"Keşke bu isimlerin de ihracı kabul edilseydi"

26.03.2017 - 14:56 | Son Güncellenme: 26.03.2017 - 14:56

Galatasaray Kulübünün eski yöneticisi ve eski devlet bakanı Işın Çelebi, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'yla (FETÖ/PDY) olan ilişkileri nedeniyle disipline sevk edilen isimlerden Arif Erdem ve Hakan Şükür'ün, sarı-kırmızılı kulübün genel kurulunda ihraç edilmemesini olumlu bulmadığını söyledi.

Işın Çelebi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aynı gerekçeyle kulüpten ihracı istenen 7 isim olduğunu hatırlatarak, "Sadece Arif Erdem ve Hakan Şükür'ün ihraçları reddedildi. Keşke bu isimlerin de ihracı kabul edilseydi ve bu tartışmalar olmasaydı." dedi.

İhraç kararı aleyhine oy kullananların, henüz bir mahkeme kararı olmamasını gerekçe gösterdiklerini aktaran Çelebi, "Bu durumda şimdi ihraçları yapılır, ileride masum oldukları ortaya çıkması durumunda hakları iade edilirdi. Şu anda bu konuda daha dengeli olmakta yarar vardı." ifadelerini kullandı.

Bu konuda kulüp yönetiminin ve genel kurul divanının eksikleri olduğuna inandığını anlatan Çelebi, "Yönetimin ve divan başkanının genel kurulu daha doğru yönetmesi gerekirdi. Böyle bir durumun yaşanabileceğini düşünüp ona göre hazırlıklı olması gerekirdi." diye konuştu.    

"Sayın Erdoğan'ın desteği olmasaydı, stadı yapamazdık"

Işın Çelebi, Türk Telekom Arena'nın yapımında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın büyük desteğini gördüklerini söyledi.

Özhan Canaydın'ın başkanlığı döneminde, o zaman başbakanlık görevinde bulunan Recep Tayyip Erdoğan'ı ziyaret ettiklerini dile getiren Çelebi, "Gittik ve yardımlarını istedik. Stadımızın yapımında Sayın Erdoğan'ın büyük katkıları oldu. Bize bu desteği vermeseydi, yapamazdık." değerlendirmesinde bulundu.

Adnan Polat'ın başkanlığındaki yönetimlerinin 2011 yılı mali genel kurulunda idari yönden ibra edilmediğini hatırlatan sarı-kırmızılı eski yönetici, şunları söyledi:

"Neredeyse 3 sene statta yattık ve kalktık. Nihayetinde mevcut tesisin ortaya çıkmasına katkı sağladık. Ayrıca Galatasaray Sportif AŞ ve Galatasaray Futbol AŞ şirketlerinin birleşmesini sağlayıp hisse oranımızı yüzde 51'den yüzde 85'e çıkardık. Bu da çok büyük bir operasyondu. Bu kadar emeklerimizin karşılığında ise tabiri caizse kulüpten kovulduk. Mart 2011'de bir organizasyonla bilinçli olarak ibra edilmedik. Bu durumdan dolayı büyük yara aldık ve acı çektik. Sadece 6 yıl mahkemesi sürdü. Gerçekten hepimiz çok üzüldük."

Senin için hazırladığımız haberler