Güneş: 'F.Bahçe-Trabzon rekabetine ihtiyacımız var'

13.02.2020 - 18:39 | Son Güncellenme: 13.02.2020 - 15:40

A Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş, Milli takımın Euro 2020 macerası öncesinde gündeme dair açıklamalarda bulundu. 

Haber Global'in konuğu olan Şenol Güneş'in sözlerinden önemli satır başları şu şekilde:

Avrupa Şampiyonası'na katılacağımız kesinleştikten sonra bir boşluk oldu. Ama biz o boşluğu organizasyon için hazırladık. Hem kamp yerleri, hem rakiplerle konuşup maç programları yaptık. Mart'ta iki maçımız var, Slovenya ve Avusturya ile deplasmanda oynayacağız. Liglerin bitimiyle birlikte Antalya'da Azerbaycan ve Kuzey İrlanda ile oynayacağız. Arkasından da Hırvatistan ve İrlanda ile iki maç daha oynayıp kamp yerine geçeceğiz. Azerbaycan'da kendimizi ev sahibi olarak görüyoruz. İnşallah gruptan çıktığımızda Londra, Amsterdam veya başka bir şehirde 16 takım arasına kalmak istiyoruz. Burada önemli olan nerden geldiğimizi biliyoruz, oyuncu grubuyla Avrupa Şampiyonası finallerine katılabilme için birlikte olduk. Bir oyun felsefesi, formatı oturtmaya çalıştık. Aynı zamanda bu oyuncu grubunun yetenek ve karakter olarak toplum tarafından benimsenmesi çok önemliydi. Oynadığımız oyun da zaman zaman beğenildi. Ama bu tabii grup maçlarıydı. Şimdi finallere gidiyorsunuz, kendi gruplarından çıkıp gelmiş en güçlü takımlarla karşılacaksınız, o yüzden oynadığımız futbolun üzerine çıkmamız lazım.

'Galler maçı kilit maç olabilir'

İlk maçımızda İtalya'yla oynayacağız. Pas yaparak hızlı hücuma çıkabilen, gol yemedi denilecek kadar az gol yiyen ve çok gol atabilen bir takım. Kendi oyunumuzu nasıl geliştiririz, onlara ters gelecek bir oyunu nasıl oynayabiliriz diye analiz yapıyoruz. Dünya devi bir takım ve ev sahibi takım. İlk maç, izlenecek bir maç olacak. Hem sportif sonuç almak için, hem tanıtım için, hem de fair play çerçevesinde oyunumuzu gösterebilmek için çok güzel bir maç olacağını düşünüyorum. Galler maçı kilit maç olabilir. Galler öyle zayıf bir takım değil, güçlü takım. Biz de onlardan aşağı kalır değiliz, ancak işin ciddiyetini kavramamız için söylüyorum. Grupta her türlü sonuç çıkabilir. Herkese 'bu takım futbol oynamak istiyor' dedirtmek istiyoruz. Bu şampiyona hem bize tecrübe hem de güven getirecektir.

Emre Akbaba, Mert Çetin, Mert Hakan sözleri

Bu işin doğasında sakatlık var. Biz sadece 1-2 oyuncuya bağlı kalırsak, o zaman ülke futbolunu feda etmiş oluruz. Evet Merih bizim için sinerjisiyle, oyunuyla çok katkı yapan bir oyuncu. İnşallah tekrar dönecektir. Takımla birlikte götürebilirim ama oyun olarak bilmiyorum, yetişmesi zor görünüyor. Yusuf biraz daha iyiye gidiyor, Abdulkadir 2 hafta içinde düzelecek, Dorukhan da 1-2 ay içinde geleceğini düşünüyoruz. Ama bunların performanslarını bilmiyoruz. Bu isimler olsun veya olmasın, biz oraya gidip en iyisini yapacağız. Sol bekte sayısal bir sıkıntımız var. Hasan Ali'nin uzun süredir devam eden bir sakatlığı mevcut. Umut Meraş dışında pek bir alternatifimiz yok. Oyunculara tek tek değil, tümüne birden bakmamız lazım. Elimizde bir kadro var, bunlara katabileceğimiz birkaç oyuncu var; Emre Akbaba, Mert Çetin, Mert Hakan. Bunlara bakacağız. Takıma katkı yapan, büyüten her oyuncuya kapımız açık. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan her oyuncuyu alabiliriz. Ama önce kendi yeteneğine inanmalı ve takıma katkı yapmalı. Bir takım oyunu oynuyoruz, kadroya aldığımız herkes bu oyuna katkı yapmalı.

'Oğuzhan'ın hava değişikliğine ihiyacı var'

Biliyorsunuz Beşiktaş'ta çalışırken benim oyuncumdu. Yetenekli bir oyuncu, Türkiye'nin özel oyuncularından bir tanesi. Futbolcular bazen yaptıklarının üzerine koyabilir, bazen de beklentilerin altında kalıp güvensizlik yaşayabilir. Ben Oğuzhan'ın ikinci kısımda bahsettiğim gibi bir dönemden geçtiğini düşünüyorum. Bir hava değişikliğine ihtiyacı var. Her zaman söylediğim şeyi yine söylüyorum, oynayamıyorsanız oynayabileceğiniz bir takıma gidin. Bana sorduğunda Beşiktaş'ı çalıştırırken söylediğim şeyi söyledim, git ve oyna dedim, bu Beşiktaş'ın iç işlerine karışmak değil.

'F.Bahçe-Trabzon kavgasının kimseye katkısı yok'

Türkiye'nin Fenerbahçe'ye, Beşiktaş'a, Galatasaray'a, Trabzonspor'a, Başakşehir'e, Sivas'a, Alanya'ya ve diğer tüm takımlara ihtiyacı var. Hepsi yarışacak. Bu rekabeti yok etme savaşı değil, en iyisinin ortaya çıkacağı bir yarış bu. Bunun içinde hatalar var mı? Var. Oyuncu, antrenör, yönetici, hakem hepsinin hatası var. Bir hata üzerinden gider, kendi eksiğinizi de görmezseniz, inanın sonunda siz kaybedersiniz. Bugün başarılı olan, ki çok büyük başarılı kabul ediyorum, Sivasspor'u ve Alanyaspor'u, Trabzonspor'u da kısmen buraya koyuyorum; ekonomik olarak küçülüp ödemelerini de problemsiz yapıyorlar, ödemelerini yaptıkları için de başarılı oluyorlar. Huzur olduğu için, huzursuzluk olmadığı için. Fakat kavgayı saha sonucuna bakarak yaratırsanız o size bir şey kazandırmaz. Söylemlerin bir çoğunda haklı sebepler olabilir; hakem hatası, transfer, ekonomi, şanssızlık olur bunların hepsi olabilir. Ama büyük kulüpler bunların hepsini aşabilecek kulüplerdir. Bunu baskı yaparak yapmazsınız, işinizi daha iyi yaparak yaparsınız. "Hakem hatasına rağmen kazandık" diyen başkanlar oluyor, demek ki kazanabiliyorsun, o zaman "hakemle kaybettim" deme. Bu tür söylemler yerine, neyi yaptın neyi yapamadın onu söyle. Bu konuşmanın, kavganın kimseye yararı yok. Ama rekabetin var. Rekabet eden takım sayısı ne kadar fazla olursa o kadar iyi olur. Fenerbahçe-Trabzonspor kavgasının kimseye bir katkısı yok ama iki takımın arasındaki rekabete ihtiyacımız var.

Senin için hazırladığımız haberler