"Galatasaray'da kırmızı alarm"

26.08.2019 - 08:37 | Son Güncellenme: 26.08.2019 - 08:43

"Galatasaray'da kırmızı alarm"

Kadro var, ‘icraat’ yok - Şansal Büyüka / Milliyet

Galatasaray’ın karşısına çıkacak takımın hocası olsanız, elinize rakibin kadrosu geldiğinde çekinir, hatta ürkersiniz. Kabul edelim ki Falcao gelse de, gelmese de Süper Lig’in en güçlü kadrosu Galatasaray’da... Ama bu kadro adının, gücünün, yeteneğinin hakkını veriyor mu derseniz, hayır vermiyor. En azından şimdilik vermiyor. Zaten verse, lige iki maçta bir puanla başlar mı?-Kendinizi Konyaspor’un sol beki Ferhat’ın yerine koyun. Karşısında ele-avuca sığmayan Emre Mor var. Emre tehlikesini savuşturuyor, bu defa Feghouli’yi karşısında buluyor. Feghouli gidiyor, gerilerden Mariano kopup geliyor. İnsanın başı döner, sarhoş olur, dağılır. İşte Galatasaray’da rakibi, rakip oyuncuyu darmadağın edecek bir kadro var ama henüz “icraat” yok.- Nzonzi gelince, Seri biraz daha öne çıktı, biraz daha göründü. Ama “Barcelona, bonservisi için 50 milyon euro verdi” denilen adam mı derseniz, asla değil... Bu konuda birileri bizimle dalga geçmiş olmalı... İkinci yarıda Jevtoviç’e basışı da VAR’a gitmeden kırmızı olmalıydı.- Nzonzi’den ne haber diye soranlara; Sevilla’da, Roma’da ortaya koyduğu görüntünün gerisindeydi. Ama bunu ilk maça verelim Nzonzi iyi oyuncu... Ancak son 15 dakika gösterdi ki, Galatasaray’ın savunma yumuşaklığına henüz çare olamadı.-Konyaspor ilk beş dakikada ciddi anlamda etkili oldu. Sonrasında, yenik duruma düşene kadar sadece Galatasaray’ı durdurmaya ve kovalamaya çalıştı. Allah’ı var, savunmanın göbeğinde Ali Turan ve Anicic kendilerini parçaladı. Orta alanda, sonradan boyama değil, doğuştan “civciv” kafa olan Jonsson muhteşem bir direniş gösterdi. Son saniyede attığı beraberlik golü hiç kuşkusuz bu muhteşem direnişin ödülü oldu.- Galatasaray ilk beş dakikanın dışında maçı adeta rakip ceza alanının çevresinde oynamasına rağmen, özellikle ilk yarıda akılda kalan , “Bu da nasıl kaçtı” denilecek tek pozisyon bile yaratamadı. Bu yarıda Luyindama, Nzonzi, Diagne, Donk gibi “kulelerin” tek hava topuyla bile buluşamayışına şaşırdığımı söylemeliyim.- İkinci yarıda Feghouli gerçek yerine, sağ kenara geçince müthiş bir rüzgâr yarattı. Öyle ki, bu rüzgârla Konyaspor savunması “kuru yaprak” gibi sağa-sola savrulmaya başladı. Feghouli vurdu, Serkan karşıladı, Adem vurdu, Serkan çıkardı, Babel vurdu, kılpayı dışarı gitti. Galatasaraylılara bu saç-baş yolduran pozisyonlar için aslan payını kaleci Serkan’a verebilirsiniz, “futbolun mucizesi” diyebilirsiniz, vuruş becerisindeki eksikliğe bağlayabilirsiniz. Ama ne olursa olsun ilk 60 dakikanın golsüz geçilmesi inanılacak gibi değildi.- Konyaspor golü yiyince “Korkunun ölüme faydası olmadığını” anladı. Ligin hücum gücü en zayıf takımlarından biri olmasına rağmen Galatasaray yarı alanına yerleşti. Tam o sırada bir de Seri atılmaz mı? Ne olursa olsun, Galatasaray takımının kendi sahasında, kendi seyircisi önünde bu kadar geri çekilmesi, zamana oynamayı beceremeyişi şampiyon kadroya asla yakışmadı. Bir panik, bir dağınıklık, maçı izleyenler gözlerine inanamadı. Son saniyede gelen beraberlik golünde Konyalı oyuncular birbirine girdi, top sahipsiz kaldı, o kadar zaman geçti, buna rağmen Galatasaraylı tek oyuncu bile o topa müdahele edip uzaklaştıramadı.- 5-0 bitse “Normal” diyeceğimiz maç 1-1 bitti. Galatasaray maç boyu ezici baskısına rağmen kaçırdığı gollerin, son 15 dakikada bir eksik kalışın ve son derece “berbat” savunma anlayışının faturasını çok ağır ödedi. Konyaspor 15 dakika geldi, golünü attı, puanını aldı ve gitti. Futbolun şakası da yok, acıması da... Bunu bir kez daha anladık. Umarım Galatasaraylı oyuncular da anlamıştır.la kırmızı kart yüzde yüz doğruydu.

