasaray'a karşı total bir saldırı olmasının göstergesi. Niye bilmiyorum. Galatasaray bunlara alışkın bir kulüp. Hakem hatasından bol ne oluyor? Beşiktaş'ın maçında Quaresma'nın göğsüne gelen tekme neden tartışılmıyor? Beşiktaş kazandığı için mi? Aynısını iki sezon önce Fenerbahçeli bir futbolcu Galatasaraylı oyuncuya yapmıştı. Sabahtan akşama kadar kırmızı karttı. Beşiktaş maçında o pozisyona kırmızı kart gösterilmedi. O hatadan sayılmaz mı? O pozisyonu yapan futbolcunun açıklamasındaki fotoğrafa bakıyoruz. Sabahtan akşama kadar kırmızı kart. 'Elimizden geleni yaptık' rakibin göğsüne tekme atmaksa, 673 kişi de bu fotoğrafı beğenmiş. Aferin onlara!'' ifadelerini kullandı. 

FENERBAHÇE'NİN ŞAMPİYON OLMASI İMKANSIZ

Şampiyonluk yarışını değerlendiren Fatih Altaylı, ''Fikstürü kolay gözüküyor ama bana kalırsa Fenerbahçe'nin şampiyon olması imkansız. Fenerbahçe'nin işi çok zor ama Galatasaray'ın dördüncü olma şansı hala sürüyor. Bu futbola bakarsan da gayet muhtemel. Üçüncü olması kuvvetle muhtemel, ikinci olması plase, şampiyon olması ise sürpriz. Yine de bütün maçlarını kazanırsa şampiyon olacak tek takım da Galatasaray. Açıkçası Galatasaray tüm maçlarını da kaybedebilir. Beşiktaş maçı çok kritik. Alanya'da oynadığı futbolu oynarsa; asla şampiyon olamaz. Hiçbir maçı da yenemez. Başakşehir karşısındaki gibi futbol oynarsa Beşiktaş'ı yenebilir. Her maçın dinamiği farklı. Kendi sahasında farklı dediğimiz Galatasaray, Akhisar'a karşı 2-0 yeniliyor. Beşiktaş maçından sonra Akhisar'a deplasmana gidecekler. Galatasaray'ın Allah'ı koruduğunu görmüştük ama o Akhisar'ı nasıl yenecek? Galatasaray'ın işi bana sorarsan çok zor! Muslera yine muazzam oynadı. O parayı alan kaleci öyle oynamalı diyorum. Yien muazzam oynadı. Onu elinden, ayağından öpmek lazım. Onun sayesinde Alanya'dan puan kayıpsız dönüldü. Sinan Gümüş konusunda ne kadar haklı olduğumu yine gösterdi. Sonradan girdiği her maçta 'Fatih Altaylı çok haklı' demek için oynuyor. Hala oynatılmıyor. Bunlara verilen para haram olsun. A'sından Z'sine tamamında kötü teknik direktörlük hayatımda görmedim. Galatasaray taraftarına birinin ders vermesi lazım. Birinci dakikada oyuncunu ıslıklıyorsun. Abe alçaklar! İmparator dediğiniz adam o sporcuyu sahaya çıkarıyor. Yere göğe koyamadığın saygından bir beş dakika bekle. Maçtan sonra oynayamazsa; elbette protesto hakkına sahipsin. Daha sahaya çıktığın anda Yasin ve Lato'yu protesto etme hakkına sahip değilsin. Sen mi bu takımın kadrosunu yapacaksın? Sen kimsin? Bu bağıranların büyük bölümü Galatasaray'dan beleş biletle sahaya giren alçaklar. Olmaz mı hala? Her kulüpte var. En ateşli taraftarın olduğu bir yer var ya, Galatasaray Mağazacılık A.Ş oraya bir mağaza açtı. Galatasaray'ın tüm mağazaları dahil en düşük satışı yapan mağaza tribündeki o mağaza. Sıfıra yakın satışı var. O en ateşli ve hiçbir şeyi beğenmeyen taraftar grubunun olduğu mağaza, tüm mağazaların içinde en az hasılat yapanı. Hemen hemen sıfır... Ondan sonra futbolcu beğenmez onu beğenmez. Hadi gidin, serseriler! Sizi kim beğensin!'' dedi.

MUSTAFA CENGİZ KENDİ HALİNDE BEYEFENDİ BİRİ

Mustafa Cengiz'in açıklamalarıyla ilgili konuşan Altaylı, ''Birincisi ben başkanların çok konuşmaması gerektiğini söylüyorum. Mustafa Cengiz'in de en büyük hatası çok konuşmak. Çok konuştuğun zaman yanlış şeyler söyleyebilirsin. Burada çok konuşuyorum ve abuk subuk konuşuyor olabilirim ama bunlar beni bağlar. Bu lakırdıları eden kişi Rıdvan Dilmen değil mi? Bu konularda, derinlik ve sığlık konularında en son konuşacak kişi Rıdvan Dilmen'dir. Mustafa Cengiz kendi halinde bir adam. Mütevazı alçak gönüllü ve zor zamanda taşın altına elini koyan bir isim. Galatasaray tarafından başkanlıkla onurlandırılmış bir beyefendi. Abidik gubidik işlerle derinlik devreye sokulacaksa o Rıdvan denen 'şeytan' lakaplı kişi gidecek aynaya bakacak. 'Ulan benden daha beteri bu memlekette var mı?' diyecek. Sürekli siyasetten ve Sinan Çetin'den bahseden o, her deliğe girip çıkan o. Bir şey yapılacaksa ilk o yapar. Siyaset bu lige hiç müdahil olmuyor. Fikrini söylüyor olabilir ama sahaya yansıyan bir şey görmedim. Başakşehir maçında Cumhurbaşkanı konuşuyor, Galatasaray rahat kazanıyor. Demek ki böyle bir şey de yok. Derinlik, sığlık yok. Rıdvan Dilmen'e demişler ki, 'Karşındakini nasıl bilirsin?' o da demiş ki, 'Kendim gibi'.'' şeklinde konuştu. 

Habertürk

Senin için hazırladığımız haberler