Mehmet Altıparmak, Fenerbahçe Beni Kaçırmak İstedi İlhan Cavcav Engelledi

Akın Ungan
22.12.2022 - 13:03 | Son Güncellenme: 22.12.2022 - 13:39

Teknik direktör Mehmet Altıparmak, dört büyükte oynayanların ayrıcalıklı olduğunu söyledi. Altıparmak, "Fenerbahçe beni kaçıracaktı. İlhan Cavcav engelledi" dedi.

Mehmet Altıparmak, Fenerbahçe Beni Kaçırmak İstedi İlhan Cavcav Engelledi

Salim MANAV - AS İşler

Herkes Süper Lig'in şampiyon teknik direktörlerini konuşur. Ancak alt liglerden takım şampiyon yapmak da hiç kolay değildir. Oranın ayrı bir kimyası, ayrı bir matematiği vardır. O toprağı en iyi tanıyan ve en başarılı isimlerin başında gelen isim Mehmet Altıparmak'tır.

1. Lig’de 3 sene üst üste 3 ayrı takımla; Büyükşehir Belediye Erzurumspor, Gaziantep FK ve Hatayspor'u şampiyon yaparak Süper Lig'e taşıdı Altıparmak. Süper Lig'de de çalıştı. Ancak üç-beş maçtan fazla sabır göstermeyen futbol sistemimiz Altıparmak için de farklı işlemedi. Mehmet Altıparmak, "As İşler"in konuğu oldu. Son olarak geçen sezon Kocaelispor’u çalıştıran deneyimli teknik adam ile renkli bir sohbet gerçekleştirdik.

Katar'da üçlü defans modası vardı

Müthiş bir finale sahne olan Dünya Kupası, siz teknik adamlar açısından ne tür değişiklikler getirdi? Yeni şeyler öğrendiniz mi?

Öğrenmekten ziyade yenilik olarak neler var, bunlara yoğunlaştık. Bu turnuvada, diğer yıllara göre bana göre en büyük faktör, bütün takımların ve oyuncuların tamamen hazır olarak gelmiş olmaları. Çünkü hep sezon bittikten sonra yapılırdı Dünya Kupası, haliyle oyuncular da mental olarak hazır hissedemiyorlardı kendilerini. Bu anlamda en hazır Dünya Kupası oldu diyebilirim. Bir diğer farklılık ise takımların daha çok 3’lü defans sistemine dönmeye başladıklarını gözlemledik. Daha önce de vardı bu sistemler fakat benim daha çok dikkat ettiğim husus bu oldu. 3’lü defans sisteminin ne şekilde uygulandığı ve bütün takımların nasıl defans yaptığıydı. Herkes kendisine göre bir sistem belirlemiş, bu çok güzel bir durumdu bence.

İlgini Çekebilir
Alex de Souza Fenerbahçe'nin hocası olacak
Habere Git

1. Lig'de şampiyonluğun formülü baskılı futbol

Mehmet Altıparmak demek 1. Lig’de şampiyonluk demek. Formülünüz nedir hocam?

Benim kendime has bir oyun sistemim var. Genelde önde basmayı seven ve bu baskıdan da süre olarak, ne olursa olsun taviz vermeyen bir teknik direktörüm. Benim gittiğim takımlarda bu böyledir. Şampiyon olacaksanız eğer, daima yediğinizden fazla atmalısınız. Biz de bu sistemle oynuyoruz, taraftar da bunu istiyor. Gittiğimiz takımlarda da buna uygun kadrolar kurmaya çalışıyoruz. Tabii burada bizim kadar, kulübün yöneticileri ve şehrin potansiyeli de önemli. Biz, bize inanıldığı takdirde sonucu vermeye çalıştık daima. Fakat maalesef günümüzde çoğu hoca istediği takımı kuramıyor çünkü menajerler, başkanlar veya başka kişiler biraz daha fazla müdahale ediyor. Zira sizin kısa süreli kötü gidişatınıza da artık tahammül edilmemekte.

Menajerler başkan üzerinde hocadan daha etkili

Son yıllara baktığınızda, kulüp yönetimleri üzerinde menajerler teknik direktörlerden daha mı etkili ve hatta yetkili?

Şu an için öyle, çünkü başkanlarla teknik direktörler devamlı görüşemeyebiliyor yoğunluktan dolayı. Fakat menajerler öyle değil, devamlı başkanla birlikte. Haliyle başkanları da çok fazla etkiliyorlar konuşmalarıyla. Sonuç olarak da başkanlar onların sözlerine önem vermeye başlıyor. Burada yanlış bir durum yok aslında ama başkan transferleri hocaya sorunca bir yerden sonra menajer de haliyle kendi oyuncusunu öneriyor, bu sefer ortalık karışmaya başlıyor. Siz de teknik direktör olarak fikrinizi belirttiğinizde tamamen çakışma yaşanıyor. Bu yüzden ben daima gittiğim kulüplerde birlikte hareket etmemiz gerektiğini söylerim. Benim de çok menajer arkadaşım var ama şahsen menajerim yok mesela.