Galatasaray kilidi açamadı - Osman Şenher / Milliyet

Konyaspor gibi oyunu kendi sahasında kabul ederek 10 kişiyle defans yapan takımları yenmek kolay bir iş değil. Aykut Kocaman herhalde Türk Telekom Stadı’na beraberlik için gelmiş. 60 dakika hücumu düşünmeyen, oyunu kendi sahasında kabul eden, bir tek Bajic’i önde bırakıp takım olarak savunma yapan bir futbol sergiledi. Galatasaray golü buluncaya kadar bekleriyle sağdan soldan, Babel, Emre Mor, Diagne ile, bu gruba Seri’yi de koyabiliriz, hep gol aradı. Ama boş alan bulamadı. Kaleyi bulan şutlarda da çok iyi bir kaleci olan Serkan Kırıntılı topun filelere gitmesine izin vermedi. Sarı-kırmızılılar Babel ile golü bulduktan sonra rakibin oyun sistemi tamamen değişti. Stoperleri de dahil olmak üzere hep hücuma çıktılar. Seri’nin 75. dakikada kırmızı kart görerek oyundan atılması, Galatasaray’a pahalıya mal oldu. Ne olursa olsun sezonun başı, bir kişi eksik oynamak kolay bir iş değil. Şu an eminim sarı-kırmızılıların gerçek performansı bu değil. Eksik de kalmış olsa futbolcuların daha farklı mücadele etmesi gerekirdi. Herşeyden önemlisi de Şampiyonlar Ligi’nde oynayacak bir takımın panik ve telaş yapmaması lazım. Demek ki fizik olarak daha hazır değiller.Donk, Luyindama ikilisi gayet başarılıydı. Donk, Marcao’nun yaptığı hataları yapmıyor, yere daha sağlam basıyor. O da öyle bir şanssızlık yaşadı ki, Konyaspor’un attığı golün pası onun ayağına çarpan top oldu. Diagne’yi herkes eleştirebilir ama ne olursa olsun rakip defansa basıyor. O da arkadaşları kadar mücadele ediyor. Girdiği bir iki gol pozisyonu da var. Birini Konyaspor’un başarılı kalecisi Serkan Kırıntılı çıkardı. Birinde de kaleyi tutturamadı. Seri daha şu an Cim Bom’a alışma dönemini geçiriyor herhalde, ağır kalıyor. Tekniği çok iyi ama ikili mücadelelerde fizik olarak rakiplerinin altında görünüyor. Yeni transfer Nzonzi belli ki kumaşı ve fiziği iyi bir futbolcu. İlk maçına çıktı, o kadar da önemli hatalar yapmadı. Babel golü attı, iyi niyetle koştu, mücadele etti. Feghouli ağır bir hastalık geçirdi. Böbreğindeki taşı düşürdü, buna rağmen dün en gayretli oyunculardan bir tanesiydi. Benim takımda gördüğüm eksiklik, biraz daha çabuk mücadeleci futbol oynamaları gerekir. Denizlispor karşısında geçen hafta olduğu gibi, dün geceki maçın son yarım saatinde de tempo düşüktü. Ama hepsi çok kaliteli futbolcular, itirazım yok. Pozisyon olarak kendilerini daha iyi hazırlamaları lazım. Galatasaray’ın rakiplerinin bir tane silahı var. Hızlı futbol oynayıp, çok koşmak. Bu silahı sarı-kırmızılı futbolcular rakibine vermemeli. Sonuçta 75 dakika daha iyi oynayan, golü arayan Galatasaray 10 kişi kaldıktan sonra galibiyeti koruyamadı.
süper lig

Fatura ağır oldu - Mehmet Demirkol / Fanatik

Babel’in golü 60’da gelene kadar toplamda 2-3 dakika dışında maç hep Konyaspor sahasında oynandı. Yüzde 76 topla oynama, yüzde 89 pas başarısı. Konya ise yüzde 65’deydi. Galatasaray tam 31 orta yapmıştı. 16 şut çekmişti. Ama isabetli şut 4, demarke şut sıfırdı. Bundan Galatasaray adına çıkacak sonuç şu. Oyuncular deneyimli ve oyunu - Emre Mor dışında - çok iyi biliyorlar. Özel yetenekleri var. Ancak birbirlerini tanıma ve oyun otomatiği açısından henüz işin başındalar. Genelde ligin 2. maçında bir şampiyonun öndeki 6 oyuncusundan 4’ü yeni olmaz. Maçın başında Konya’nın üst üste kazandığı kornerler sonrasında Aslan 2 pozisyonun ardından 3. bölgeye yerleşmeyi bildi ve Konya için çıkış bırakmadı. Eksik kalan hücumu genişletememeleriydi. Bu sıkışık oyunda aranan oyuncu Belhanda’dır. Ve tabii iyi bir santrfor performansı. İkisi de yoktu. Kırmızı kart sonrası bu kadar yeni bir takımın eksik kalmasının sonuçları da ağır olabiliyor. Son saniye golü de bunun faturası oldu.Gecenin sorusuBu zeminler neden her stadyumda kötü? Eğer bu iklimde olmuyorsa ne kadar karşı olsam da suni çime geçelim kurtulalım.Maçın starı Bir yıldız performansından bahsetmek gerçekten zor. Ancak diğer oyunculardan biraz daha farklı görünen Babel’di. Galatasaray oyunu 2. yarının başında genişletince istediği şansları buldu. Ve savunmadan sekerek girse de golün de kahramanı oldu.Maçın olayıDiagne’nin ıslıklanması. Çalışmadığını, işe yaramadığını söyleyemeyiz. Ancak gol atmayan santrfor her zaman eksik kalıyor. İki yarıda da 2 kez altı pas içinde tek vuruşluk şanslar buldu. Falcao baskısı fazla yük yapıyor gibi.Kısa mesajTransfer sezonu lig başlamadan bitmeli. Bu kadar birbirini tanımayan oyuncuyla yüzde 20 hazır olmak bile mümkün değil.