Fenerbahçe beni kaçıracaktı Cavcav engelledi

Futbolculuk kariyerinizde üç büyüklerden birisinde forma giyseydiniz her şey daha farklı olur muydu sizce?

Yüzde 100 daha farklı olurdu. 90’lı yılların başlarında ben Gençlerbirliği’ndeyken iki defa Fenerbahçe’den ve bir kere de Beşiktaş’tan olmak üzere teklifler gelmişti bana. O zamanlar futbolcular da kaçırılırdı. Bir yerde saklanır ve transfer zamanı gelince imza attırılırdı. Bizim de bu tarz bir durumumuz olmuştu Fenerbahçe ile ama rahmetli İlhan Cavcav çok zeki birisiydi, ne yazık ki beni bir türlü bırakmadı. Ben çok istendim aslında ama hep yanımdakiler gitti…

İlgini Çekebilir
ÖZEL | Berke Özer'in yeni takımı belli oldu!
Habere Git

Dört büyükte oynayana pro-lisans kolay

Pro-lisans almanın ölçütü nedir ve alınırken 4 büyüklerde oynamış olan kişilere imtiyaz sağlandığını düşünüyor musunuz?

Evet, düşünüyorum. Hatta düşünmeyi geçin, direkt sağlanıyor bu bir gerçek. Ülkemizde ne yazık ki bu kulüplerde oynarken de 1-0 öndelerdi, bırakınca da önde devam ediyorlar. Ben pro-lisansımı belli süreçleri geçerek tam 9 yılda alabiliyordum, şu ankiler ise 6 senede alıyorlar. Bu tabii ki büyük bir haksızlık her anlamda. Ben şunu savunuyorum; kimsenin hocalığını konuşmuyoruz, belki çok da iyi hocalar evet ama bir sistem varsa, o sistem kişilere
göre bozulmamalı. Uygulanmaya devam edilmeli. Pro-lisanssız çalışılamaz diyorlar, yine de çalıştırılıyor. Bu kurallar çiğneniyor ve herkes bir yol tutturup gidiyor ne yazık ki. En çok üzüldüğüm ise herkes her şeyi biliyor ama bir çözüm üretilmiyor, tamamen siyasetin içinde devam ediyoruz. Dönüp bakmıyoruz, herkes Dünya Kupası’ndayken biz neden Faroe Adaları, Cebelitarık ile oynuyoruz diye. O yüzden de bu şekilde devam edildikçe, olumlu bir gelişimin
yaşanması zor.

Kuntz'u getirerek yerli hocalara küfür ettiniz

TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi, bu hafta 6 aylık icraatlarını anlattı. Siz nasıl buluyorsunuz?

Mehmet Büyükekşi’yi çok yakınen tanımadığım için, çok da bilgim yok ama dışarıdan baktığım zaman görüntü olarak iyi olsa da bana göre A Milli Takım’daki Hamit Altıntop ve Stefan Kuntz hamlesi çok yanlış bir hareketti. Birçok Türk hocamız var, yeni geliştirenler var kendilerini. Bizim Türk hocalarımıza zaman verilse, şans tanınsa hepsinden daha iyisini
yapar. Fakat maalesef bizde sabırsızlık durumu var. Siz Alman Ümit Milli Takımı’nda hiçbir şey yapmamış olan Stefan Kuntz’u, Türk Milli Takımı’nın başına getiremezsiniz. A Milli Takım, deneme yanılma yeri değil. Bunu illa yapacaksak, kendi öz evlatlarımızla yapalım. Kuntz’u A Milli Takım’a getirerek, bütün Türk hocalarımıza küfür etmiş
oldunuz. Çünkü A Milli Takım bir “ruh” yeridir ve Kuntz’un da Hamit Altıntop’un da bu ruhu yansıtabildiklerini düşünmüyorum. Bu anlamda federasyonu eleştiriyorum fakat diğer alanlarda da güzel gelişmeler oluyor, dilerim arkası gelir.

Niye yabancı oyuncu 3 milyon, biz 300 bin alıyoruz diyorlar, sebep ortada...

İki ligde de çalışmış bir teknik adam olarak, size göre 1. Lig mi daha zor yoksa Süper Lig mi?