Kırmızı alarm - Ali Ece / Fanatik

İlk 45’te top yüzde 75 oranda Galatasaray’daydı. Fakat Belhanda’nın yokluğunda 2.5 bölge diye tabir edilen akınların tehlikeye dönüştüğü alanda, toplar yeterince seri şekilde ayaklardan çıkmadı. Donk ve Nzonzi sade ve direkt paslarla takımı geriden çıkarsa da Emre Mor halen yetenekli olmak ile verimli oynamak arasındaki önemli farkı anlayamadığı için Galatasaray ilk 45’te topla oynamaktan çok topla oyalandı!Fatih Terim haklı olarak ikinci yarıya Emre Mor’u oyundan alarak başladı. Çok daha fazla pozisyon bulan bir Galatasaray izlemeye başladık. Nzonzi’nin gönderdiği uzun diyagonal top sonucu Babel perdeyi açtı. Ancak Galatasaray golden sonra frene bastı. Seri’nin kırmızı görmesiyle daha fazla frene basmak zorunda kaldı tabii ama 90 artılardaki topla hiç çıkamadan geriye gömülmek çok pahalıya patladı!Gecenin sorusu10 kişi kalınca frene basmak anlaşılır. Ancak Galatasaray üstelik de evinde oynarken 90 artılarda nasıl olur da hiç paslaşarak çıkamaz, geriye bu kadar ezbere gömülür?Maçın starıBabel, Beşiktaş’ta da olduğu gibi gole en çok ihtiyaç olan anda sahneye çıktı. Ancak Denizli’deki dağınık Galatasaray’ı maç 11’e 11 oynanırken toparlayan Nzonzi’nin katkısı oldu.Maçın olayıSantradan önce de oyundan çıkarken de Galatasaray taraftarının azımsanmayacak kısmının Diagne’ye iyi durumda olmamasına rağmen desteklemesi. Falcao gelene kadar Diagne’ye destek mantıklı ama Diagne de karşılığını daha fazla vermeye çalışmalı.Kısa mesajBu maçtan sonra Galatasaray yönetiminin ne yapıp edip, Falcao’yu transfer ederek ilk iki maçta da puan kaybetmenin kötü havasını dağıtması gerek. Ayrıca Fatih Terim oyun disiplini konusunda da ekstra hamleler yapmalı!

Yüzde yüz doğru - Deniz Çoban / Fanatik

Hakem Mete Kalkavan üç yılın ardından Türk Telekom Ali Sami Yen’de ilk kez maça çıktı. Kendi adına yönettiği sezonun ilk maçında performansı vasatın üzerindeydi, ekibiyle uyumluydu. Bence başarılı bir şekilde tamamladığı maçta iki kritik karar vermek zorunda kaldı. İlki oyunun hemen başındaydı. 3. dakikada Galatasaray ceza sahasına gelen top, Diagne’nin koluna geldi. Konyasporlular penaltı beklediler. Diagne’nin kolu doğal konumdaydı, vücudundan ayrılmamıştı. Top önündeki Konyasporlu oyuncunun kafasından yön değiştirerek geldi. Bence hakemin devam kararı doğruydu.Acımasız müdahaleİkinci kritik karar 73. dakikada yaşandı. Seri, rakibi Jevtovic’e yaptığı hareket sonrası hakemden sarı kart gördü. VAR devreye girince kartın rengi kırmızı oldu. Seri’nin ayağı dizden gergindi. Kramponunun vidalarıyla, rakibinin ayak bileğinin daha üst kısmına, acımasız ve yaralayıcı müdahalesi vardı. Tüm bunlar ciddi faullü oyunun tarifi gibiydi. Dolayısıyla kırmızı kart yüzde yüz doğruydu.

Spor yazarları, Galatasaray ile Konyaspor'un 1-1 berabere kaldığı maçı yorumladı.

İşte o köşe yazılarından bazıları...

Senin için hazırladığımız haberler