Her anlamda 1. Lig çok daha zor Süper Lig’den. 1. Lig’de mali gücünüz çok iyi olmayabiliyor, o yüzden kalite biraz daha düşük olduğundan çok daha fazla kaos ortamı oluşuyor ve herkes şampiyon olabilmek için mücadele ediyor. Her takım birbirini yenebiliyor, böyle bir sistem var orada. Süper Lig’de ise hemen hemen her şey az çok belli olduğundan o
kadar zorlama durumu olmuyor. Oyuncu kalitesi de artıyor tabii. Ben Kasımpaşa’da çalışırken bir taktikten bahsediyorum, hemen uygulamaya geçiyor oyuncu. Ama 1. Lig’de o taktiği 2-3 hafta çalışıyoruz, hâlâ uygulayamıyoruz. Profesyonellik anlamında da bu durum geçerli. Süper Lig’de saat 15.00’te idman varsa oyuncular 13.00’te fitness salonunda oluyor. 1.
Lig’de ise biz oyunculara özel fitness programı hazırlıyoruz, niye geldin, niye gelmedin diye bunlarla uğraşıyoruz. Test yapıyoruz, "Hocam ne testi, ne gerek var" diyorlar. Kendilerini fazlasıyla yeterli görüyorlar, böyle profesyonellik olmaz. Ondan sonra niye yabancı oyuncu 3 milyon alıyor, biz 300 bin alıyoruz diyorlar. Sebep ortada..."

Kasımpaşa'da duran topa bile karışmaya başladılar

Kasımpaşa’daki ayrılık sürecinizden bahsedebilir misiniz? Neden sonuna kadar gidemediniz?

Açıkçası belli başlı sebepler sıralayamam ama ben işime çok fazla karışılmasından hoşlanmayan bir hocayım. Kimseyi de karıştırmıyorduk. Kasımpaşa’da da belki de tarihinin en iyi yüzdesini yakalayıp, en iyi yerde bırakan hocalardan birisiyimdir herhalde. Burada enteresan bir düzen var, o da işimize karışıldığı vakit bizde şu soru oluştu: "İyi
gittiğimiz halde bu kadar müdahale ediliyorsa, kötü gittiğimiz zaman ne yapılacak?" Çünkü biz o dönem çok iyi gidiyorduk ancak duran topu kullanacak oyunculara bile karışıyorlardı. Sanki biz personelmişiz gibi muamele gördük. Biz, Türk futbolu için çalışan hocalarız ve bunu kabul edemeyiz. O dönemki oyuncularla da aramızda hâlâ çok iyi bir bağ var, Fode Koita ile baba oğul gibiyiz mesela. Yani ben iddaa ediyorum eğer o dönem devam etseydik, kesinlikle Avrupa Kupaları’na gitme şansı yakalardık.

Ayrılırken gerekçelerini çok fazla anlatmıyorsunuz, neden?

Biz teknik direktör olarak iyi bir dönem de geçirsek kötü bir dönem de geçirsek bir yerden ayrılırken daima yalnız oluyoruz. Sadece ayrılan hoca bir-iki satır açıklama yapıyor, onun dışında antrenörleri savunabilecek düzeyde yeteri kadar dernek, federasyon vs. olmadığı için hocaların arkasında duran kimse olmuyor. Ayrılık süreci kötü olup da ona rağmen 4-5 defa daha aynı kulübü çalıştıran hocalar oluyor, ben buna da anlam veremiyorum. Bu gibi
durumlar için nasıl ki benim iki takım seçme hakkım varsa, kulüplerin de öyle bir kısıtlaması olması gerekmektedir. Bu sorunlar da ancak ve ancak oturup planlama yaparak düzelir.

Futbocularımızda okuma yok, görgü yok

Futbolcularımızın eğitim seviyesi ne durumda? Bir gelişme var mı?

Bu işin içerisinde eğitim de çok mühim bir yer tutuyor. Futbolcularımız kusura bakmasınlar ama çoğu ilkokul, lise bitirip hemen futbolculuklarıyla, şöhretleriyle ilerlemeye çalışıyorlar. Okuma yok, konuşma yok, görgü yok… Git röportaj ver diyoruz, "Hocam ben konuşamam" diyor. Bu işi yapıyorsun, nasıl konuşamazsın? Bu sorun için de önerim, federasyon; oyuncu eğitimi, görgü, davranış vs. için bir program geliştirebilir. Ne olursa olsun biz Türk’üz ve
ülkemiz gibi futbolumuzu da yükseklerde görmek istiyoruz. Herkesin niyetinin güzel olduğunun farkındayım. Benim bu isteklerim, önerilerim sadece Türk futbolunun gelişimi içindir.

Senin için hazırladığımız haberler